Ahmed İzzeddin el-Beyanuni sözleri ve alıntılarını, Ahmed İzzeddin el-Beyanuni kitap alıntılarını, Ahmed İzzeddin el-Beyanuni en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
En ağır ve şiddetli ceza, ma’rûfu emr edip kendisi yapmayan ve yahut da münkeri nehy edip kendisi münkerden sakınmayan, daha doğrusu sözü özüne, özü de sözüne uymayan kimseye taalluk eder.
Alimler zikretmişler ki: Bir kimse örtülü bir müslüman kadına hakaret gözü ile veya alay edercesine bakıp hafife alsa gerçekten kâfir olur. Zira örtü Allah’ın emir buyurduğu bir farizadır. Onunla istihza etmek, veya hafife almak, Allah’ın emriyle istihza etmek olur.
<<Niçin biz ölümden korkuyoruz?>> dedi.
<<Çünkü siz ahiretinizi harap dünyanızı ma’mur etmişsiniz bunun için ma’mur yerden harap yere gitmek istemiyorsunuz!>>
Alimler (radiyallahu anhum) diyorlar ki; <<Fal – Hayra yormak – ile Tiyere arasındaki fark şudur ki Tefeülde Allaha hüsnuzan gütme var, Tiyerede ise Allah’dan gayri olan şeyde Allah’dan gayrisine yaslanmak ve ona ibadet etmekdir.
Hasan-i Basri (radiyallahu anh)’ya: <<Evlâd, babasına nasıl Emr-i bi’l-marûff ve Nehy’i an’il-münker görevini icra eder?>> diye sormuşlar. O da şöyle cevap vermiş:
<<Kızdırmamak suretiyle babasına vaaz ve nasihat eder. Kızdığı takdirde sükût eder. Bu hususu kadın kocasına karşı aynısını tatbik eder.
Emri bi’l-ma’rûf’un, ma’rûfça (güzellikle) yapılması asıldır. Onu sert dille emr eden de olsa yine ona imtisal (edip itaat) etmekten geri kalınmamalıdır. Çünkü emr eden, Allah ve Raulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in emri ile emreder. Nehy eden de yine Allah ve Raulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’in nehyi ile nehyeder, kendi başına değil. İtaat etmek hakikatda emredene değil ki onun yumuşak davranmasından ve nezaket göstermesinden dolayı kendisine itaat ettim, veyahut da sert davranmasından ve kaba kuvvet kullanmasından dolayı da itaat etmedim diyebilsin. Bu şekil davranışlar yersizdir.
Ashab tarafından: << Ya Resulallah! Tefeül nedir?>> diye sorulmuş, Resulullah (ﷺ) de şöyle buyurmuştur:
<<Yararlı ve faydalı bir sözdür ki Sizden birisi onu duyar (da iyiyi yorar) dedi.>>