Vejdi Bilgin

Vejdi BilginBizi Kuşatan Toplum yazarı
Yazar
9.1/10
80 Kişi
412
Okunma
28
Beğeni
3.382
Görüntülenme

Hakkında

1994’de Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde 1996 yılında yüksek lisansını, 2001 yılında da doktorasını tamamladı. 1995-1998 yılları arasında O.M.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Araştırma Görevlisi olarak çalıştı. 1998 yılından bu yana Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde görev yapmaktadır. 2003-2004 öğretim yılında, Türkmenistan’daki Mahdumkulu Türkmen Devlet Üniversitesi’nde dersler verdi. 2004’te Yardımcı Doçent oldu, 2008’de “Din, Bilgi ve Kültür Sosyolojisi” alanında “Doçent” unvanını aldı. Din sosyolojisi alanında yayınlanmış kitap ve makaleleri vardır.
Unvan:
Din Sosyoloğu, Profesör
Doğum:
Bulgaristan, 1971

Okurlar

28 okur beğendi.
412 okur okudu.
15 okur okuyor.
121 okur okuyacak.
9 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Sosyolog kime denir?
Sosyoloğu psikolog, ekonomist, öğretmen gibi bir meslek olarak düşünmek mümkün değildir, yani sosyoloji formasyonunu alan herkes sosyolog olarak nitelendirilemez. Ülkemizde sosyoloji bölümü mezunlarının kendilerine sosyolog demek gibi alışkanlıkları var. Konuya sadece formasyon açısından bakarsak tarih bölümü mezunlarına tarihçi, felsefe bölümü mezunlarına filozof denilmesi gerekir. Sosyolog, ancak herhangi bir toplumsal olgu ya da toplumsal süreçle ilgili araştırmaları sonucu bir açıklama getirebilen insandır.
Sosyal Olgu;
Davranış kalıbından hareketle zihinsel bir soyutlamadır, gözlemlerimizden hareketle bireyler arası ilişkilerle ilgili yaptığımız bir genellemedir. Şehirlerde düğünlerin artık nikâh salonlarında yapılması bir sosyal olgudur. Şüphesiz insanlar paraşütle atlarken de nikâh yapabilmektedirler ancak bu henüz kalıplaşmış bir evlenme biçimi değildir. Dolayısıyla bir sosyal olgu olarak değerlendirilemez.
Reklam
20. Yüzyılda bilime olan güvenin sarsılmasından sonra; Sosyoloji, toplumları olması gerekene götürecek bir disiplin değil, olanı inceleyen bir bilim haline gelmeye başladı.
Kapının arkasına çömelip başını ellerinin arasına alan ve saatlerce katatonik biçimde, yani hiç hareket etmeksizin duran bir kişi şizofrendir ve bu bir sosyal davranış olarak nitelendirilemez. Ama Aşkabat'taki otobüs durağında çömelmiş bir vaziyette otobüs bekleyen kişinin bu davranışı sosyaldir. "Niye banka oturup beklemiyor, aksine çömelip bekliyor?" sorusu da sosyolojik bir sorudur.
Hz. Ebubekir
"Ey Rabbim! Sen ne kadar sabırlısın! Kudretin olduğu halde cezalandırmakta acele etmiyorsun."
Ve sormakta gülüp geçen bakışlardan, Bu toprak mı nankör, Bu toprağın insanı mı unutmakta?
Vejdi Bilgin
Vejdi Bilgin
Kimse beklemezken, aniden Bir acı haber, bir düğüm, Telgraf gibi geldi demek ölüm.
Vejdi Bilgin
Vejdi Bilgin
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
112 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
Hz. Peygamber ve Çocuklar
Peygamber Efendimiz ile Çocuklar arasındaki iletişimi anlatan en geniş okuma yaptığım bir kitap oldu. Arapların aile yapısını, cahiliye devrinin o saçma sapan ahlak dışı uygulamalarına değinilmiş. Mesela o ahlak dışı uygulamalardan bir tanesi de kadınların kocasının izniyle soylu bir adamla ilişkiye girip çocuk doğurabilmesi yada bir kadın birden
Hz. Peygamber ve Çocuklar
Hz. Peygamber ve ÇocuklarVejdi Bilgin · Beyan Yayınları · 20234 okunma
172 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Peygamberimizin hayatını Hz. Enes'in ağzından dinlediğimiz bu kitapta peygamberimizin Medine de geçen 10 yılı anlatılır. Bu dersler çıkarılacak öyküden faydalanmanız için okuyabileceğiniz çok güzel bir kitap...
Enes'in Günlüğü
Enes'in GünlüğüVejdi Bilgin · Beyan Yayınları · 201874 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Kitap genel olarak cahiliye öncesi kadınların kız ve erkek çocuklarının toplumdaki yerini daha sonra Peygamber efendimiz nezdinde çocukları ele almış.Dikkatimi çeken bir konulardan biri,cahiliye döneminde bir kadın kocasının izniyle soylu bir adamla ilişkiye girip çocuk doğurabilirdi yada bir kadın birden çok erkekle birliktelik yaşar ,sonra çocuğu olursa birine nispet ederdi. Ne yazık ki o dönemde kadınların alınıp satılabilen bir mal olarak görüldüğü aşikar.Bunun yanında çocuk katline de önemli bir yer verilmiş.Bildiğimizin aksine az da olsa kız çocuklarının yanında erkek çocuklarınında öldürüldüğü görülmüştür.Bunun temel sebebi yolsulluktur.Kız çocuklarının öldürülmesinin sebebi ise o dönemde erkek çocuğuna daha fazla önem verilmesidir.Onlara göre erkek çocuk gücün göstergesi ve soyun devamı için önemlidir.Hatta Peygamber efendimizin erkek çocukları erken yaşta vefat ettiği için ona “ebter”(soyukesik) diye seslenmişlerdir. Bunun yanında peygamberimşzin çocuklara yaklaşımı da güzel bir şekilde anlatılmış.Genel olarak akıcı ve bir oturuşta okunabilir bir kitap.Peygamber efendimiz ve çocuklar arasındaki ilişkileri merak edenlere tavsiye ederim:)))
Hz. Peygamber ve Çocuklar
Hz. Peygamber ve ÇocuklarVejdi Bilgin · Beyan Yayınları · 20234 okunma