Ahmed İzzeddin el-Beyanuni

Ahmed İzzeddin el-BeyanuniHayatın Her Alanında 400 İslam Prensibi yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
2
Okunma
0
Beğeni
613
Görüntülenme

Ahmed İzzeddin el-Beyanuni Sözleri ve Alıntıları

Ahmed İzzeddin el-Beyanuni sözleri ve alıntılarını, Ahmed İzzeddin el-Beyanuni kitap alıntılarını, Ahmed İzzeddin el-Beyanuni en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
<<Kitap’ı okuyup durduğunuz halde kendinizi unutur da başkalarına mı iyilikle emr edersiniz? Düşünmez misiniz?>>
Sayfa 31 - el-Bakara suresi, ayet:44
Reklam
En ağır ve şiddetli ceza, ma’rûfu emr edip kendisi yapmayan ve yahut da münkeri nehy edip kendisi münkerden sakınmayan, daha doğrusu sözü özüne, özü de sözüne uymayan kimseye taalluk eder.
Sayfa 31
<<O halde siz, Allah’a ibadeti halıs kılarak hep O’na itaat edin, varsın kâfirler hoşlanmasınlar.>>
Sayfa 58 - el-Gafir (el Mü’min) suresi, ayet: 14.
Eyvah, Eyvah! O Kimselere...
Alimler zikretmişler ki: Bir kimse örtülü bir müslüman kadına hakaret gözü ile veya alay edercesine bakıp hafife alsa gerçekten kâfir olur. Zira örtü Allah’ın emir buyurduğu bir farizadır. Onunla istihza etmek, veya hafife almak, Allah’ın emriyle istihza etmek olur.
Sayfa 85
Ve son...
<<Niçin biz ölümden korkuyoruz?>> dedi. <<Çünkü siz ahiretinizi harap dünyanızı ma’mur etmişsiniz bunun için ma’mur yerden harap yere gitmek istemiyorsunuz!>>
Sayfa 158
Reklam
Alimler (radiyallahu anhum) diyorlar ki; <<Fal – Hayra yormak – ile Tiyere arasındaki fark şudur ki Tefeülde Allaha hüsnuzan gütme var, Tiyerede ise Allah’dan gayri olan şeyde Allah’dan gayrisine yaslanmak ve ona ibadet etmekdir.
Sayfa 81
Hasan-i Basri (radiyallahu anh)’ya: <<Evlâd, babasına nasıl Emr-i bi’l-marûff ve Nehy’i an’il-münker görevini icra eder?>> diye sormuşlar. O da şöyle cevap vermiş: <<Kızdırmamak suretiyle babasına vaaz ve nasihat eder. Kızdığı takdirde sükût eder. Bu hususu kadın kocasına karşı aynısını tatbik eder.
Sayfa 47
Tenbîh
Emri bi’l-ma’rûf’un, ma’rûfça (güzellikle) yapılması asıldır. Onu sert dille emr eden de olsa yine ona imtisal (edip itaat) etmekten geri kalınmamalıdır. Çünkü emr eden, Allah ve Raulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in emri ile emreder. Nehy eden de yine Allah ve Raulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in nehyi ile nehyeder, kendi başına değil. İtaat etmek hakikatda emredene değil ki onun yumuşak davranmasından ve nezaket göstermesinden dolayı kendisine itaat ettim, veyahut da sert davranmasından ve kaba kuvvet kullanmasından dolayı da itaat etmedim diyebilsin. Bu şekil davranışlar yersizdir.
Sayfa 56
Ashab tarafından: << Ya Resulallah! Tefeül nedir?>> diye sorulmuş, Resulullah (ﷺ) de şöyle buyurmuştur: <<Yararlı ve faydalı bir sözdür ki Sizden birisi onu duyar (da iyiyi yorar) dedi.>>
Sayfa 81 - Müslim tahric etmiştir.