Atatürk İtalyan Elçisini Çankaya Köşk’ünde kabulü sırasında, elçi Antalya ve civarı ile ilgili olarak İtalya’nın niyetlerini dile getirdiği noktada Cumhurbaşkanı Atatürk özür dileyip kısa bir süre için müsaade ister. Bir kaç dakika sonra elbisesini değiştirip Mareşal üniformasıyla elçinin karşısına oturur ve şaşkınlık içindeki elçiye “Lütfen sözlerinize devam ediniz” der. Son derece zekice hazırlanmış bir mizansen ile Atatürk; bu tür emperyalist genişleme niyetlerinin karşısında siyasetin bitip savaşın başlayacağını ima etmiştir.
Türk ticaretinin belkemiğini oluşturan Rum ve Ermeni aracıların yerini doldurmaya çabalayan birçok Türk şirketi temsilcilik görevlerini ihmal ederek Ankara’ya koşarlar ve büyük devlet ihaleleri kaparak zengin olmaya çalışırlar. Zaten, son yıllarda Türkiye’de ticari ahlak da çöküntüye uğramıştır.
( İngiliz Büyükelçisi Kasım 1929)
Ermeni tehciri konulu bir eserde M. Akif'e denk gelmenin güzelliği...
Geçmişten adam hisse kaparmış... Ne masal şey!
Beş bin senelik kıssa, yarım hisse mi verdi?
"Tarih"i "tekerrür" diye tarif ediyorlar;
Hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi?