...toplumumuza dair ilk eleştirim şu: Başarısızlığın kötü bir şey olarak gösterilmesi. Ne yazık ki toplumumuzda çok yaygın olan bu dayatma insanımızı uyuşturan ve miskinliğe iten bir algıya sebep oluyor.
Biz vicdanın doğuştan var olan bir şey olduğunu düşünürüz. Aksine, vicdan kişinin kendi kültürel ortamı içerisinde çıkarları doğrultusunda yarattığı bir mekanizmadır. Bir kişi haksızlığa uğradığı zaman gözyaşları dökebilirken, öte yandan milyonlar haksızlığa uğrasa kılını kıpırdatmayabiliyor. Bu ikilemi görmekten bile aciziz ve bazen meşrulaştırıyoruz.Kültürel ortamımız içerisinde yarattığımız ve “vicdan” olarak adlandırdığımız bu mekanizmanın değişmesi gerekiyor. Aksi takdirde ne ideolojilerle bezenmiş insanın açmazlarını görebiliriz ne de “o yaratıcı insanı” ortaya çıkarabiliriz.
Yüzleşerek Vasatlıktan Kurtulmak
✮ ✮ ✮
Doğru istikamet; tanımak ve diyalog kurmak karşılıklı bir süreçtir. Toplumların kurumsallaşması ekonomi, hukuk, siyasi aygıtların etki tepki ilişkisini tanımak ve diyalog kurmak zaruridir. Hayatın idamesini güven üzerinden şekillenmesi birey devlet ilişkisi için istenilen bir durumdur. Bunun
Kitapta, Türkiye makine sanayisinin zamanında merkezi olan Perşembe Pazarından başlayarak, Türkiye olarak son üç yüz yılda global ekonomiden aldığımız payın hep yerinde saymasına, orta gelir tuzağına yakalanmamıza ve durumun yavaş yavaş daha da kötüye gidebileceğine, neden Batı ve Amerika’nın gerisinde kaldığımıza, son dönem yükselen ülkelerin
Yüzleşme kendimizi (Türkiye'yi) vasatlığından dolayı eleştiren bir kitap. Türkiye'nin 300 yüzyıllık patinajından söz ederek yapılan hataları gözler önüne seriyor.
Yüzleşme ekonomiyi temel alarak bazı sorular soruyor ve bu sorunların nasıl çözümlenebileceğinden de bahsediyor. Vasatlığımızı sürekli bir tokat gibi yüzümüze çarparken başka ülkelerin bu vasatlıktan nasıl çıktığını da örnekler vererek anlatıyor. Ekonomi mezunu olduğum için kitaptaki ekonomik terimleri kolayca anladım demeyeceğim çünkü ekonomi okumasaydım da rahatlıkla anlardım.Bu yüzden de ekonomi terimleri var diyerek gözünüzü korkutmayın.Sade anlaşılır samimi bir dille anlatıyor yazar yaralarımızı. Vasatlığın açtığı bu yaralara da çözümler de sunuyor. Kültürel değişimle, hukuksal düzenlemelerle , eğitimin kaliteleştirilmesiyle nitelikli insanların varlığının çoğalacağınan dem vuruyor. Ben severek ve ilgiyle okudum.Kendimce çok güzel çıkarımlar elde ettim. Siz de okuyun lütfen eminim size de çok farklı pencereler açarak farkındalık kazandıracaktır. Okumanız ve okutmanız dileğiyle. Keyifli okumalar
YüzleşmeAdnan Dalgakıran · Kronik Yayın · 202175 okunma