Ne yapacaksın bir düzen var, ilahî düzen, yaprak düşüyor, güzelim kuşlar huzurda el pençe bekliyor, insan kendisi tokken başkalarının da hep bir şekilde doyurulduğunu sanıyor, yemiştir bir şey diyor, doymuştur, içmiştir, içmez olur mu, yoksa ölür diyor, ama ertesi gün ölü mü diri mi bakmıyor.
Şule Gürbüz'ün diğer kitaplarıyla doğrudan ilgisi olmayan bir kitap. Ruh aynı ama derinlik ve kuşatıcılıkta bir başka noktada, ruh aynı ama daha kavrulmuş, daha uzaklara gitmiş, daha çok şey görmüş, daha çok şey duymuş.
Bir röportajında derdi herkese pay etmekten bahsediyordu Gürbüz. Siz de kendi payınıza düşeni bilmek isterseniz okuyun. Mutlaka.
Keyifli okumalar..