133 okunma, 4 beğeni - Andrea Pirlo kitapları, eserleri, Andrea Pirlo kimdir, öz geçmişi, Andrea Pirlo nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Andrea Pirlo sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.
Hakkında
Andrea Pirlo 19 Mayıs 1979 tarihinde iş adamı Alberto ve ev hanımı Livia çiftinin oğlu olarak İtalya’nın Brescia kentinde doğdu. Futbola 15 yaşındayken şehrinin takımı olan Brescia’nın altyapısında başladı ve sadece bir yılda gösterdiği performansla menajerini kendine hayran bırakarak direk as takıma yükseldi. 1996-97 sezonunda genç yaşına rağmen ligde 15’in üzerinde maça çıkarak Avrupa kulüplerinin de transfer listesine girdi.
1 Temmuz 1998 tarihinde İtalyan devi Inter’e transfer olarak kariyerini bir adım ileriye taşıdı. Ancak o dönem Inter’in güçlü kadrosunda kendine yer bulmakta zorlandı ve daha sık forma şansı bulabileceği iki farklı kulübe kiralık gönderildi. 2001 yılındaysa 18 milyon avroluk bonservis bedeliyle bir başka İtalyan kulübü Milan’a transferi gerçekleşti. Milan formasını yaklaşık dokuz yıl giymeye devam etti ve takımıyla 2 defa UEFA Şampiyonlar Ligi’ni kazanarak unutulmayacak bir başarı yakaladı. 2011 yılında Juventus’a satılan Andrea Pirlo, beş yıllık Juventus macerasının ardından ABD’ye giderek New York City FC ile sözleşme imzaladı.
Fatih Terim, kurallara alerjisi olan dikkat çekici ve tuhaf bir adamdı. Daha en başından uzun süre görevde kalamayacağı belliydi ve zaten kısa bir süre sonra da kovuldu. önce daha ufak, düşük profilli ve istediği gibi davranmasına izin verilen kulüplerde çalışmıştı. Ancak burası Milan'dı ve işler farklı yürürdü. Terim, öğle yemeklerine geç gelir, resmi görüşmelerde kiravat takmaz ve Big Brother (Biri Bizi Gözetliyor) izleyebilmek için erkenden ayrılıp Sinyor Bic'i masada tek başına bırakırdı. Kendisini Milanello'da John Travolta gibi, cafcaflı kıyafetlerle dolanırken görebilirdiniz.
Başkalarının günahlarının bedelini ödemeye niyetim yoktu. Her zaman, pisliğe sebep olanın kendi pisliğini temizlemesi gerektiğine inandım. Bir şeyi kırarsanız, bedeli neyse ödersiniz.
Bir kenara atılmış. Iskartaya çıkarılmış. Hurdaya ayrılmış. Silinmiş, yok edilmiş ve etkisiz hâle getirilmiş. Hatta belki de tozlu bir rafa kaldırılmış, terk edilmiş ve gömülmüş. Çöpe atılmış.
Dokuzuncu ve son hayatını yaşayan bir kedi olsam dahi bunun altından kalkamazdım. Her zaman insanın en zor anlarından çıkaracağı dersler vardır. İnsanın kendini zorlayarak o umut kırıntısını ve altın öğüdü bulması ahlaki bir yükümlülüktür.
Spor dünyasında artık oldukça başarılı otobiyografiler bulunuyor ve her gün bir yenisi daha çıkıyor. Nitelikli bir okuyucu ve coşkulu bir spor izleyicisi olarak bu beni mutlu ediyor. Bahsettiğim etkileyici otobiyografilerden biri de efsane İtalyan futbolcu Andrea Pirlo'nunki... Futbolculuğu döneminde gerek futbolculuğu, gerek karakteri, gerekse akıl dolu pasları ve golleriyle kendisi kalbimize taht kurdu. Alessandro Alciato'nun yardımlarıyla oluşturulan bu kitapta, Andrea Pirlo'nun futbol macerasına tanık oluyoruz.
Brescia'da daha gençken keşfedilen ve üstün oyun zekasıyla topu kimselere vermeyen Pirlo, Milan'da başardıklarıyla adını dünyaya duyurdu. Teknik direktörü kendisinin mevkisini değiştirmek isteyince köprüleri atan Pirlo, futbolunun olgunluk dönemini transfer olduğu Juventus'ta yaşadı. Burada ikinci baharını deneyimledi ve öldürücü bir "regista"ya dönüştü. Pirlo, "mimar" lakabını aldığı İtalya milli takımında futbol oynamayı da her şeyden önemli gördü ve onur duydu. Lucescu, Calciopoli bahis skandalı, ırkçılık, futbola bakışı, tribün terörü, kamp anıları, 2005 İstanbul hezimeti gibi daha pek çok konu Pirlo'nun kitabınsa yer alıyor. Özellikle Fatih Terim konusundaki tespitleri çok haklı ve güldürmeyi başarıyor.
Kitaplığınızda mutlaka bulundurmanız gereken bir otobiyografi... İtalyan maestronun hayatına tanıklık ederken, İtalyan kulüplerindeki zihniyetle ilgili çıkarımlar yapabilirsiniz
Kitap sadece bir futbolcunun başarı hikayesi değil. Mesleğinin ustası bir insanın iş hayatının başarı öyküsü aslında. Bir ilham kaynağı Andrea Pirlo. Kitabın mottosu aslında birçok cümleyi kurmadan anlamamıza neden oluyor. Düşünüyorum, öyleyse oynarım. Sahada işini düşünerek yapan ve bunu çok hızlı yapan bir dahinin sosyal hayatta bizlere vereceği önemli dersleri var...
An itibariyle ülkemizde teknik direktör olarak Fatih Karagümrük takımın başında bulunan, oynadığı takımlarda ve onu izleyenlerin ithaf ettiği lakaplarla (Maestro, mimar, metronom, başbakan, profesör ve mozart) anılan, İtalyan futbolunun efsanelerinden Andrea Pirlo'nun yazarlığını Alessandro Alciato ile birlikte yaptıkları biyografi kitabı.