İsmet Özel ve Ataol Behramoğlu'nun eskiden çok sıkı dost olduğu söylenir; fakat bu mektuplardan öyle olmadığı anlaşılıyor. Mektuplar ki çok özel yazın türleri ve bir insanı mektuplarından tanıyabilirsiniz bence.
Behramoğlu, siyasi görüşü belli bir çizgide; devrim, kavga, emperyalizm vs kavramlar arasında yaşayan bir insan. Şiirlerini bu yönde yazmak istiyor. İsmet Özel ise devrimci olarak bilinse bile o dönemde bence hiç de ait hissedememiş kendini devrimciliğe. Hep bir bulantı, bir içsel çatışma.
Behramoğlu, dost olmaktan ziyade davasında yardımcı olacak zeki, ateşli, farkında bir yoldaş olarak görüyormuş Özel'i.
Özel'in her şiirine ise genel olarak olumsuz yorumlarda bulunuyor ve kendisi şiir yazacak motivasyonu bir türlü bulamadığı için hayıflanmaktadır.
Başat olmak istiyor fakat İsmet Özel itaat edebilecek bir insan değil. Burnunun dikine sağlık sayın Özel.
Ben İsmet Özel sevicisi olarak iyi ki okudum bu kitabı. Severek okuduğum ve ezberimde fink atan o dizelerin hikayesini öğrenmek çok güzeldi.
Behramoğlu, "Karlı Bir Gece Vakti Bir Dostu Uyandırmak" şiirinin akılda kalmayacağını, beyhude bir şiir olduğunu vurguluyor. İncelememi yazarken oysa aklımdan sular gibi şunlar geçiyor:
"Benim adım insanların hizasına yazılmıştır."
"Bende kül, bende kanat, bende gizem bırakmadılar"
"Benim gövdem yıllar boyu sevmekle tarazlandı"
"Bakın yaklaşıyor yaklaşmakta olan" :)
Sen çok yaşa İsmet Özel!