Hüseyin ağanın, seksen senelik ömrünü bir muhasebe meydanına çevirmesi, kendi sonunu, kendi adaletini sağlaması, kendisi için bir son hazırlığı
Hayatla, insanlarla, en çok kendiyle, bir türlü bitmeyen bir kavgası vardı, öfkesini dışa vuran bir tarafı, yalnızlığı, zorluklar karşısında direnci, gururu, savruluşu, acısı, bir türlü bulmadığı huzuru, huzurluğu vardı, anladı, söylendi, söylemedi, sustu, anlamakta zorlandı, anladı, hissetti, sorguladı, sorguya çekti olanları, yılların ona bir şeyi bile olsa çok görmemesini istedi, evlatlarıyla bağı eksik kaldı, derdine derman bir can şenliği buldu, biraz yüzü güldü, küskünlüğü yıllar sürdü, yalnızlık zor geldi, savruldu, bir şeyler öğreterek huzurlu bir mutlulukla son buldu ölümü arzulayan yüreği...