Ali Hikmet Eren

Ali Hikmet ErenTurayazı yazarı
Yazar
8.3/10
4 Kişi
33
Okunma
2
Beğeni
1.303
Görüntülenme

Hakkında

1972 çankırı doğumlu. 17 yaşında mahkeme kararı ile memur oldu. Daha sonra memurluğuna ara vererek, ankara üniversitesi ziraat fakültesi süt teknolojisi bölümüne girdi ve 1993 yılında mezun olup, tarım bakanlığında gıda kontrolörü olarak çalışmaya başladı. Ali Hikmet Eren’ in ilk şiiri 1994 ortalarında izlek dergisinde yayımlandı. 1997 yılı sonlarına kadar arkadaşlarıyla birlikte çıkarmaya devam ettikleri izlek dergisinde yayımlanan şiirleri yanında, gerek bu dönemde, gerekse bu dönemden sonra varlık, dize, yeni biçem, şiir-lik, edebiyat ve eleştiri, düşlem, amida dergilerinde şiirleri; izlek, edebiyat ve eleştiri, düşeyaza edebiyat ve kül dergilerinde ise deneme, eleştiri ve inceleme yazıları yayımlandı. 1998 martında yayın hayatına başlayan ve 12 sayı çıktıktan sonra kapanan kül (edebiyat, sanat ve düşün) dergisini çıkardı. Ali Hikmet Eren’ in yağmura içerden bakmak (şiir, 1997, izlek yay.) ve turayazı (şiir, 2000, inkılap yay.) adlı kitaplarının yanında, postmodem konuşmalar (öykü) adlı yayına hazır bir öykü dosyası da bulunmaktadır.
Unvan:
Şair
Doğum:
Çankırı, 1972

Okurlar

2 okur beğendi.
33 okur okudu.
13 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Tek Başına
"yaşam, doğduğun yerden uzakta geçmelidir..."
Sayfa 7 - İzlek YayınlarıKitabı okudu
"İntihar kokuları sürünmüş ve aynası kırılmış kadınlar sevdim ben. "
Sayfa 13 - İzlek YayınlarıKitabı okudu
Reklam
En az bir defteri olmalı bu yüzden de insanın; kendini temize çektiği, gürültüyü bastıran bir defteri! Zamanla kaçacak yeri kalmıyor hem insanın...
sevgilim öldü benim gülmedim hiç bir daha sevgilim güldü benim ölmedim hiç bir daha
Geceleyin, yanına sevgili yerine kağıt ve kalem alarak uyumak kimin işidir ki, Gelmeyeceğini bile bile, uykuyu da çağırmak adına, kağıt ve kalem aldım uyurken yanıma.
"hangi ayin temizlerse beni, oradan başladım yıkıntıma. kimse kalmadı içimde, az kaldı tırnaklarımı yemesem, tutunacaktım, gazeteler intihar dedi, ben yalanladım.." |
Ali Hikmet Eren
Ali Hikmet Eren
- Restore

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
80 syf.
7/10 puan verdi
Ali Hikmet Eren
Yine arşivden çıkardığım ve kimsenin adını dahi bilmediği bir şair ve kitabı. Tamamen içtenlikle yazan bir tarzı var. Biraz farklılık görmek için güzel bir eser oldu. Diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum
Peçeli Şiir
Peçeli ŞiirAli Hikmet Eren · Meda Kitap · 20193 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Selammm‍️ Yeryüzü Derdini Anlatmadan Önceydi yine farklı içeriği ile bir @MedaKitap klasiği "Yeryüzünün cismani varlığı ancak dilin aracılığıyla bir anlamlandırmaya, ontolojiye kavuşacaktır. Dil olmadan ne insan ne de yeryüzü olmayacak, herhangi bir anlam oluşmayacak ve iletilemeyecektir. Dilin sınırı, aynı zamanda varlığın, insanın insan olmaklığının, oluş halinin, anlamın ve eş deyişle, yeryüzünün sınırıdır." . Başlangıçta, yani her şeyin başında "söz" vardı diyor kitap ve sözcüklere başka anlamlar katarak mısralar dizeler satırlar oluşturuyor. Bazı kısımları anlamakta zorlandığımı itiraf etmeliyim. Kitabın kapağında resmedilen cekete dikkatinizi çekiyorum. "Agnes`in Ceketi" Agnes Richter, şizofreni teşhisi konularak ve kendi rızası dışında akıl hastanesine kapatılmış akıl hastası bir kadın. Ömrünün sonuna kadar akıl hastanesinde kalan Agnes`ten geriye sadece bu ceket kalmış. Peki nedir bu ceketin sırrı? Eğitimli bir terzi olan Agnes, hastalar için kullanılan kalın ketenden yapılma üniforma parçalarından yararlanarak diktiği ceketi şu an Almanya Heidelberg`te bir müzede sergileniyor. Bu ceketi farklı kılan şey ise üzerine işlenmiş sözcüklerde yatıyor. Tam olarak okunamayan okunsa bile anlam ifade etmeyen bu sözcüklerin Agnes`in otobiyografisi olduğunu savunanlar var. Bununla ilgili detaylı araştırmayı netten araştırınca görebilirsiniz. Benim ilgimi çok çekti doğrusu. "Tarihin bile sığmadığı kadınlar vardır bu gerçek -aynı güneş diliminde çıplak dolaşan erkekler de!" .
Yeryüzü Derdini Anlatmadan Önceydi
Yeryüzü Derdini Anlatmadan ÖnceydiAli Hikmet Eren · MedaKitap · 20184 okunma
96 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
YERYÜZÜ DERDİNİ ANLATMADAN ÖNCEYDİ... bir imgeydi yeryüzünün derdini anlatamadığı o an ve imgenin yazılması da bir imge! önce söz vardı ve düzyazının anlam üretme olasılığı bir açıklığı muştuluyordu. imgenin insan'a göründüğü o açıklıktan, şiiri getirecekti ulaklar... sonra agnes seslendi ilk dizeleri ve evlat edindi ve dedi ki: "ilk'lerden
Yeryüzü Derdini Anlatmadan Önceydi
Yeryüzü Derdini Anlatmadan ÖnceydiAli Hikmet Eren · MedaKitap · 20184 okunma