Albert Memmi

8.8/10
13 Kişi
70
Okunma
12
Beğeni
2.391
Görüntülenme

Albert Memmi Sözleri ve Alıntıları

Albert Memmi sözleri ve alıntılarını, Albert Memmi kitap alıntılarını, Albert Memmi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sömürge insanı bir işe girmek, kendine bir yer edinmek, toplulukta ve dünyada var olmak isterse, önce efendilerinin diline boyun eğmek zorundadır. Sömürge insanı içindeki dil çatışmasında ezilen anadili olur.
Reklam
Jean-Paul Sartre önsözünden
“Ezen sistem tarafından hayvan düzeyinde tutulan yerlilere hiçbir hak verilmez, yaşama hakkı bile. Durumları her gün daha da kötüleşir. Bir halkın nasıl öleceğine karar vermekten başka çaresi yoksa; bir halk kendisini ezenlerden sadece umutsuzluk hediye almışsa, kaybedecek neyi olur? Bu halkın bahtsızlığı cesareti haline gelir; sömürgeciliğin onun karşısına çıkardığı sonsuz reddi, sömürgeciliğin mutlak reddine çevirir.
Irkçılığın dünyanın her yanında sömürgeciliğin bir parçası olması önemli bir olgudur; ve hiç de rastlantı değildir.
Sayfa 103 - TelemakKitabı okudu
Bugün sömürü ve tahakküm her yerde. Nazım Hikmet’in “Büyük İnsanlık” şiirindeki gibi “büyük insanlık tirende üçüncü mevki.” Fırat Mollaer
Sayfa 7 - TelemakKitabı okudu
Ama bence, asla gerçekleşmemiş zaferlerle ve ödünç cesaretle övünmek kadar aptalca bir şey yoktur.
Sayfa 11 - Versus Yayınları
Reklam
Sosyalist bir ideoloji adına kapitalist tehlikeye karşı savaşmak yerine komünist partiler ulusal bir kimliğe başka bir ulusal kimliğin karşısına çıkarmayı tercih etti; Amerikalılarla kapitalistler de fena halde Özdeşleştirildi. Bütün bunların sonucunda, sosyalist tavır da milliyetçiliğe yönelik belirgin bir rahatsızlık görüldü, işçi partilerinin ideolojisinde bir dalgalanma yaşandı. Solcu gazeteci ve köşe yazarlarının bu sorun karşısındaki ihtiyatlı tutumu çok anlamdır. Bu konuyu olabildiğince az ele alırlar; mahkum etmeye ya da onaylamaya cesaret edemezler; tarihsel geleceği kavrayışlarına milliyetçiliği nasıl entegre edeceklerini, entegre etmeyi isteyip istemediklerini bilmezler. Kısacası günümüzde Sol, milliyetçilik karşısında kendini rahatsız hissetmektedir.
Jean-Paul Sartre’ın Önsözü
Bir halkın nasıl öleceğine karar vermekten başka çaresi yoksa; bir halk kendisini ezenden sadece umutsuzluk hediye almışsa, kaybedecek neyi olur?
Sayfa 21 - Versus Yayınları
Jean-Paul Sartre’ın Önsözü
Terör dünyanın her yerinde egemen olsaydı bir çelişki olmayacaktı, ama sömürgeci kendi vatanında, sömürgeci sistemin sömürgeleştirilen yerliye vermediği demokratik haklardan yararlanır.
Sayfa 17 - Versus Yayınları
Sağcı ya da solcu olmak yalnızca bir düşünce tarzı değil, aynı zamanda -belki de asıl olarak- hissetme ve yaşama tarzıdır.
Sayfa 73 - TelemakKitabı okudu
Reklam
Tamam, Nazilere karşı direniş sırasında tüm savaşları birleştiren zorunlu tek görev kurtuluştu. Ama hepsi aynı zamanda bir Siyasal gelecek içinde savaştı. Örneğin, sol gruplar gelecek rejimin teokratik ve otoriter olacağından, sağcı gruplar komünist olacağından emin olsalar, zorunlu sosyolojik nedenler yüzünden savaştan sonra yok edileceklerini bilseler, savaşmaya devam ederler miydi? Belki. Ama tereddütlerinden ya da korkularından bu kadar rahatsız olurlar mıydı? Sosyalizmin ihraç edilebilir, Marksizmin evrensel olduğuna inanan solcu sömürgeci, aşırı gurur yüzünden başarısız olup olmadığını merak eder. Bu konuda hayatımda yön vermesini umut ettiği dünya görüşüne uygun olarak bu görüş için Savaşma hakkına sahip olduğunu inanmaktaydı.
Peki sömürgeleştirilen insan nasıl olurdu da kendi kendini bu denli acımasız biçimde hem inkâr edip, hem de aşırı taleplerde bulunabilirdi. Nasıl olurdu da sömürgeciden bu kadar nefret edip yine de bu denli tutkuyla hayran olabilirdi?
Sayfa 9
“Dünya insan olmanın soyut çıplaklığında kutsal olan hiçbir şey bulmamıştır.”* * İmha kamplarından sağ kurtulanlar, toplama ve gözaltı kaplarına katılanlar.. insandan başka hiçbir şey olmamanın soyut çıplaklığının kendileri için en büyük tehlike oluşturduğunu gördüler. Hannah Arendt “İnsan Haklarının Çıkmazları”, Totalitarizmin Kaynakları, Emperyalizm, Çevre Bahadır Sina Şener1998.
“ Sömürge insanı, sömürgeleştirilen olma ya da olmama arasında seçim yapmakta özgür değildir.”
Bir süre sonra, sömürgelerde ilk karışıklıklar patlak verdi­ğinde, bunun anlamını anlayamayanlar, aktif savaşçıları he­saplayarak, bunların sayılarının çok az olmasıyla dalga geçe­rek teselli buldular. Doğrudur; sömürge insanı kaderini kendi ellerine almakta tereddüt eder. Ama olayın anlamı matematik ağırlığından çok daha büyüktü ! Birkaç sömürgeli sömürge­cinin ünif arması karşısında titremiyordu !
322 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.