Berick Traven

Kanlı Oyun yazarı
Yazar
8.6/10
73 Kişi
254
Okunma
30
Beğeni
3.353
Görüntülenme

Berick Traven Gönderileri

Berick Traven kitaplarını, Berick Traven sözleri ve alıntılarını, Berick Traven yazarlarını, Berick Traven yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Petrol mü, ülke mi, aşk ve ihtiraslar mı??
Kitap öylesine gerçekçi, öylesine sürükleyici ki okurken kendimi günümüzün acımasız kapitalizmini anlatan muhteşem bir hollywood filmi izliyormuş hissine kapıldım. Sahi petrolü elinde tutan güçler ülkelerine çok faydalı olacağını düşündükleri için mi o kadar savaş veriyorlar? Yoksa bu kumpasın başındaki zatlar kendi ihtirasları, zaafları uğruna
Kanlı Oyun
Kanlı OyunBerick Traven · Oda Yayınları · 199054 okunma
İnsanları zayıf noktasından yakalamak
İşte atlarına böyle yüksek değer biçmesidir ki, Don Jacinto'nun kesin yenilgisini sağladı. Çünkü atlarıyla çok gururlanıyor ve kendisinin atlarında gördüğü değerin başkalarınca onaylanmasından, bu atların yetiştiricisi olarak onur duyuyordu. Böylece Jacinto kendi töresi, kendi karakteri içinde kıskıvrak yakalanmıştı. Yeryüzünde bu cinsten şeyler içinde tutsak edilenlerden daha eli kolu bağlı kimse yoktur. Bir insanı, onun şeref duygusundan yakala, sana Tanrısını, dünya görüşünü ve on bir yaşındaki kızını ödül olarak verecektir. Düello dedikleri budalalığı düşünelim; şerefi zedelendiği için insanlar vururlar, vurulurlar. Psikologların kalın kitaplarla kanıtlamaya çabaladıklarından çok daha fazlasını bir düello açıklayıp kanıtlamaktadır.
Sayfa 209Kitabı okudu
Reklam
Senaryo ne kadar da tanıdık geliyor... Muhteşem bir kitap.
Her birinin kendi Betty'leri, yatları ve buna benzer hem zorunlu, hem vazgeçilmez gönül eğlenceleri vardı; bunlar için de tomarca para harcamaları gerekiyordu. Hepsi de dev servetlerine rağmen bir yerlerde sapa oturmuş, bir yerlerde spekülasyonlara bulaşmış durumdaydılar; her birinin eteğine lüks içinde yaşamaya alışmış ve hep böyle yaşamak isteyen bir sürü avare tembel yapışmıştı. Yakalarından silkip atamadıkları, kimi hısım, kimi hısım bile değil, bir aylaklar sürüsünü beslemeleri gerekiyordu. Ayrıca yığınla işleri, daha doğrusu işlerinin çoğu yasaların pençesinden her zaman kıl payı sıyrılan ve kimi zaman da hiç beklenmedik bir anda yasalara toslayıveren şeyler olduğundan, polis yetkililerine, yargıçlara ve politika pehlivanlarına bir şeyler ödemek zorunda kalıyorlar, üstelik bu ödemeleri ikide bir yeniliyorlardı. Yüz binlerce doların siyasal partilere verilmesi gerekiyordu. Bu iş biraz fazlaca sarpa sarınca da, boyna geçecek ilmekten kurtulmak için hemen ya bir kilise, ya da bir hastane veya bir kitaplık yaptırmak zorundaydılar. Gizli ajanlardan ve ispiyonlardan kurulu bir ordu aylığa bağlanmıştı. Gazetelerin satın alınması ya da dolgun haraçlarla beslenmesi gerekliydi.
Sayfa 179Kitabı okudu
Kentte arkadaşlarıyla birlikte olsa ve politikadan söz edilmese, bir süre sonra kendisi olsun, arkadaşları olsun ne konuşacaklarını bilemez olurlardı. Kimse saçma sapan konuşmak, dedikodu edip onu bunu çekiştirmek istemezse, bir sohbeti yürütme konusunda genellikle çaresiz kalırlardı. O zaman domino taşlarını, satranç tahtasını, bilardoyu ya da iskambil kağıtlarını yardıma çağırmaktan başka çare bulamazlardı. Çünkü kimse kendisi olsun, dostlarını olsun nasıl oyalayacağını bilmezdi.
Sayfa 167Kitabı okudu
Bir önceki paylaştığım alıntıyla daha güzel anlaşılacaktır
Bizler, biz zavallılar makinelere, uçaklara, radyolara, televizyonlara sevinir dururuz; nedeni sadece ve sadece bir yurttan yoksun oluşumuzdur. Yurdumuzu yitirmemiz bizleri boynu bükük, duyguları körelmiş halde bir kenara fırlatmıştır. Kendi kendimizi uyuşturmak için, kaybımızın, acımızın bilincine varmamamız için, bize hız harikasını sağlayan benzine dört elle sarılıyor, böylece kendimizden ve gönlümüzdeki boşluktan kaçıp kurtulmaya çabalıyoruz.
Sayfa 166Kitabı okudu
Burda insanlar toprakla öylesine kaynaşmışlar, öylesine bir olmuşlardı ki, yurtlarından çekip çıkarılırlarsa insan olmaktan bile cayabilirlerdi. ... Kızılderili kanı kaynayan vali o zaman ne petrolün, ne otomobilin, ne dizel motorunun yurt toprağıyla teraziye konulabilecek derecede değerli olmadığı kanısına vardı. Petrol, otomobil ve uçak gerçi güzel şeylerdi, insanlara çok yararlıydı, onun işlerini kolaylaştırıyordu. Ama insanlara, özellikle burdaki bu insanlara hiçbir şey ifade etmiyordu. Toprak bu insanların hayatında temel öğeydi. Toprak olmazsa petrol ile motorlar onları varlıkça ve ruhça çok daha yoksul kılmaktan başka ne işe yarayacaktı? Toprak onlar için sevinç, mutluluk, hoşnutluk, huzur, güven, aşk, şiir, sanat, din, tanrı, cennet gibi bütün kavramlarla eşdeğerdi.
Sayfa 165Kitabı okudu
Reklam
301 öğeden 261 ile 270 arasındakiler gösteriliyor.