Batı medeniyetinin ilk yazılı belgesi kabul edilen Magna Carta , Batı için bir gurur kaynağıdır . Bu belge 1215 yılında imzalanmış ve sadece 90 gün yürürlükte kalmıştır . Aynı zamanda Magna Carta bir toplumsal sözleşme olarak da kabul edilemez . Çünkü toplumsal sözleşmede taraflar özgür iradeleriyle eşit temsil hakkına sahip olarak imzalar atarlar . Magna Carta'yı ise İngiltere'nin güçlü derebeyleri krala baskı ile imzalatmıştır . Medine Sözleşmesi ise Magna Carta'dan tam 593 yıl önce imzalanmış olup Hz. Peygamberin vefatına kadar varlığını sürdürmüştür. Medine devletinin Müslüman , Yahudi , Müşrik ve Hristiyanlar tarafından ortak bir şekilde yönetilmesine yönelik bir sözleşme olmuştur . Kimse ötekine dininde ve yaşam tarzında baskı yapmayacaktır sözleşmeye göre . Medine sözleşmesi bize öteki ile beraber yaşamanın en güzel örneğini vermiştir . Bugün müslümanlar bırakın öteki ile yaşamayı kendi içimizde bile beraber yaşayabilmekten çok uzağız . Mezhep , cemaat , fikir farklılıkları kan dökülmesine kadar varabiliyor . Kanımca müslümanların bu çukurdan çıkabilmeleri Medine Sözleşmesi ve Hılfı'l Fudul'u iyi bir şekilde tahlil edip , uygulayabilmesinden geçiyor . Ayrıca günümüz Türkiye'sinde Kürt sorunu başta olmak üzere birçok problemin çözümü de yine Medine sözleşmesinin iyice incelenmesinden geçiyor .