Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Antti Revonsuo

Antti RevonsuoBilinç - Öznelliğin Bilimi yazarı
Yazar
8.0/10
6 Kişi
14
Okunma
2
Beğeni
696
Görüntülenme

Antti Revonsuo Sözleri ve Alıntıları

Antti Revonsuo sözleri ve alıntılarını, Antti Revonsuo kitap alıntılarını, Antti Revonsuo en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kısacası, benim bilinç kuramım şu şekilde özetlenebilir: Fenomenal, öncelikli fenomenal niteliklerin içsel varoluşunu mümkün kılan ve sonra bu nitelikleri hayatta bir dünya simülasyonu halinde ve bu sanal dünyada bir benlik veya beden imgesi bulunacak şe-kilde organize eden, beyindeki üst bir biyolojik organizasyon düzeyidir.
Sayfa 423
Descartes, soruşturmasında sistematik şüphe yöntemini kullanmıştır. Gündelik hayatımızda sorgulamaksızın doğru kabul ettiğimiz bir soru sormak için soru sormaktır. Duyu bizim dünyamızdan almadığımız gibi değil mi? Böyle bir dünyanın var olması, onun sadece bir rüya veya varsanı olması mümkün mü? Ya algıladığım bedenim: o da sadece bir varsanı
Sayfa 42
Reklam
Normal kişilerden ve nöropsikolojik hastalardan elde edilen veriler göstermiştir ki benlik, beynin kendisine anlattığı bir kurama veya hikayeye benzer; bu hikaye nispeten değişkendir ve nesnel olgulara iyi bir uyum içerisinde değildir.
Sayfa 275Kitabı okudu
Bilinç Biliminin Felsefi Temelleri
"Etkileşimcilik, ruh ve beyin arasında işleyen mekanizmalarla ilgili ikna edici bilimsel bir varsayım ortaya koymadığı müddetçe, deneysel bilinç biliminde hiçbir rol oynamayacak ve sadece felsefe içinde desteklenebilecek tamamıyla metafizik bir kurgu olarak kalacaktır."
Sayfa 40 - Küre Yayınları, 2. Basım: 2017, çev. Selim DeğirmenciKitabı okudu
İndirgemeci maddecilik şu mesajı verir: Bilinç, bağımsız ya da özerk bir gerçeklik alanı veya gerçeklik düzeyi değildir. Bu yüzden de hakiki bir psikolojik gerçeklik değildir ; o hatalı bir şekilde psikolojikk sandığımız fakat aslında tamamen nörobiyolojik bir gerçekliktir.
Bizim "benlik" imiz olarak landırdığımız içsel şey bir varlık değil, sadece anlatının başkahramanı veya Dennett'ın terminolojisinde anlatının çekim merkezi olan kurgusal bir öznedir. Çıktı sistemlerinin erişimine açılan beyindeki farklı bilgi akışlarn, kuramın adında işaretlenen" çoklu taslaklar "dır. Beyindeki bilgi akış- ları, çıktı sistemlerine bazı için -veya Dennett'ın metaforik ifade- siyle beyinde ün kazanmak için-birbirleriyle yarışırlar ve bilinci kuran da erişmeyi başarandır Bilinç, beyinde erişim yarışını kazanan, anlık bir "üne" veya "politik etki" ye kavuşan ve böylece davranışı hem yön- lendiren hem de kontrol eden bilgi içeriğinden ibarettir (Dennett, 2005).
Sayfa 273
Reklam
Maddeciliğin gerçekleşme olan idealizm, zihinsel gerçeklik olan bilinci te- mel gerçeklik ve fiziksel maddeyi tamamen yanılsama olarak kabul eder. Var olan her şey, tüm evren, `` bilinçli zihinsel fenomenlerden oluşmuştur. Çevremizdeki gerçek bir rüya alemi aşağıdaki gibi-go rünüşte katı ve somut olsa da oğul tahlilde bilincimirdeki (veya belki. İdealizmin bazı egzotik biçimlerinde gibi Tanrı'nın mhnindeki karmaşık bir hayalden başka bir şey degildir.
Sayfa 77
...sadece en alt düzeydeki temel fiziksel evrenin "gerçekten" var olduğuna inanırlar. Geriye kalan her şey, aslında maruz kaldığımız süre ile yanılsamadır; çünkü temel mikrodüzeyi doğrudan algılayamayız ve sadece olmayan duyularımız da sadece bunun kaba bir makroskobik tasarımını görür. Usta bilimsel kuramlarımızın dışında, tek hakiki mikrofiziksel gerçekliğin sadece kaba ve yaklaşık bir resmidir. Ancak en nihayetinde bilim, en azından ilkece, bu tür bir kaba resimden kurtulabilir ve her şeyi gerçek tek gerçek olan temel fiziksel düzey olayların betimlemesine indirgeyebilir.
Sayfa 65
Görünen o ki, beyinde basit veya tek bir "bilinç şalteri" değil de işe karışan pek çok farklı mekanizma var. Özellikle, korteks içindeki ve talamus ile korteks arasındaki karmaşık, uzun menzilli bağlantılılığın bilinç için kritik olduğu görülüyor.
Sayfa 18
Bilinç Biliminin Felsefi Temelleri
"Kafatasımızın sınırları içinde milyarlarca nöron, sinaps, iletici sistem ve nöral ateşleme bütüncül tek bir birlik oluşturmak üzere örgütlenmişlerdir. Bu yüzden, eğer herhangi bir fiziksel sistem belir(iver)en niteliklere sahip olacaksa, muazzam karmaşıklığıyla insan beyni hakiki belirime ev sahipliği yapmak için en iyi adaydır. Bundan dolayı belirimci maddecilik; nöronlar ve nöral ateşlemeler aslında bilinçten tamamen yoksun da olsalar, bunların milyarlarcası insan beynindeki gibi bir bütün oluşturmak üzere örgütlendiğinde, büyük-ölçekli nöral etkinliklerden öznel bilinç gibi tümüyle yeni ve öngörülemez özelliklerin belir(iver)ebileceğini iddia eder."
Sayfa 68 - Küre Yayınları, 2. Basım: 2017, çev. Selim DeğirmenciKitabı okudu
Reklam
Strawson, öznel deneyimin inkarından, "insan düşünce tarihinin tümünde gerçekleşen en garip şey" diye söz eder(2006,s.5). Daha sonra ise, tamamen deneyimsel-olmayan fiziksel fenomenlerin açıkça deneyimsel fenomenler ortaya çıkaramayacağına inandığı için zayıf belirimciliğin tüm biçimlerini reddeder. Güçlü belirimciliği saçma bulur; çünkü ona göre güçlü belirimci li, fiziksel dünyada doğaüstü büyüye benzer bir şeylerin yürürlükte olduğu inancını gerektirir. Dolayısıyla, geriye kalan az da olsa makul tek alternatif, mikropsişizm adını verdiği bir panpsişizm çeşididir. Bu görüşe göre, mikrodüzeydeki fiziksel fenomenlerin bizzat kendileri doğaları gereği deneyimsel olmalıdır. Eğer bu doğruysa, o zaman zayıf belirimcilik tekrar anlamlı hale gelmeye başlayacaktır. Çünkü makrodeneyimsel fenomenlerin (duyum ve algılarımızın) karmaşık organizasyonları yoluyla mikrodeneyimsel fenomenlerden - fiziksel madde ve enerjinin tamamındaki deneyimsel özelliklerden- ortaya çıkabileceğini varsaymak oldukça makuldür. Deneyim, en alt fiziksel düzeylerden yukarıya doğru her yerde bulunur; bu nedenle, organizasyonunun herhangi bir düzeyindeki bilinçsiz fiziksel bileşenlerden sihirli bir şekilde yaratılmasına gerek kalmaz.
Deneyimin aralıksız akışındaki sürekli-değişen örüntülerin altında, tüm deneyimleri bütünleşik tek bir içsel dünya şeklinde birleştiren ve böylece, geçip giden kısa-ömürlü ve değişken içerikleri aşan bilinç ve benliğin uzaysal birliği ile zamansal sürekliliğini, birleşik tek bir psikolojik gerçekliği, benim-için-dünyayı oluşturan sabit bir dere yatağı vardır.
Bu kuramlara göre, bilinç ve nitelceler beyin etkinliğine ait özelliklerdir; bu nedenle tam olarak beynin için- de yer alırlar. Dolayısıyla görsel deneyimler yaşadığımızda, doğrudan beyindeki nöral gerçeklikle temas halinde oluruz. Dış dünyayı ve onun fiziksel nesnelerini doğrudan gördüğümüzü zannetsek de bu, dünyanın içsel bir simülasyonudur.
Sayfa 332
Felsefi Bilinç Kuramları
"Bilinç için kritik öneme sahip süreçler, kafanın içindeki nöral olaylarla sınırlı olmaktan ziyade, beyin-beden-dünya ayrımlarından geçer..."
Sayfa 293 - Küre Yayınları, 2. Basım: 2017, çev. Selim Değirmenci, Alıntı: Thompson & Varela (Nörofenomenoloji)Kitabı okudu
Öz-farkındalığın Nöropsikolojik Bozuklukları
"...ne gördüğümüzü yalnızca görsel bilgi değil, ne görmemiz gerektiğine dair güçlü inançlarımız ve hislerimiz de belirler, inançlarımızın ve hislerimizin merceği, bilinç ve öz-farkındalık yolundaki bilgiyi ağır bir biçimde tahrif edebilir."
Sayfa 228 - Küre Yayınları, 2. Basım: 2017, çev. Selim DeğirmenciKitabı okudu
63 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.