Varyemez Amca en aşağıdan bağlayıp kendi kendini yükselttiğini iddia eden yalnızca tekil iş adamı değildir. Bir sınıf olarak
burjuvazi de, kapitalist sistemin aynı görüşteki ufak bir grup insanlar
tarafından kurulduğu efsanesini yayar. Varyemez'in acınacak,
duygusal yalnızlığı ait olduğu sınıfı maskelemek için kullanılan bir
perdedir. Milyonerler kendilerini rastgele, bir ortak çıkarları olmayan
karışık ve başkalarının mülküne saygısı olduğu sürece yalnızca
«doğal» yasaya boyun eğen ve aralarında hiç bir dayanışma kavramı
olmayan bir tabaka olarak gösterirler. te Varyemez'in hikâyesi,
onun bir sınıfın üstelik toplumsal varlığın denetimini eline geçirmi bir
sınıfın üyesi olduğu gerçeğini tahrif eder.
El Mercurio da dahil olmak uzere ulkedeki ana gazete ve dergi zincirinin sahibi,Miami'de yasamakta olan,Pepsi Cola'nin Ikinci baskani ve Sili'nin en buyuk sanayi kuruluslarini denetimi altinda tutan Agustin Edvards'ti.
O zamanlar, Amerikan gizli örgütlerince yönetildiği ve finanse edildiğini ancak tahmin edebildiğimiz, sonradan Bay Kissinger, Ford
ve Colby (eski GIA Başkanı -çev.) tarafından böyle olduğu doğrulanan bir plan ortaya konmuştu. Amacı, Şili'deki yasal hükümeti devirmek olan bir plan. Amacın gerçekleştirilmesi için «görünmeyen bir abluka» uygulandı : krediler kesildi, sanayi makineleri için satın alınmış yedek parçalar gönderilmedi ve hatta, daha sonraları Şili Devlet Bankası'nın ABD'deki hesaplarına el kondu ve Şili bakırının satışını engellemek üzere dünya çapında bir ambargo düzenlendi