Tutkuyla koyulaşmış gözlerle ona baktı. "Lis, şimdiye ka- dar benim başıma gelen en iyi şey sensin."
Onun iltifatları ile yüzü parladı. Daniel onun içine ve dışı- na kayarken kulağına sevgi sözcükleri fısıldamaya ve onu öp- meye başladı. Her hareket doğal, daha doğal gelmeye başladı. Kalçaları, tıpkı dans ettiklerinde yaptıkları gibi
Lisette aceleyle yatağın başucuna kadar geriye kaçtı. Göz- lerini çevirdi. Daniel onu kalçalarından yakalayıp kendine çek- ti ve onu altına yatırdıktan sonra, geceliğini elinden alıp yere attı.
"Tekrar boşalmak ister misin?"
Yine mi? Lisette'i heyecan basarken aynı zamanda yanak- ları alev alev yandı. Daniel onu cevap verme
"Şaşırtıcı bir şekilde mükemmel," diye mırıldandı. "Cazi- beni hafife almışım."
Tam anlamıyla utanç verici olsa da bir göz tarafından ye- nip bitirilmek heyecan vericiydi. Huzursuzlanmaya başladığın- da, Daniel yırtarcasına gömleğini başından çekip çıkardı, daha sonra çizmelerini çıkarmak için eğildi. Gergin kasları bronz
"Ama sen fikrini değiştirdin."
"Benim fikrimi değiştiren sendin, Lis." Yüz hatları bir gülümseme ile tekrar yumuşadı. "Hükmetme yeteneğin sinir bo-zucu, bana kendimi sorgulatıyor. "
Tekrar öpmek için kaydı. Sıcak nefesi kulağını okşuyordu. “Şimdi seni tepeye çıkaracağım.”
“Hayır!” Luke üzerinden kayarken omuzlarını tutup, durdurmaya çalıştı ama o gücü bulamadı.
Luke bacaklarının arasına yerleşti. “Evet, Vivian. Sonra da sana sahip olacağım çünkü artık
duramam.”
Vivian güldü, sesi neşeliydi. “Olabilirsin,”
“Cömertliğini
Köprücük kemiğindeki çukurdan başladı, yalayarak, kalçasından omzuna kadar tekrar dolaştı.
Göğüsleri avuçlarını dolduruyordu, bacaklarının arası ıslanmıştı. Kafasını yakalayıp göğüslerine
doğru çekti. Tırnakları derisini hafifçe çiziyordu. Daha da yakınında olmasını isteyerek, kollarının
arasında kıvranana kadar, dili göğüs ucuyla oynadı. Emdi