Newest Octavio Paz Reviews
You can find Newest Octavio Paz quotes, newest Octavio Paz book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Evet, bugün #çarşambaşiirgünü !
Daha önce #nortonkonferansları ‘nı okuduğum, 1990 yılında Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan, çağdaş edebiyatın en önemli isimlerinden Octavio Paz’ın “Yay ve Lir” isimli eseriyle selamlıyorum sizi.
Hemen yazmakta fayda görüyorum bu bir şiir kitabı değil.
“Şiirin ve şairin” başka bir deyişle “söyleyenin ve
235 syf.
·
Not rated
Kitabın başlığını, giriş cümlesini sevmiş ve merak edip okumaya başlamıştım ki bi süre sonra temelin hep meksikalıları anlatmaya yönelik olduğunu gördüm. Anlatımı ve betilmelemesini sevdim. Güzel bir dil ile yazılmış fakat daha çok Meksikayı ve Meksika insanını tanımak isteyen insanlar için yazılmış gibi bunun için pek fazla sevdiğim ve iyi ki okudum dediğim bir kitap olmadı maalesef. Önerir miyim? Pek sanmıyorum.
151 syf.
·
Not rated
Insan, düşleyen bir varliktir ve taşıdığı us bile yalnızca bu sürekli düşleme eyleminin biçimlerinden biridir. Aslında düşlemek, kendinin dışına çıkmak, kendini yansıtmak, kendi sınırlarını sürekli aşmak demektir. Tutku beslediği için düşleyen bir varlık olarak insan, bütün dünyayı tutkusunun bir görüntüsüne dönüştürme gücüne sahiptir . Düşler Boyunca Yaratmak. Octavio Paz. Düşler Boyunca Yaratmak kitabı Octavio Paz'in 10 denemesinden oluşan kısa bir metin. Bu kitapta gerçeküstücülük'ten, Bunuel'in felsefi anlayışına, Latin edebiyatına , Dostoyevski'nin romanlarında yer alan şeytan ve ideolog metaforuna kadar değişik konularda yazılmış denemeler mevcut. Kısa bir kitap olmasına rağmen, okuması kolay bir metın değil. Edebiyat kuramlarına ilginiz varsa okuyabileceğiniz bir kitap. Her okuyucuya hitap eden bir kitap değil. Ben en çok "Bunuel'in Felsefe Düzeyindeki Sinema Sanatı" ve "Dostoyevski : Şeytan ve Ideolog"denemelerini beğendim. Yazarın özellikle Dostoyevski 'nin Cinler romanı incelemesi dikkate değerdi. Edebiyat, felsefe kuramlarını seven okuyucular okuyabilir.
235 syf.
9/10 puan verdi
Tarihi tarihçiden değil edebiyatçıdan okumak…
Meksikalı şair-yazar Octavio Paz, ülkesini, bir insanı anlatır gibi anlatıyor. Onun doğum, bebeklik, çocukluk, gençlik, yetişkinlik dönemlerinden yaşlılığına kadar geçirdiği yüzyıllardan, tarihinin kırılma anlarından, başına gelenlerden duygu dolu cümlelerle dokuz bölüm boyunca uzun uzun bahsediyor yazar.
Yazarın esasen okuyucularına anlatmaya çalıştıkları, Meksika’nın ve insanlarının, karakteri, ulusal özellikleri ve dünyadaki diğer ülkelerden ve bunların insanlarından ne denli farklı ve bunların karşısında da hissiyat olarak ne denli yalnız kaldığıyla ilgili. Meksika’ya, onun tarihine ve kültürüne dair ne okunursa okunsun, bu kitap okunmadan tüm araştırmalar eksik kalacaktır.
220 syf.
·
Not rated
Aşk mı kaldı?
Yazar,son bölümlerde günümüzdeki ilişkilere de değiniyor ve günümüzde artık aşkın imkansızlığını ve haz odaklı ilişkileri anlatıyor.Ve diyor ki hazzın olduğu yerde ölüm vardır.Aslında karşımızdakinin bedeninden haz alarak onu öldürüyoruz ve nesne konumuna indirgiyoruz.Bu durumda da ne kadar çok nesneye sahip olursak kendimizi o kadar tamamlanmış hissedeceğimizi sanıyoruz ama içimizdeki boşluğu bir türlü dolduramıyoruz.Boşluğu dolduramadıkça daha çok nesne sahibi olmaya doğru adım atıyoruz.
İnsan imgesinin değerinden de bahsediyor yazar.İlkçağlarda insan imgesini ele geçiren kişinin,bireyi ele geçirdiğinden de bahsediyor.Bu yüzden resim çizmenin filan yasaklandığından bahsediyor.Şimdiki anlayışımız ise o çağların tam tersi bir şekilde imgemizi sergiliyoruz ve rekabete sokuyoruz.Bedenin özgürleşmesiyle beraber beden üzerinde kaygılarımız arttı.Önce Tanrının ölmesi sonra ruhun yok olmasıyla beraber meydan bedene kaldı.Önceden ruhunun yetkinliği için kaygı duyan insanlar artık bedenleri üzerine daha çok kaygı duymaya başladı.
Ama insan ne kadar güzel bedene sahip olursa olsun öleceği gerçeğiyle yüzleşiyor ve bu gerçek onun kaygısını yükseltiyor ve bu gerçekten kaçmaya ve daha çok haz için uğraşmaya çalışıyor
Çok ortak yönümüz var
Nobel edebiyat ödüllü Octavia Paz’dan okuduğum ilk kitap. Öyle geliyor ki devamı da gelecek. Kitabı beğendiğimi söyleyebilirim.
İlk olarak kitabın bir roman değil, anatomi olduğunu bilmeniz gerek.
Yalnızlık Dolambacında yazar her yönüyle Meksika’yı maddi ve manevi tüm yönleriyle ele almış ve bunu bölüm bölüm yapmış.
İnsanlarının özellikleri, gelenek ve görenekleri, alışkanlıkları, tutum ve davranışları, ülkenin geçmişi ve bağımsızlık çalışmaları vs anlatılıyor. Amerika ve ispanya ile olan benzerlikleri ve benzemeyişleri ayrıntılı olarak incelenmiş.
Kitap okurken sanki Türkiyeyi okuyor gibi oluyorsunuz, ortak çok şeyimiz var yazarın anlattıklarına göre.
Yazar özellikle dini ve sosyal konuları felsefeci ve düşünürlere taş çıkartacak kadar güzel değerlendiriyor.
