Roger Chartier

Sosyolog ve Tarihçi author
Author
8.8/10
6 People
40
Reads
3
Likes
1,012
Views

Roger Chartier Posts

You can find Roger Chartier books, Roger Chartier quotes and quotes, Roger Chartier authors, Roger Chartier reviews and reviews on 1000Kitap.
Pascalca Düşünme Çabaları
Evren beni varlığıyla kuşatır, ben evreni zihnimle kuşatırım¹. Dünya beni kuşatıyor ve beni bir noktaya indirgiyor; ben dünyanın bir şeyiyim. Bir beden olarak varım. Bir ko­numum var, tarihim var, belirliyim. Güçlere maruz kalıyorum, eğer camdan atlarsam yer çekimi yasasına tabi oluyorum vs. Ve dünyayı anlıyorum, yani onun hakkında temsillerim var ve bu dünyada işgal ettiğim konuma indirgenemem. Bu ne anlama geliyor? Eğer gerçekten tam anlamıyla farklı bir şey olan insanı nesne olarak ele alırsanız, nesnellikte bu çifte gerçekliğin de var olduğunu dikkate almanız gerekiyor anlamına geliyor. İnsan bir şey; yani onu düşünebiliriz, ölçebiliriz, sayabiliriz, özelliklerini sayabiliriz; yani kaç kitabı, kaç arabası vs olduğunu sayabiliriz. Ancak öte yandan, bu şeylerle kendini temsil etmesi de nesnel­liğin bir parçası. Her birimizin bir bakış açısı var. Bu bakış açısı bir sosyal uzay içinde yer alıyor ve bulunduğu sosyal uzay noktasından sosyal uzayı görüyor. ¹ Blaise Pascal - Düşünceler
Tüm insan bilimleri için geçerli sanırım
Sosyolojinin zorluk­larından biri, ama tarih için de aynı şey geçerli, bilime doğuş­ tan sahibiz sanıyor olmamızda yatıyor; hemen anladığımızı sa­ nıyoruz. Ancak anlamanın önündeki engellerden biri işte bu anında anlama yanılgısı. Bu yanılgıdan kurtulmanın yolların­ dan biri, nesnelleştirmektir. Bu nedenle şu meşhur cümle bilim camiasına şimşek gibi düştü: “Toplumsal olguları şeyler olarak ele almak gerek*". *Durkheim - Sosyolojik Yöntemin Kuralları
Reklam
Eğer bütün entelektüeller, birazcık da olsa şeffaflık getirmek için kendilerini ilgilendiren uzamda çalışsalar, biraz daha az kendilerini kutsallaştırsalar; bu büyük bir değişim olur diye düşünüyorum. Basit bir kıyaslama ölçütü vereyim; kamuoyu yoklamalarının doğru yapıldığını kontrol etmek için, ki sadece örneklem büyüklüğü için değil, daha da ileri gidebilir; sosyologlardan, hukuçulardan vs. oluşan bir hukuk komisyonu olsaydı, demokrasi yö­nünde bir ilerleme olurdu. İşte size basit bir örnek. Oysa bunu istemeye bile tenezzül etmez kimse. Aksi takdirde Vietnam ile falan ilgilenmeniz gerekir; yani tamamen odağın dışındaki ko­nularla; yani stoacıların dediği gibi, bizimle alakalı olmayan şeylerle ilgilenmeniz gerekir. Neyin bizimle alakalı olduğuna bir bakmak lazım. Bizimle alakası olan şeyler, gerçekte sandı­ğımızdan çok daha önemli. Örneğin entelektüeller tarafından üretilmiş olan büyülü herşey, bizimle alakalı. Bu nedenle bizlerin sorumluluğunun bulunduğu entelektüel yanılgının eleş­tirisi, şüphesiz yapabileceklerimiz arasında en önemli şey. Yapılabilecek daha bir sürü şey var, ama bizimle alakalı olan şey, işte temelde bu var.
Maymun deneyinden Tv tartışma programlarına :))
Kellogg, Bir gün, sıradan bir maymunun ulaşamayacağı şekilde havada asılı bir muz koyar, hepsi atla­yıp ulaşmaya çalışır; ardından aralarında en kurnaz olan Sul­tan, kız arkadaşlarından birini bir dişi maymunu yakalar ve al­tına alır, üstüne tırmanır ve muzu yakalar. Sonrasında bütün maymunlar bir ayakları havada bir diğerinin üstüne çıkmaya çalışırlar ama kimse altta olmayı istemez. Hepsi, diğer hiçbir maymunun, üstüne binmesine izin vermemesi gerektiğini an­lamıştır; kimse altta olmak istemiyordur. Bakacak olursak, tele­vizyondaki bir çok tartışmada, akşamlan seçim açık oturumlarında, tırmanmak için bir ayağını kaldırmış bekliyor hepsi; iyi de amaçları neyi elde etmek?
Sosyolog neyin peşindedir?
Kimsenin bilmek istemediği şeyleri söylemeye çalışıyor, özellikle de onu okuyanların bilmek istemedikleri şeyleri. Ben de bazen sosyolog olarak varlığımın ve bilimsel çalışmanın işle­vinin meşruiyetinden şüphe duyma noktasına geliyorum: sosyal dünya hakkında konuşmak doğru mu? Kendini tanı­yan bir sosyal dünya yaşanılabilir bir yer olabilir mi? Bence evet; eğer kültürün ne olduğu, dinin ne olduğu, çalışmanın ne olduğu vs. hakkında bir şeffaflık, daha çok bilgi olsaydı; büyük marksist matemin hep göz ardı etmiş olduğu birçok acı, bir­ çok sefalet mucizevi bir şekilde yatışmış olurdu; hatta dönüş­müş veya bertaraf edilmiş olabilirdi.
Reklam
86 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.