Neden beni rahat bırakmıyor ki?
'' Bazen hayatta , bir hedefe gerek yoktur , '' diyorum savunmaya geçerek. '' Resmin tamamını görmene gerek yoktur. Yalnızca bir sonraki hareketin ne olacağını bilmek yeterlidir. ''
Yeniden Londra'ya dönmek bile beni benden aldı zaten. Şehir hiçte hatırladığım gibi değil. Ne kadar kirli olduğuna inanamıyorum. Ne kadar telaşlı. Bu öğlen Paddington istasyonuna ulaştığım zaman banliyölerden şehir merkezine gelenlerin arasında adeta şaşkın tavuk gibiydim , millet trenden inip karınca gibi dağılıyormuş meğer. Duman kokusu alıyorum. Etraftaki çer çöpü görüyorum. Önceden görmezden mi geliyordum? Tüm bunları fark etmeyecek kadar alışmış mıydım bu pisliğe?