Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

András Bálint Kovács

András Bálint KovácsModernizmi Seyretmek yazarı
Yazar
9.5/10
9 Kişi
34
Okunma
1
Beğeni
1.082
Görüntülenme

András Bálint Kovács Sözleri ve Alıntıları

András Bálint Kovács sözleri ve alıntılarını, András Bálint Kovács kitap alıntılarını, András Bálint Kovács en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Aynı anda içeride ve dışarıda hissettirmek, Tarr’ın uzun çekimlerinin özgünlüklerinden biridir ve karakterlerine ahlaki yaklaşımının doğrudan sonucudur.
Sayfa 71 - Hayalperest Yayınevi
Tarr filmlerinde yağmurun hiçbir simgesel veya alegorik anlamı yoktur; umutsuz ıstırap duygusuna katılan dışavurumcu bir unsurdur. Yağmur kir ve çamur üreten, her şeyin dağılmasını sağlayan şeydir. Çamur ise insanı neredeyse oraya kıstıran şeydir.
Sayfa 103 - Hayalperest Yayınevi
Reklam
Çaresizlik ve zayıflık görüntüsü genellikle saldırgan dürtüleri güçlendirir.
Sayfa 175 - Hayalperest Yayınevi
“(…) ondan sonra tamamen öğrenmiş olacak ki her şeyin önceden ayarlandığı ve sonunda ona kalmış tek silahtan, günün birinde evin yolunu bulacağı umudundan soyulacağı, dolandırıcılarla oturulmuş bir iskambil oyunundaydı.”
Sayfa 153 - Hayalperest Yayınevi — Krasznahorkai’nin Şeytan Tangosu romanından bir pasaj.
Tarzı ve temaları yıllar içinde farkedilir ölçüde değiştiği halde Tarr’ın çalışma yönteminin sabit kalan karakteristiği vardır. Bunlardan biri senaryoda göründüğü haliyle anlatıya değil oyunculara ve mekanlara odaklanmaktır.
Sayfa 27 - Hayalperest Yayınevi
“Sonsuzluk sonsuza kadar sürer çünkü fanilikte, değişkenle, geçiciyle karşılaştırılamaz. Karanlığı delen ışığın yoğunluğu zayıflar görünür. Devamsızlık, kesintiler, delikler ve sonunda kapkara hiçlik vardır. Sonra ulaşılmaz uzaklıkta sayısız yıldızın ortasında ufacık kıvılcımıyla ego vardır. Eylemlerimiz ödülünü veya cezasını sonsuzlukta, sadece orada bulur çünkü her şeyin gerçeklikten çok uzakta bir yeri vardır, yerine tam oturduğu, her zaman olduğu yerde, gidecek olduğu, şimdi olduğu yerde. Tek otantik yerinde.”
Sayfa 104 - Hayalperest Yayınevi — Satantango filminden bir pasaj
Reklam
“Umrumda olduğu sürece kendimi hep küçük insanların öyküleriyle ilgilenmekle sınırladım. Dolayısıyla bu filmlerde toplum sadece bir arkaplandı. Bundan fazlasını, yani balık için sudan fazlasını kastetmedim.”
Sayfa 47 - Hayalperest Yayınevi — Toplumsal gerçekliği filmlerinde nasıl kullandığı üzerine bir röportajdan alıntı.
İnsan ilişkisinin hiçbir görünümüne güvenilmez çünkü bütün görünümler sadece güç oyununda silahtır.
Sayfa 142 - Hayalperest Yayınevi
Çoğu Tarr karakteri marjinaldir. Yalnızca toplumsal olarak dışlanmakla kalmazlar çoğunlukla kendi toplum dışı gruplarında da dışarlıklı kalmayı seçerler. Bu karakterlerin çoğu edilgen izleyici duruşu üstlenir.
Sayfa 202 - Hayalperest Yayınevi
“Bir şeyler bir an sonra delireceğimi haber veriyor ama bir an sonra delirmiyorum ve delirme hakkım yok çünkü delilik korkusu bir şeylere tutunmamı gerektirirdi. Hala bir şeye tutunmuyorum, hiçbir şeye tutunmuyorum ama her şey şeylerin umutsuzluğunu fark etmemi isteyerek, bana tutunuyor görünüyor.”
Sayfa 202 - Hayalperest Yayınevi — Karhozat filminde Karrer”in bir şarkıcıya duyduğu umutsuz aşk dışında dünyayla hiçbir bağı olmadığını vurgulayan pasaj.
Reklam
Tarr’ın bütün filmlerinin teması tuzaktır (kapana kısılma). Her film karakterinin ne kadar uğraşırsa uğraşsın dışına çıkamadığı bir durumu gösterir. Istıraptan kendileri sorumlu olsun olmasın acınası durumun umutsuz tutsakları olarak kalırlar.
Sayfa 129 - Hayalperest Yayınevi
Sonbahar Almanağı Tarr’ın müziğinin belli bir mekandaki atmosferi sergilemenin ötesinde rol oynadığı ilk filmidir. Tarr, 1980’li yılların başında yaygın alternatif rock çevresinden bir besteci arıyordu. Minimalist, yavaş, hüzünlü ve duygusal olduğundan Mihaly Vig’in müziğini çekici buldu. Temelde piano ve akordeon üstüne basitçe orkestralanmış bu müzik, ucuz geleneksel meyhane müziği ile gelişkin çağdaş yineleyici müziğin karışımıdır.
Sayfa 91 - Hayalperest Yayınevi
“Ne kurdularsa ve kuracaklarsa (…) ne yaptılarsa ve yapacaklarsa , düş kırıklığı ve yalandır. Ne düşündülerse ve düşüneceklerse gülünçtür. Düşünüyorlar çünkü korkuyorlar ve korkan, hiçbir şey bilmiyor. Her şeyin, diyor harabe olmasını istiyorum. Harabeler bütün yapıları içerir, böylece düşkırıklığı ve yalanlar buzdaki hava gibidir, tam böyledir. Yapıda her şey yarı ölçüde içerilir; harabede her şey bir bütün olur.”
Sayfa 169 - Hayalperest Yayınevi — Krasznahorkai’nin Direnişin Melankolisi romanından bir pasaj.
Gerçekte biz bu dünyayı uzaktan tanırız ve ondan iyi hiçbir şey ummayız. Ama Tarr bize sonuç zannettiğimiz gibi çıksa da bu dünyayı ayrıntılı tanımadığımızı, düşündüğümüzden ne kadar daha korkunç olabileceği hakkında fazla fikrimiz olmadığını gösterir.
Sayfa 133 - Hayalperest Yayınevi
Tipik Tarkovski uzun çekimi her zaman katılımcıdır: İzleyicinin sahneye katılmasını sağlar. Temsil ettiği bakış her zaman ortamla yakından ilgili birinin bakışıdır. Bu bakış, uzamda gerçekten bulunan hiç kimseyi temsil etmez. Daha çok sahnenin görünmez parçası haline gelen birini temsil eder.
Sayfa 75 - Hayalperest Yayınevi
140 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.