Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Adam Sharr

Adam SharrHeidegger’in Kulübesi yazarı
Yazar
7.1/10
16 Kişi
59
Okunma
0
Beğeni
906
Görüntülenme

Hakkında

Mimar, yazar ve akademisyendir. İngiltere'deki Newcastle Üniversitesi'nde Mimarlık Profesörü olarak çalışıyor ve Cambridge University Press tarafından yayınlanan Architectural Research Quarterly'nin editörüdür.
Unvan:
Profesör, Mimar, Yazar.

Okurlar

59 okur okudu.
2 okur okuyor.
46 okur okuyacak.
1 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bu mimarlık modeline göre, binalar, yapımlarında ve zaman içindeki dönüşümlerinde zihnin yerle ilgili verdiği uğraşların anılarıyla yüklüdür. Her yapı birbirini izleyen iskân katmanlarından izler taşır.
Heidegger mimarlığı bina tasarımı ve uygulamasına getirilen zorba kurallarla bir tutarak, uygulamacıların başka uygulamacıların yararlanması için geliştirdiği türden mimari fikirleri (ilkeler, yönergeler, politikalar) sorgular. Şöyle der: "[...] bina dikmek ne mimarlık veya mühendislik yapılarına, ne de bu ikisinin basit bir bileşimine dayanarak yeterince anlaşılabilir."
Reklam
Heidegger'in yazılarıyla düzgün bir şekilde uğraşmak için, onun Todnauberg'deki yaşamı ve bu yaşamın koşulları ile detaylı bir biçimde ilişki kurulmuş olmalıdır.
Heidegger'e göre, köprünün mevcudiyetinin, varlığının insanların dolaysız deneyimi üzerindeki etkisi ilk bakışta göründüğünden çok daha fazladır. Teknokratik dünya kavrayışında köprü yapımı çok da önemli bir mesele değildir: Yapısal, lojistik ve ekonomik zorluklar içerebilir, ama bunlar nispeten kolayca çözülebilir. Ancak Heidegger için köprü yapımının teknik çözümlerin hepsinden çok daha önemli olan fenomenolojlk bir anlamı vardır. Mesafe matematiksel olarak ölçüldüğünde kıyılar birbirinden çok uzakta değildir. Oysa geçişin günlük hayattaki yansımaları açısından bakıldığında öyledir, insanlar köprü olmadan karşı yakaya geçmek için yürüyerek ya da arabayla çok daha fazla yol katetmek zorunda kalacaktır. İnsanların o noktadan suyun öte yakasına geçmesine İzin vererek, köprü onların günlük hayattaki davranış kalıplarını geri dönülmez bir biçimde değiştirmiştir: Kişiler İşlerini daha kolay görebiliyor, yeni ticari bağlantılar kurulabiliyor, yeni dostlar edinileblllyor ve âşıklar birbirlerine kavuşabiliyordun İnşa nesnesi İle İnşa edilmiş şey arasındaki ayrım burada ortaya çıkar: Köprü öncelikle görsel bir nesne olarak hayran olunası bir şeydir; ne var ki Heideggerci anlamda bir şey olarak köprünün önemi, onun fiziksel varlığının İnsanların günlük hayatındaki koşulları ne şekilde değiştirdiğine bağlıdır.
Filozof "kalma" [staying] ve "mesken tutma"dan [dwelling] söz eder.Toprak, gök, tanrısallar ve ölümlüler ona göre dünyaya uyum sağlamak için bize sonsuz fırsatlar sunar. Dördü birlikte her zaman çevremizdedir ve bu şekilde tek bir dayanak noktası oluşturur. Onlarla zaten hep uyum içinde olduğumuzdan, bize kendi niteliklerimizi ve ayırt edici özelliklerimizi değerlendirmek için fırsatlar sunarlar. Benzerlikler ve farklılıklar bu dörtlünün bileşenlerine göre belirginlik kazanır. Heldegger'e göre, kişiler bu sayede dünyadaki konumlarını ve İçinde bulundukları durumları değerlendirme imkânı bulur. Filozofa göre, kişi bu tür değerlendirmeler yaparak kendini evinde hisseder, içinde bulunduğu ortama İntibak eder. Bu intibak duygusu içinde "mesken tutar", ileride ele alınacak olan bu terim Heidegger'in mimarlık üzerine düşünüşünün kilit noktasıdır.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
180 syf.
8/10 puan verdi
youtu.be/EyjeuL2coOM Okuduklarım Var! Almanya'nın sınırındaki bir kulübeye konuk oluyor. Bu kulübe ki nice fikri nice kitabı çıkarmış bağrından. Martin Heidegger'in, kendini şehirden soyutlayıp doğayla bütün olduğu mekana davetlisiniz.
Heidegger’in Kulübesi
Heidegger’in KulübesiAdam Sharr · Dergah Yayınları · 201632 okunma