Tevfik Çavdar

Tevfik ÇavdarTürkiye'nin Demokrasi Tarihi-1839-1950 author
Author
Editor
8.5/10
54 People
218
Reads
12
Likes
2,769
Views

About

1931 yılında İzmir’de dünyaya gelen Çavdar, İstanbul İktisat Fakültesi’nden mezun olmasının ardından uzun yıllar Devlet İstatistik Enstitüsü ve Devlet Planlama Teşkilatı’nda görev yaptı. Ankara İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi İşletme Bölümü mastır programında ve ODTÜ Şehircilik Bölümü’nde akademisyenlik görevlerinde de bulunan Çavdar, Türkiye’nin yakın dönem tarihi ve iktisat alanında birçok değerli çalışamaya imza atmıştı.
Title:
Yazar, Akademisyen
Birth:
İzmir, 1931
Death:
Ankara, 15 October 2012

Readers

12 readers liked.
218 readers read.
7 readers are reading.
210 readers will read.
7 readers left half.
Reklam

Quotes

See All
Şiddet aynı şiddet ,soygun aynı soygun, kan dökmede geriye adım yok, gene ilmikler boyunda, gene köşe başlarında kim vurduya gitmeler ,karakol dayakları dört başı mamur işkenceye dönüşmüş, gene pahalılık, gene açlık, gene eğitimsizlik, gene sağlıksız milyonlar...
Reklam
Elimizdeki bilgilere göre 1913 yılında yurtiçi pamuklu tüketimin %2'si yerli fabrika, %23'ü el tezgahları ve %75'i de ithal malı ürünlerle karşılanmaktaydı.
Sayfa 45 - CumhuriyetKitabı okudu
Ölümün ana yurdu bendedir Solgun idam fermanıdır rüzigar Bir türkünün derin ağaçlığında (ya da) Hüzün ki en çok yakışandır bize Belki de en çok anladığımız
Var olan iktidar istemediklerini liste dışı bırakabilmekteydi. Daha sonraları yargı denetiminde seçmen listeleri hazırlanmaya başlandı. Bu durum başlangıçta kuşkuları ortadan kaldırdıysa da zamanla, özellikle yenilerde seçmen listelerinin noksanlığı tartışılır hale geldi.
Ulusal egemenlik ölmüş kabul edilen ya da ölmekte olan ulusları bile ihya edecek kadar sihirli bir güce sahip bir temeldir.
Sayfa 464 - İmge yayınları /pdfKitabı okudu

Updates

See All
Reklam

Comments and Reviews

See All
382 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 9 days
Türkiye’nin demokrasi tarihi : 14 Mayıs 1950 den ; demokrat parti iktidarından başlayıp “Yeni İslami hareket? Adalet ve Kalkınma Partisi’nin” doğuşuna kadar olan zamanı çok güzel dile getiren yazar. Politikaya meraklı olup nerden okumaya başlayacağını bilmeyenler için ilk okunması gereken eserlerden biri bence... Gerçeklerin hep ön planda olduğu, yaşanılmış olaylara eser boyunca rastlarız... “Şiddet aynı şiddet, soygun aynı soygun, kan dökmede geriye adım yok; gene ilmikler boyunda, gene köşe başlarında kim vurduya gitmeler, karakol dayakları dört başı mamur işkenceye dönüşmüş; gene pahalılık, gene açlık, gene eğitimsizlik, gene sağlıksız milyonlar. Eskilerden sadece görece farkları var. Bunun için demokrasimiz Hilmi Yavuz’un şu dizelerini anımsatırcasına acılı ve sanaldır:” Ölümün anayurdu bendedir Solgun idam fermanıdır rüzigâr Bir türkünün derin ağaçlığında (Ya da) Hüzün ki en çok yakışandır bize Belki de en çok anladığımız Kapağının arka yüzündeki bu yazanları okuyup çoğu şeyi kavramamak mümkün değil... Doksan yedi yaşındaki cumhuriyet bu yapısıyla hâlâ demokratikleşme umudu içinde çırpınmaktadır... Son söz olarak; Tevfik çavdar’ a bende katılıyorum “demokrasimiz acılı ve sanaldır” diyorum...
Türkiye'nin Demokrasi Tarihi-1950'den Günümüze
Türkiye'nin Demokrasi Tarihi-1950'den GünümüzeTevfik Çavdar · İmge Kitapevi · 201353 okunma
101 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
DİRENEN ANADOLU
Milli Mücadele öncesinde Osmanlı'yı sayısal verilerle görmek isteyenlerin müracaat kitabı olur diyorum. Eser 2 cilt halinde, ilk cildini kısaca ele alacak olursak. Unutulmuş Anadolu'dan başlıyor. Direnen Anadolu başlığı altında Anadolu'nun; nüfus, tarım, madenler, sanayi, ulaştırma, eğitim düzeyi, kamu gelirleri ve harcamaları son olarak da para değerini ele alıyor. Unutulmuş Anadolu'nun Milli Mücadele'nin başlangıç noktasının ne hale geldiğini gözler önüne seriyor. Anadolu'da yapılmış olan yollar,demir yolları ya da sanayi kollarının büyük çoğunluğu azınlıklar ya da dış yatırımcılar tarafından yapıldığını acı ile görüyoruz. Bu durumun savaş dönemi bize ne kadar zarar verdiğini anlatmaya hacet var mı ki... (Zamanında bizim olan bugün devlet eli ile babalar gibi ona buna satılan-peşkeş çekilen,babalar gibi satılan- işletmelerin gün geldiğinde bizim elimizde olmamasının acısını yeniden yaşayacağız çünkü bizi yönetenler tarihten ders almak yerine, kendilerince tarih yazma hevesine düşmüşlerdir.( Tarihten ders alınsaydı eğer tekerrür eder miydi ? Siyasi görüşünüzü bir yana koyup okuyunuz ve hep beraber bugünümüze dünden ders alarak çözümler üretelim. Yoksa ahlar vahlar kapıda.
Milli Mücadeleye Başlarken Sayılarda Genel Görünüm ve Durum 1
Milli Mücadeleye Başlarken Sayılarda Genel Görünüm ve Durum 1Tevfik Çavdar · Cumhuriyet Yayınevi · 20013 okunma
110 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 1 hours
İlk kısım Anadolu ele alınmış idi bu kısımda ise Ayrıcalıklı İstanbul ve Dışa Bağımlı Türkiye olarak ele alınmıştır. İstanbul'un iaşesi bu dönemde de olduğu gibi o dönemlerde de çok önemli bir olay idi. Ateşkes döneminden itibaren İstanbul'u sayısal veriler ile anlatılmaya çalışılınıyor. Dul kadınlardan, sokak çocukları sayıları, sektörlerde ki çalışan sayılarından, iş kollarının gün geçtikçe nasıl yok olduğuna kadar birçok konu ele alınıyor. İş kolları demişken, üretimsizlikten ne duruma gelindiğinin anlatıldığı kısım günümüzü o kadar güzel aydınlatıyor ki neden şu an bu durumdayız direk cevap oluyor. Dış mihraklar veya faiz lobisi (bugün dolar/euro lobisi) her dönem olan bir şey imiş ne zaman üretimden vazgeçip hazıra alışkanlık etmişiz o zaman lobiler iş görmüş.
Milli Mücadeleye Başlarken Sayılarda Genel Görünüm ve Durum 2
Milli Mücadeleye Başlarken Sayılarda Genel Görünüm ve Durum 2Tevfik Çavdar · Cumhuriyet Gazetesi · 20013 okunma