Son zamanlarda okuduğum tüm tarihi aşk kitapları kötü çıkınca bu sefer güvendiğim bir yazara başvurayım dedim ve soluğu Pamela Clare'nın okumaya kıyamadığım son kitabında aldım. Sonuç: Gençleştim resmen, bu kadar mı fark eder? Makul bulmadığım bir iki olay dışında kitap mis gibiydi. Aşk da, aksiyon da, dram da tam ayarında yazılmıştı. Karakterler sevilesiydi. Hani normalde erkek karakter İskoç olduğu zaman herkese olduğu gibi sevdiği kadına da sert davranır çünkü sevginin zayıflık olduğuna ve aşık olursa adamlarının onu küçümseyeceğine falan inanır ya, bu özellikteki karakterler Pamela Clare'nın kitaplarında olmuyor işte. Yazar güçlü kadınlar ve sert bir savaşçı olmasına rağmen sevdiklerine karşı kibar davranan erkekler yazıyor. Ki bu yazarı sevmemin en büyük sebeplerinden biri de bu.
Kötü tarihi aşk kitabı okuma döngümü böyle güzel bir kitapla kırdığım için mutlu, bu yazarın çevrilmiş son kitabını okuduğum için üzgünüm kısacası. Keşke yayınevleri şu yazarın kıymetini bilip diğer kitaplarını da çevirse ama nerede...
Serinin ilk kitabı Teslimiyet'i çok sevmiştim. Hatta ileride tekrar okurum demiştim bitirince. Haliyle devam kitaplarından da beklentim yüksekti. Günahkar'a başlarken de seveceğime emindim. Eh, bu kadar emin olmamam gerekiyormuş. Zira kitabı sevmedim. Hiç sevmedim hem de.
(Devamı spoiler içerir.)
Konusunu okuyunca nefret ve düşmanlık
Selam millet
#illekitapilehistoricalokuyoruz grubumuzun bu ay ki kitabı ile geldim
Resmen #historical okumak başka bir duygu diyebilirim ve seriye ilk kitabından tutuldum
Kitabın konusuna gelecek olursak
Iain MacKinnon ve kardeşleri İskoç olsalar da İngiliz kraliyetine hizmet etmeye zorunlu bırakıldılar. Kızılderililer kadar barbar ve güçlü