Allan N. Schore, Amerikalı bir psikolog ve nöropsikoloji alanında araştırmacıdır. Schore, Psikiyatri ve Biyodavranış Bilimleri Bölümü'nde, UCLA David Geffen Tıp Fakültesi'nde ve UCLA Kültür, Beyin ve Gelişim Merkezi'nde çalışmaktadır.
Unvan:
Amerikalı Psikolog, Bilim İnsanı ve Yazar
Doğum:
New York, Amerika Birleşik Devletleri, 20 Şubat 1943
Duygu araştırmacıları empati sorunuyla çok yakından ilgililer. İki empati türü vardır. Biri bilişsel, biri de duygusal empatidir. Bilişsel empati; entellektüel bir anlayış biçimidir. Duygusal empati ise; bir duygusal anlayış biçimidir. Ve içinizde hissedersiniz onu. Hastalar "Beni anlamıyorsun." dedikleri zaman, "Beni anlıyorsun ama sol beyinle anlıyorsun. Beni nesnel olarak anlıyorsun. Ama öznel olarak anlayamıyorsun. İçtenlikle, içinden anlamıyorsun beni." demeye çalışırlar. Ve bu doğrudur. Çünkü zaman zaman hepimiz bu konuda bazı savunmalar kullanırız. Sosyal işaretlere karşı sahip olunan bu duyarlılık aslında empatik bireylerin sahip olduğu özelliklerdir.
°MacLean(1996): "Annenin gebelik boyunca içindeki şekilsiz yaşama dair deneyimi doğumdan sonra kendiliğin dışarı çıkarılması ve uzantısı hissine dönüşebilir, ki bu da fizyolojik olarak büyük oranda sağ yarımküreden kaynaklanmaktadır."
KİTAP ARKASI...
Dr. Allan Schore'un disiplinlerarası çalışmaları, son yirmi yıldır, ömür boyu duygusal ve sosyal gelişimin psikolojik ve biyolojik modellerini bütünleştirmeye yönelmiştir. Erken yaşta gelişen ve duyguların işlendiği sağ beynin, Freud tarafından tanımlanmış insan bilinçdışının psikolojik alt katmanını temsil ettiği yönündeki önermeyi destekleyen önemli miktarda araştırma ve klinik delil sunmuştur. Çalışmaları, bugün bütün klinik ve bilimsel disiplinlerde gerçekleşmekte olan "duygusal devrimin" önemli bir hızlandırıcısı olmuştur. Katkıda bulunduğu pek çok disiplin içinde gelişimsel nörobilim, psikiyatri, psikoanaliz, gelişim psikolojisi, bağlanma teorisi, travma çalışmaları, davranışçı biyoloji, klinik psikoloji ve klinik sosyal çalışmalar yer almaktadır. Nörobilimi çığır açan bir biçimde bağlanma teorisi ile bütünleştirerek "Amerikalı Bowlby", psikoanaliz ile birleştirerek "nöropsikoanalizde dünyanın önde gelen uzmanı" ünvanını kazanmıştır.