Abdülbaki Gölpınarlı sözleri ve alıntılarını, Abdülbaki Gölpınarlı kitap alıntılarını, Abdülbaki Gölpınarlı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hakikat bir denizdir, şeriattır gemisi,
Çoklar gemiden çıkıp denize dalmadılar.
..........
........
Yunus adın sadıktır bu yola geldin ise,
Adın değşirmeyenler bu yola gelmediler.
Din sahtekârları, halkı aldatmak için, medeniyetin, ilerlemenin aleyhinde bulunurlardı. Mesela onlara sorulsa resme günah derlerdi. Güya resimler, yapan adamdan can isteyecek imiş... Ne saçma laf, değil mi? Resim, adamdan nasıl can ister? İstese bile biz ona nasıl can veririz?
Peygamber, kendi zamanında taşlara, topraklara tapan vahşileri medeniyet yoluna sokmaya çalıştı. Putlara, resimlere tapmaya alışmışlardı. Eğer resmi yasaklamasaydı, kendilerinde kökleşen bu inançla bu sefer Peygamber öldükten sonra ona tapınmaya başlayacaklardı.
Halbuki bugün millete faydası dokunan birinin, mesela Büyük Gazi'mizin heykelini görünce, yahut annemizin, babamızın, sevdiğimiz bir arkadaşın resmini elimize alınca ona tapar mıyız? Hürmet ederiz, fakat hürmet başkadır, tapınmak başka. Şu halde bugün resimden, heykelden hiçbir korku kalmamıştır ve bunlar katiyen günah değildir.
Müslümanlık, körü körüne âdetlere saplanmak, görgülere bağlanmak değildir. Zaten hakiki din âlimleri de "Hükümler zamanlara göre değişir" demişlerdir. Aklın kabul etmediğini, medeniyetin uygun bulmadığını, din hiç kabul etmez ve uygun bulmaz.
Bağnazların, din sahtekârlarının artık hiçbir hükmü kalmamıştır. Büyük Gazi'miz ve arkadaşları çok yaşasınlar ki, bizi bu cahillerin ellerinden kurtardılar, bize doğru yolu gösterdiler.
Ey sözlerin aslın bilen gel de bu söz nerden gelir
Söz aslını anlamayan sanır bu söz benden gelir
Söz kılar kaygu(lu)yu şad söz kılar biliş(ler)i yad
Eğer horluk eğer izzet her kişiye sözden gelir
Söz karadan aktan değil yazıp okumaktan değil
Bu yürüyen halktan değil hâlık âvâzından gelir
Ne elif okudum ne cim varlığındandır kelecim
Bilmeye yüz bin müneccim tâliim n'ıldızdan gelir
Şu'le bize Ay'dan değil aşk eri bu soydan değil
Rızkımsa bu evden değil deryâ-yı ummandan gelir
Biz bir behâne arada ayrık de elden ne gele
Hak çün emir eyler cana (bu) keleci ondan gelir
Yunus bir derd ile âh et kahr evinde n'eyler rahat
Bu derde derman kefâret bir âh ile süzdan gelir