1947 yılında Çankırı'da doğdu. İlk ve ortaokulu Çankırı'da, Liseyi Üsküdar Fen Lisesinde bitirdi. Gazi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun olduktan sonra bir hocasının tavsiyesi üzerine Ankara Üniversitesi Psikoloji bölümüne devam etti ve mezun olduktan sonra Amerika'da Alabama Üniversitesi'nde Çocuk Psikolojisi ve Davranışları konusunda yüksek lisans ve araştırmalar yaptı. Başarılı çalışmalarından dolayı kendisine Onursal Amerikan Vatandaşlığı belgesi verildi.
Yurda döndükten sonra değişik kamu ve özel eğitim kurumlarında görev aldı, 1990 yılında kendi isteği ile emekli oldu. Gazete ve dergilere çocuk eğitimi ve psikolojisi alanında makaleler yazan, Anne Baba Okullarında sunumlar yapan, yurt içinde ve yurt dışında konferanslar veren Pedagog Ali Çankırılı'nın çok sayıda çeviri ve telif eserleri bulunmaktadır.
Öncelikle babaların ve baba adaylarının hatta tüm erkeklerin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Açıkçası bu tarz okumalara göre ebeveynlik, babalık yönünden başlangıç için güzel bir kitap. Konuları açık, sade ve akıcı bir üslupla anlatmış.
Kitapta babanın çocuklarına karşı tutumlarından, aileyi her zaman öncelik tutması ve nasıl iletişim sağlaması gerektiğine değinmiş. Ayrıca yazarın bazı seanslarına örnek verilmiş. Bu örneklerden çocukların şimdi ki ve gelecek yaşantılarında yaşadığı olumsuzlukların çoğunun temelinde baba sevgisi, doğru şekilde baba-çocuk iletişimi, babanın doğru rol model olmadığını görebiliyoruz.
Okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum. Bir bilgi dahi olsa doğru davranışımızla çocuğumuzla aramızdaki bağı kuvvetlendirmek onun şimdi ve gelecek zamanki yaşantısında çoğu şeyi olumlu yönden etkiler. Okumaktan zarar gelmez. "Ben her türlü iyi bir baba olurum, ben bunları zaten biliyorum" gibi şeyler demek yetmiyor maalesef. Zaten yapılan araştırmalarda, buna kitapta daha detaylı yer verildi, işlerinden çok ailesine, çocuklarına öncelik tanıyan babaların çocukları daha sağlıklı bir birey olarak yetişmiş oluyor. Tabi bunlar anneler içinde geçerli ama onlar için
Anne Olma Sanatı kitabı var. (Tabi ben okumadım ama yazardan sebep güzel olduğuna inanıyorum.)
Keyifli ve bol istifadeli okumalar dilerim :)
Çocuklar diyorum ve susuyorum. Ne tuhaflar öyle değil mi? İç dünyaları kim bilir nasıl? Kim bilir neler yaşıyorlar, neler hissediyorlar? Konuşamıyorlar ama resim yapabiliyorlar, bir şeyler çizebiliyorlar. Ve biz insanlara (daha çok anneler ve babalara) düşen görev resimleri okuyabilmek.
Kitabın içeriği çok güzeldi. Öncelikle çocukların yaş aralıklarını ve belli dönemlerini anlatıyor. Bu dönemler bittikten sonra ise resimler nasıl okunur, kullanılan renkler ve dilleri, çizimlerin parçaları tek tek nasıl yorumlanır, ve bir bütün olarak nasıl incelenir.
Örneğin, bir ev çiziminde çatı nasıl çizilmiş? Pencereler nasıl? Kapısı nasıl? Baca var mı, yok mu? Varsa tütüyor mu?
Evin çevresinde neler var? Nasıl ve hangi konumdalar?
Aile resimlerinde aile üyelerinin konumları, en önemlisi resmi çizen çocuğunun nerede bulunduğu...
Çocuk psikolojisini merak eden herkes okuyabilir bu kitabı. Özellikle anneler okumalı bence. Sonuçta en değerli varlıkları olan çocuklar söz konusu.
Ayrıca kitabın sonunda birkaç çocuğun çizdiği resimler yorumlanmış.
İlgilenenlerin severek ve merakla okuyabilecekleri bir kitap.
Saygılarımla, iyi okumalar. :)
Kitabın adı ve içeriği tutarsız olmuş. Yazar birçok farklı konuya değinmiş ve açıkçası bazı kısımları okurken bu kitabın içinde buna neden değinilmiş ki diye sormadan edemedim kendime. Onun dışında psikolojiyle haşır neşir olmayan kişiler için belki faydalı olabilir ama profesyonel anlamda psikolojiyle ilgilenenlere oldukça basit gelecektir. Yazarın dili ağır değil, anlaşılır ve sade bir dili var. Bazı konuları peygamberimizin hadisleriyle bağlantılı olarak ele alması hoş olmuş.