Felsefe yapmak sadece düşünmek, fikirlere
sahip olmak değildir. İnsanın kendi düşüncelerini
incelemeye başlamasıdır. Bu fikirlere dışarıdan bakmak,
kafanın içinde temizlik yapmak istemek gibi bir şey ...
Sıkılıyorsunuz# Hep aynı şeyleri görüyorsunuz. Ders ilginç değil veya beklediğiniz telefon bir türlü gelmiyor. Ya da ne yapacağını zı bilmiyorsunuz ve duraksıyorsunuz. Dünya sisler içinde sallanıp duruyor sanki. Siz de kararsızlık ve istikrarsızlık hissediyorsunuz. Bedeninizin çevre çizgileri kaybolmaya başlamıştır ve belli belirsiz çevreye yayılmaktadır adeta. Hatta gitgide buharlaşmaya, süt gibi olmaya, hafifleşmeye başlamışsınızdır. Kim olduğunuzu, nerede olduğunuzu tam olarak bilmiyor olabilirsiniz. Sıkıntı eritmeye başlamıştır sizi.
Acıyacak bir yerinizi kuvvetli bir şekilde çimdikleyin. Örneğin kolun iç kısmı, boyun, kasık. Kısa süreli ama size çığlık attıracak kadar kuvvetli bir acı olmalıdır bu. Ama bastırabilmeniz gerekir bu çığlığı. Savunmalarınızı boşa çıkarmak için çabuk hareket edin. Acıyı bekleme zamanınız olmasın, acıya hazırlanma zamanınız da olmasın. Seri olun. Deyim yerindeyse kendinizi hazırlıksız yakala maya çalışın. Acının bedeninizin birliğini bozması, sizin geldiğinizi görmemesi için elinizden geleni yapın. Acının sizi bir rastlantı, bir kaza, ani bir şok gibi yakalaması gerekir. Üstünüze çökmesi, uyu şukluk içindeyken yıldırım gibi çarpması gerekir Şiddet yeterli düzeydeyse etki sağlanmıştır; gerçeği yeniden bulursunuz, bedeniniz size geri verilir, nerede olduğunuzu bilir siniz, sisler dağılır, sıkıntıdan kurtulursunuz, yaşama geri dönersiniz.
"önemli olan fikirler arasında kendi yolunu bulmandır. en iyisi filozoflar arasında kendine dostlar ve düşmanlar edinmendir"
felsefenin derinliklerine inen kısacık bir kitap. her insanın düşünce yolunu kendisinin çizmesi gerektiğini öğretiyor. bilinmeyen yollar açarak başka başka insanları bu yollara çekmemiz gerektiğini vurguluyor. düşünmekten kaçmayıp düşünürken bile neyi düşündüğümüzü bilmemiz gerektiğini anlıyoruz yani bilmekle bilmek olmuyor, önce sorgulamak gerekiyor
Antik çağdan günümüze kadar görüşleriyle, analizleriyle damgasını vuran Platon, Aristoteles, Machiavelli, Montaigne, Voltaire, Descartes, Rousseau Kant, Hegel, Marx ve Nietzsche ve diğer çok önemli filozofların felsefeleri, çok detaya girmeden ana hatlarıyla yazar tarafından okuyucuyu sıkmadan aktarılmıştır.Kitabın en çok beğendiğim ve yararlandığım tarafı ise bu önemli filozofların görüşlerinin kronolojik sırayla bölüm bölüm ve bağlantılı bir şekilde ifade edilmesidir. Bu anlamda ayrı ayrı kitaplarda okunan ve felsefeleri değerlendirilen bu filozofların aynı kitapta ama birbiriyle bağlantılı şekilde birarada olmasının okur açısından daha etkili ve yararlı olduğu kanaatindeyim. Ayrıca yazar,filozofların ana tema olarak işlenen 'hakikat anlayışları'nı her filozofla ilgili giriş ve sonuç bölümlerinde pekiştirecek şekilde ifade ederek, düşünürlerin görüşlerinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlamıştır.Sonuç okarak Kısa Felsefe Tarihinin kütüphanenizde bulunmasının yararlı olacağı görüşündeyim.
Çocuklar için kitap şahane :) lakin ebeveynlerle okunursa daha iyi olur sanki. Çünkü kitap soru cevap şeklinde ilerliyor. Eğer anlaşılmayan bir yer olursa anne baba hemen müdahale edebilir ve daha verimli bir sorgulama aşaması olur çocuk için. Hele birde çocuklara sorular tekrardan sorulup onların kendi fikirleri alınırsa efsane:) Hoşgeldin düşünen, sorgulayan birey. Birde felsefeye yeni başlayanlar için de çok iyi bir fırsat bu kitap. Felsenin tanımından tutunda, ilgili olduğu alanlara kadar açık seçik biçimde basite indirgeyerek izah etmiş. Felsefenin hayatımızın her yerinde olduğunu, zor, anlaşılmaz ya da kavranılmaz bir şey olmadığı çok güzel bir şekilde aktarılmış. Anlaşılması için verilen tavsiyeye dikkat!
"-Evet, ama insan bazen sıkılıyor, özellikle de hiçbir şey anlamayınca!
*Gerçekten çok sıkıldığımızda okumayı bırakmamız gerekir. Bu kadar basittir.
Ama hiçbir şey anlamıyorum demek.. buna inanmıyorum. Doğru değil bu. Bir kitapta onu okuyan insanın her zaman az çok anladığı bir bölüm olur. Bir bölümde de anladığı bir sayfa vardır. Çok anlaşılmaz bir sayfada ise her zaman tam olarak anlaşılan bir cümle olacaktır.
--yani?
İşte buna sarılmak, anlaşılır olana yapışmak gerekir. Buradan hareketle yavaş yavaş yol alınır, daha anlaşılmaz olana ya da bütünüyle anlaşılmaz olana doğru gidilir. Biraz sabırla ve yöntemi bir çalışmayla manzara yavaş yavaş değişir. Sonuç olarak felsefe çeşit çeşit macera, seyahat, yol sunar. Aynı zamanda insanı kendi tarzına uygun biçimde dolaştıran bir etkinliktir. Şimdi yolunu çizme sırası sende."
Ben okurken zevk aldım umarım aynı etkiyi sizlerde de yaratır.