Yazar olmaya on beş yaşında karar verdi. Lise ve üniversite yıllarında yazmaya devam etti. Evvela özel bir kurumda editör. Sonra kamuda yüksek mühendis. Dokuz senenin ardından istifa ve yeni bir aşama. Kültür, sanat, yayın temalı kurumlar kurdu ve yönetti. Modern Kültür Merkezi, Adı Yok Dergisi, Radyo Aktif, Taksim Bürosu. Bu süreçlerin hepsinde yetenekli gençlerle bir aradaydı. Medyada sanat ve felsefe sohbetleri. Yurt içinde ve dışında seminerler. Ulusal ve uluslararası gençlik projelerinde danışmanlık. En sonunda özgün ve öncü bir girişim: Carpe Diem. İmza günleri, okul etkinlikleri, seminerler birbirini izledi. Yapıp ettiklerinin özünde daima ‘yazarlık tutkusu’ vardı. Novella türünde yirmi sekiz kitap yazdı. Eserleri beş dile çevrilip yayınlandı. 'Kalbiyle yazan kalbe yazar' diyor ve ‘taze ruhlara’ yazıyor.
Sen benim ruh yoldaşımsın. Uykusuz gecelerin ışığısın. Karanlık denizlerde ilerlemek isteyen ruhumun deniz fenerisin. Bu dünyada beni en iyi anlayan, en çok sabreden insansın.
Arkadaşlar merhaba. Minimalizm minimalizm derken ben de kolilerimi gözden geçirdim ve birkaç (?) kitabımı elden çıkarmaya karar verdim. İçlerinden istediklerinizi yoruma yazın lütfen. Ben de öncelikleri tanıdıklarıma olmak üzere (lütfen kırılmayın) sizlere göndereyim. İçlerinde okumadıklarım var. Baktım daha uzun yıllar okumam vereyim gitsin
Aslında bu kitap uzun süredir kitaplıkta okunmayı bekliyordu. Ama kitabın adından ötürü pek dikkatimi çekmemişti. Tesadüfen sayfalarını karıştırırken bir bölümü çok ilgimi çekti Kitabın ilk sayfasını okumaya başladım. Ve tek seferde bitirdim. İçinde felsefeyle ilgili aradığım bir çok sorunun cevabı vardı. Ayrıca yazarın kullandığı samimi dili de beni çok etkiledi.
Okumanızı tavsiye ederim :)
Yazarımız Ömer Sevinçgül’den okuduğum ilk roman oldu. Öncelikle şunu söylemek istiyorum ki üslubu gerçekten harika. Çok akıcı ve çok sade. Okurken kitabın sayfaları elimden akıp gitti.
Kısaca konusuna değinecek olursam, yazarımızın yazar olma yolunda başından geçenler diyebilirim.
Bu süreçte karşılaştığı insanlar, karşılaştığı zorluklar.. her biri ayrı bir tecrübe olmuş ve bu kitapla da bizlere sunulmuş. Yazar olmak isteyenler için harika bir tavsiye kitabı olarak görüyorum kendisini. İçerisindeki tavsiyeler gerçekten kulağa küpe edilecek cinsten.
Ayrıca ben sadece okur ve eleştirmen olmama rağmen kitaptaki bazı acı gerçekleri okurken “İnanamıyorum ne kadar da doğru..” demekten kendimi alamadım.
“Yazmış olmak için yazmak”, “Kitap çıkarmış olmak için kitap çıkarmak”, “Popüler olmak için kitap yazmak”.. gibi birçok acı gerçeğe değinen bu kitaptan büyük bir zevk aldım okurken.
Sanki yazar olmak isteyenlere özel bir ders vermiş bu kitapta Ömer Sevinçgül..
Ben çok sevdim, sizlere de okumanızı tavsiye ediyorum tabii ki..
Hayaldi Roman OlduÖmer Sevinçgül · Carpe Diem Yayıncılık · 202225 okunma
Bu defter sana yazılmış uzun bir mektuptur.Bir ömür sensiz yaşanmış hayatımdan arta kalandır. İçindeki yazılar marazi bir ruh halinin tezahürü gibi gelebilir sana. Fakat yine de okumalısın, çünkü senin hayalinle yaşanmış bir ömrün yadigârıdır. Ben kim miyim? Senin için belki silik bir hatıra, belki unutulmuş bir gölge, belki bir hiç..
Tamda bu satırları okuduktan sonra artık birinin platonik bir aşk mektubunu okuyormuş hissiyle çevirdim sayfaları. Gizemli yazarımızın her şeyden habersiz olan genç bir kadına yazdığı bu satırlarda sevdasını, onun hayaliyle yaşamaya başladıktan sonraki durumları ve kızgınlıklarını anlatırken yazarlık serüveninden de bahseder. “Sen ulaşılmaz olandın, benden habersiz hayatını yaşayandın. Ben yeryüzü sahnesinin kıyısında kalandım, hayatı hayal penceresinden seyredendim. Sen kendi gerçeğini yaşıyordun, ben seni hayal ederek çürüyordum.”
Ömer hocadan ilk Şiraz ve şehzade kitabını okudum kaleminden okuduğum ikinci kitabıydı #sensizamaseninle kitabı. Ama ilk okuduğum kitabını daha çok sevmiştim. Yine de öyle akıcı ve güzel ki kitapları gönül rahatlığıyla tavsiye ediyorum