Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sebahattin Demiray

Sebahattin DemirayFotoğrafta İkimiz yazarı
Yazar
7.8/10
18 Kişi
63
Okunma
1
Beğeni
2.141
Görüntülenme

Hakkında

Sebahattin Demiray, 15 Mart 1967 yılında Balıkesir'in Karakavak köyünde doğdu. İlkokulu Savaştepe'de, orta ve liseyi İvrindi'de okudu. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-Tv- Sinema bölümünden mezun oldu. Bir çok gazete ve mizah dergilerinde karikatür, grafik, illüstrasyon ve mizah yazıları yayınladı. Mizah ve çocuk sayfaları hazırlayıp yönetti, bu sayfalar aracılığıyla çeşitli yarışmalar düzenledi. Grup ve bireysel karikatür sergileri açtı. Masalcı, Demiray'ın ilk romanıdır.
Unvan:
Türk Yazar
Doğum:
Karakavak, Balıkesir, 15 Mart 1967

Okurlar

1 okur beğendi.
63 okur okudu.
3 okur okuyor.
17 okur okuyacak.
3 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Gönül meselelerine akıl sır ermeyeceğini herkes eninde sonunda öğrenir. Böyle durumlarda aklıyla hareket edenler de en az kalbinin sesini dinleyenler kadar yanılır
Zaman denilen bilinmez şey bütün sayfalarıyla elimizde olan bir roman değil ki, sonraki sayfaları karıştırıp neler olacağını önceden bilelim..
Reklam
Defalarca seher vakitlerinde uyanıp usul usul kıpırdayan perdenin aralığından pencereye bakıp gecenin yavaş yavaş ağardığına şahit olurken söyle bakalım kim vardı aklında?
Koşup seğirtmem, zira zalimin zulmü varsa sevenin de biraz onuru var değil mi? Söyle bakalım sen geldiğin halde beni arayıp sormuyorsan ben niye koşacakmışım egzoz dumanın peşinden? Zaten ben o vakitler Zahireci Kâmil'in dükkanında bira yuvarlamak yerine bu memleketin temeline dinamit koymaya çalışan senin gibi komünistlerin çanına ot tıkamak için hazırlık yapıyordum. Duvarlardaki tarihi kahramanlık resimlerine bakıp bakıp, "Tanrı Türk'ü korusun, Tanrı Türk'ü korusun," diye mırıldanıp dururken bir yandan da Ülkü Ocağı'nın penceresinden kasabanın meydanına bakıp elimdeki şişeden buz gibi Cincibir marka gazoz içiyor olmalıyım.
Belki bir mucize olur, sen de beni seversin diye bekledim. Çünkü senin beni sevmeni beklemekten başka elimden gelen bir şey yoktu. Sanki sen beni sevsen ben bu yeryüzünün kralı olacaktım. Sen eğer beni seversen hemen uzayıp boyumun beş metre falan olacağını sanıyordum. Bir gün bu şehrin bir caddesinin üzerinde, saçımıza başımıza kar taneleri savrulup dururken sen de beni sevdiğini söyledin, fakat benim boyum daha bir milim uzamadan, benim için yapılan taç ustaların elinde şekillenmeden sen bu söylediklerinin hepsini unutuverdin. Benim için yapılan taç o andan itibaren birden bire tenekeye dönüşüverdiğini ben gözlerimle gördüm Heval biliyor musun?
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
592 syf.
·
Puan vermedi
Heval ve Enis`in hikâyesi devam ediyor. Ya da bu iki eski sevgilinin yıllar önce yarım kalan o masum o çocuksu aşkları 1980 ihtilalinin hemen öncesinde, anarşinin tam da orta yerinde, İstanbul Üniversitesi`nde yeniden başlıyor. Enis yıllar önce izini kaybettiği Heval`i bir gün üniversitenin yemekhanesinde görür ve peşine takılır. Şehri boydan boya kat ettiği ve evlerinin kapısına kadar süren bu takip sırasında Enis, Heval`in solcuların arasına karıştığını öğrenir. Eski sevgilisinin izini bulmanın keyfini yaşarken beklenmedik bir şey olur ve evlerinin sokağında Heval`in babasıyla karşılaşır. Bu rastlantı sonrasında nasıl yakınlaşıp, konuşacağını bilmediği çocukluk aşkının evine babasının ısrarıyla misafir olur. Hiç hesapta olmayan bu ziyaret sırasında Heval`in bir sevdiği olduğundan şüphelense de onu tekrar kaybetmemek için elinden geleni yapacağına dair kendisine söz verir. Fakat gönül meselelerinde aklıyla hareket edenlerin de en az kalbinin sesini dinleyenler kadar yanıldığını öğrenmesi için Enis`in zamana ihtiyacı vardır. Aynı günün gecesinde sarhoş olarak gittiği, ülkücü öğrencilerin kaldığı evde hoş karşılanmaz ve en kısa zamanda kendisine kalacak bir yer bulması söylenir. Yokluğun, kıtlığın bol olduğu o karaborsa devrinde, ülke usul usul Eylül ihtilaline yaklaşırken, karlar altındaki `anarşinin baş şehri İstanbul`da` Enis için artık yeni bir hayat başlamıştır.
Fotoğrafta İkimiz
Fotoğrafta İkimizSebahattin Demiray · Epsilon Yayınları · 201318 okunma
173 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çok eğlenceli,komik bir kitap idi.Bu kitabı okuyan bir daha okumak ister bence.Herkez bu kitabı severek okur.Ben bu kitabı okudum ve herkese tavsiye ediyorum bu kitabı okumanızı isterim
Masalcı
MasalcıSebahattin Demiray · Telos Yayıncılık · 19992 okunma
263 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitap 3 bölümden oluşan tarihi bir kurgu. Mekân ve şahsiyetlerin gerçek, olayların kurmaca olduğu bir kitap. 4. Murat ve Kösem Sultan zamanında geçiyor vakalar. Kitabın ana mevzusu Osmanlı Devletinin altını oyan uygulamalar ve gelenekler. Bunlar; * Devşirme sistemi * Kardeş katli * Valide sultanlar Sonuç; yeniçeri ve celali isyanları. Oldukça güzel ve akıcı bir kitaptı. Tarihi kurgu sevenler kaçırmasın.
Ecel Sarayında Gece
Ecel Sarayında GeceSebahattin Demiray · Epsilon Yayıncılık · 20043 okunma