Ali Özenç Çağlar Sözleri ve Alıntıları
Ali Özenç Çağlar sözleri ve alıntılarını, Ali Özenç Çağlar kitap alıntılarını, Ali Özenç Çağlar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Tanrılar, kitaplar yoz kıldı bizi!
Yakılan her ateşle, bin Anka olacağız...
Sayfa 25 - OZAN YAYINCILIK - ARTSHOP
"Vatan yoksullarındır, çünkü yalnız onlar ölür vatan için, devletse varlıklıların."
Radyoda silik bir kadın sesi:
Şükürler olsun ki, yanan 37 kişinin dışında halkımıza bir şey olmamıştır...
Sayfa 17 - OZAN YAYINCILIK - ARTSHOP
Atlar ve sevdalar hep aynı yöne koşarlar
Ve kırlangıçlar yol göstericileridir onların
Belki de sonsuzluğunu kucaklamak için evrenin
Onlar ki yetişemediğimiz yıldızlar gibidir
Sayfa 15 - 10-Kitabı okudu
"Ay Saadet gözün aydın, gene mi oğlun oldu. Ne şanslı kadınsın vallahi ! Kim, ben mi şanslıyım, neden şanslıyım, nasıl şanslıyım ? İlkim kız olduğunda, adam on gün kahveye çıkmamıştı, anımsıyorum. Belli etmiyordu ama için için bana da kızıyordu. Sanki karnımdakini ben biçimlendirmişim gibi. Evet şimdi iki kızım iki oğlum var. İlmiye Karı'nın dediğine bakılırsa, yoldaki de oğlan olacakmış. Ekmeği yoğururken bir tas un daha fazla atmam gerekecek artık."
"Sevgiliyi son buluşma yerinde yitirdim ben; uçlarının suya değdiği salkımsöğütlerin altında. Şimdi kocam var benim. Her sabah alaca karanlıkta kalkıp elbiselerini, ekmeğini hazırladığım, çocuklarını büyüttüğüm kocam. Peki ya ben ? Ben neredeyim ? Sahi ben var mıyım ? Ben hiç oldum mu sahi, yaşadım mı hiç ?"
"Babam da sever İnönü'yü. Asker adam der, asker adamdan zarar gelmez. Ama bu köpek soylarının hepsi yiyici. Bunlar değil Türkiye'yi Amerika'ya, analarını bile satarlar para için."
Her ten bir teni anımsatır yalan yok!
Senin tenin alevi, harı
Dokunsam yanar mıyım?.
Sayfa 73Kitabı okudu
Sen aynı ikindinin büyüsü
Kaç tekrardan sonra biçimlenen
Külsün kor sonrası
Bıçağı kanatan rengi nârın
Yaşamın güzü
Ne suya
Ne havaya ihtiyaç duymadığın
Kırılgan bir gurursun belki
Sayfa 39Kitabı okudu
"Suyunda yüreğimi yu'dum
gölgesinde uyudum bodur ahlatlarının
dilek adadım ayıt ağaçlarına her hıdrellez
sonra sağır sularda yitti düşlerim
gülüşlerim acılandı"
Kime ait bilinmez, onca savaşlar geride kaldı.
Pergamon, Amazonlar,
Göğüslerini feda eden o savaşçı kızlarıyla tarihte kaldı.
Kaç türkü yakıldı ardlarından
Kaç balat, yanık bir çobanın kaval sesinde.
Kara koyunlar geride kaldı suya değmeden.
Dinle, şu duyduğun salkımsöğütlerin ürkü sesidir, deli bir kuzey yelinin
Bu toprağın ninni sesidir bin yıl öncesinden kalan.
Kurdun kuşun can sesidir
Yaşadığımız zaman ki, hiç eskimez milyon yıl geçse.
Sayfa 13 - Artshop, Eylül 2015Kitabı okudu
"O içimde katran koyusu kıskançlığın tohumlarını eken ben miyim dayı söylesene, ben miyim ? Toplumun bunda hiç mi suçu yok ? İçimize yerleştirilen, kazınamayan denli yapışkan, vıcık vıcık çarpık ahlaksal kuralların , dinin, kadın, namus anlayışlarının, karşı cinsleri birbirine düşman gösteren, öcü gösteren değer yargılarının hiç mi suçu yok ? Yapılan bunca savaş, devletlerin işlediği bunca cinayet daha mı masum dayı ? Bir şeyi yakalamaya çalıştım yıllar sonra bile, tek bir şeyi, o da insan olmak. Nasıl insan olunur dayı, anlatsana bana, nasıl çocuk yüreğince saf, doğal, katıksız, ardsız, nasıl içtenlikli, hesapsız olunur, hesapsız sevilir? "
Devlet ki, kendi bekası için yalan söyleyebilir vatandaşına
Sustukça büyür çünkü hainliğin elleri
Sustukça büyür, suçları sessizliğin.
Susmak ki zamansız yıkım getirir…
Payıma düşen her günahı işledim
Salt çileden çıkarmak için tanrıları