Fenerbahçe tarihi ile alakalı birbirinden ilginç hikayelerin yer aldığı bir kitap. Kah yakın tarihten kah kuruluş yıllarından hikayeler barındırıyor. Bahsedilen hikayelerin önemli bir kısmını ise basın yada internet aracılığı ile bulunmasının mümkün olduğunu sanmıyorum. Yazar Yalçın Doğan bu açıdan çok önemli bir araştırmacılık örneği ortaya
Ünaydın bir anda 1928 yılının 10 Ağustos gecesine döndü. Fenerbahçe ile Galatasaray'ın 3-3 berabere biten karşılaşmasına...
Atatürk maçın 3-3 beraberlikle sonuçlandığını öğrenince, konuklarına dönüyor, salonda şöyle bir göz gezdiriyor, kimin hangi takımı tuttuğunu bilerek kendisini, Sabri Toprak'ı ve Vasıf Çınar'ı diğerlerinden ayırıyor:
«Ya!.. Maç demek 3-3 berabere sonuçlandı... Zaten, biz de burada 3-3 berabereyiz... Ben de Fenerbahçeli'yim».
1907'den bu yana Fenerbahçe'nin yaşamı çok serüvenli, çok olaylı. Politikanın sporu, özellikle de futbolu nasıl kendisine araç olarak kullandığının en çarpıcı örneği Türkiye'de Fenerbahçe.
Düşman orduları başkomutanı General Harrington da bundan kırk yıl önce Fenerbahçe'yi kapatmıştı. Ancak, o zamanki suçlamalar bugünkü gibi iftira değil, gerçekti. İşgal Kuvvetleri Fenerbahçe'yi Kurtuluş Savaşı'na silah ve cephane sevkettiği için kapatmıştı. Ancak, Fenerbahçe'yi hiçbir baskı engelleyememiş, milli görevini sürdürmüştü.
Şimdi, siz İşgal Kuvvetleri'nin yaptığını kırk yıl sonra tekrarlamak niyetinde misiniz?
Kaldı ki, Fenerbahçe Ulu Atamızın ve ulusumuzun sevgisini kazanmış temiz, mert, milliyetçi bir halk kulübüdür.