Ruy Gonzalez de Clavijo

Ruy Gonzalez de ClavijoTimur Devrinde Kadis'ten Semerkant'a Seyahat yazarı
Yazar
8.6/10
13 Kişi
36
Okunma
3
Beğeni
1.503
Görüntülenme

Hakkında

Papalık özel emri ile, Timur'un sarayına elçi olarak gönderilmiştir. Bir İspanyol asilzadesidir. 1402 yılında Anadolu topraklarına ayak bastığında, Timur orduları, Yıldırım Bayezid'in ordularını, Ankara Savaşı'nda yenmiş, Anadolu'nun bir bölümü, Timurlular etkisine girerken; Osmanlı Beyliğinde Fetret Devri denen bir dönem başlamıştı. Clavijo, İstanbul'u ziyaretinde İstanbul'un o günkü durumu hakkında gözlemlerde bulunur. İstanbul'un Bizans'ın son dönemindeki durumunu anlatır. O sırada Osmanlı şehzadeli, iktidar için birbirleriyle savaşmakta ya da gizli ittifaklar kurmaktadırlar. Osmanlı'nın AsyaDaki topraklarında bir kargaşa hüküm sürerken, Avrupa, Rumeli topraklarında, Osmanlı düzeni devam etmektedir. Clavijo, daha sonra, Karadeniz yolu ile İstanbul'dan ayrılır. İstanbul adının ilk defa onun seyahatnamesinde geçtiğini, Galata Cenevizlileri kolonisi, "aşağı şehir" anlamında "Stambul", "Stambuli" demektedirler. III. Manuel yönetimideki, Trabzon İmparatorluğu üzerinden, zorlu Karadeniz'i sıra dağları aşılarak, bugünkü Doğu Anadolu bölgesinden, Timur'un sarayına kadar yolculukta, yol üzerinde yaşayan insanları, İpek Yolu eşkiyalarını anlatır. Daha sonra, İspanya'ya döner. Papalık ile Büyük hanlara yapılan ziyaretlerin hemen hemen sonuncusudur. Artık Avrupa, ilerleyen Türk gücü karşısında, Osmanlı'ların karşısına İran'da ki çeşitli Türk ve Fars hanedan'larını kullanacaktır. Daha önce Avrupa, bir anlamda Papalık, bu elçilik heyetleri ile haçlı Seferlerini düzenli olarak başlatmış; İspanya'da Berberi Müslümanları durdurmuş, Sicilya'dan da Arapları atmıştı. Şimdi ise yükselen büyük ve tehlikeli güç Osmanlılardı. Avrupa 500 yıl bu gücü, Avrupa'dan atmaya çalışacaktı.
Tam adı:
Ruy González de Clavijo
Unvan:
Elçi
Doğum:
İspanya

Okurlar

3 okur beğendi.
36 okur okudu.
24 okur okuyacak.

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Rumlar bu şehre bizim gibi Konstantinopolis demezler, İstanbul derler. ( 1403, İstanbul’un fethinden yarım asır önce )
Sayfa 53
Timur, kime bir elçi gönderirse elçi bir hediye ile şereflendirilir. Bu hediyenin ona layık olması da şarttır. Timur'a gönderilen hediye ne kadar değerliyse bu kişiye verilecek hediyenin de o derece kıymetli olması gerekiyor.
Sayfa 121 - Kesit YayınlarıKitabı okudu
... birçok köylü, Timur'a bağlı adamların yaklaştığını gördüklerinde şeytandan kaçar gibi kaçıyorlardı. Mağazalarında alışverişler ilgilenen tacirler, bu memurları görünce mağazaları kapatıyor ve bir yere saklanıyor ya da evlerine giriyor ve bu şekilde kaçarken birbirlerine: "Elçi! Elçi!" diye sesleniyorlardı. Amaçları, birbirlerine Timur'un bir adamının geldiğini anlatmaktı. Gerçekte böyle bir elçinin bir yere varması, orası için üzücü bir olay teşkil etmekteydi. Zaten Tatarlar, şehrin veya köyün reisini yakaladılar mı ona kesinlikle nazik bir söz söylemez, ona hakaret ederek bütün istediklerini yaptırırlar.
Sayfa 113 - Kesit YayınlarıKitabı okudu
Bir gece Timur, bir sürüyü çalarken Sistan halkıyla kavgaya tutuşmuş, adamlarının bir çoğu mahvolmuştu. Bizzat Timur'un atının öldürülmesinin yanında, sağ ayağı yaralanmış, Timur bütün ömründe bu yaranın izini taşımış, bu yara yüzünden hep topal kalmış, adı da "Aksak Timur" olmuştur. Timur'un ayağı yaralandıktan ve topal kaldıktan başka, sağ eli de yaralanmış ve Timur'un iki küçük parmağı da koparılmıştı.
Sayfa 127 - Kesit YayınlarıKitabı okudu
Ayasofya ihlal edilemeyecek bir sığınaktır. Bir Yunanlı yada yabancı bir suçlu buraya sığınırsa kimse ona el süremez. Bu suçlu yol kesmiş, hatta adam öldürmüş olsa bile kimse ona el dokunamaz.
Sayfa 43
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
212 syf.
·
Puan vermedi
·
18 günde okudu
1402-1406 yılları arasında İspanya Kralı’nın elçisi olarak Timur’la görüşmek ve hediyeler sunmak üzere bir heyetle, Kadis’ten yola çıkan Klaviyo’nun Semerkand’a kadar devam eden ve geri dönüş yolculuğunu, yolculuğun güçlüklerini, bu arada o zamanların İstanbul’unu ve Trabzon, Erzincan, Erzurum, Iğdır gibi Anadolu şehirlerini, Timur İmparatorluğu topraklarını, başkent Semerkand’ı, Timur’un başarılarını, karakterini, adalet anlayışını, ailesini, sarayını, ordugahını, hatunların da katıldığı ziyafetleri, eğlenceleri, mimari eserleri ve halkın yaşantısını anlattığı ünlü seyahatnamesi. Seyahatname okumayı sevenlere hitap edeceğini düşündüğüm bir eser. Ancak kitap 1975 baskısı olduğu için bugün çok kullanmadığımız kelimeler, baskı hatalarından kaynaklandığını düşündüğüm noktalama ve imla hataları olduğunu da ifade etmeliyim. İyi okumalar.
Timur Devrinde Semerkanda Seyahat
Timur Devrinde Semerkanda SeyahatRuy Gonzalez de Clavijo · Nakışlar Yayınevi · 197514 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Timurla görüşmek için İspanya Kralı tarafından elçi olarak gönderilen Clavijo, bu seyahatnamesinde 15. asır Türkiye ve İran coğrafyası ile ilgili güzel bilgiler vermektedir. Timur devletinin sosyal, askeri yapısını anlatır. Tatarların yaşamlarından bahseder. Merak edenlerin okumasını tavsiye ederim.
Timur Devrinde Kadis'ten Semerkant'a Seyahat
Timur Devrinde Kadis'ten Semerkant'a SeyahatRuy Gonzalez de Clavijo · Köprü Kitapları · 201619 okunma
276 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
Tavsiye etmiyorum
Bu kitabı okumanın mutla bir faydası vardır lâkin çok çelişki var Zaten çeviren veya editör bir çok yerde dipnot yazmış
Marco Polo Doğu ve Batı Kaynaklarında Çin Seyahati
Marco Polo Doğu ve Batı Kaynaklarında Çin Seyahati
çok daha iyi Timur dindar diyor sonra saraya geldiğinde haç şeklinde yapılardan bahsediyor Sonra halkına karşı zulmü diz boyu Kitap basımında yapılan dizim hataları dan bahsetmeye gerek bile yok Sanki Hristiyanlığı ve Timur’u övmek için yazılmış.
Timur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a Seyahatler
Timur'un Hayatı&Kadiz'den Semerkant'a SeyahatlerRuy Gonzalez de Clavijo · Pozitif Yayınları · 200814 okunma
Resim