Hakkında
Unvan:
Yazar, Tarihçi
Okurlar
3 okur okudu.
5 okur okuyacak.
Çevirdiği Kitaplar
Sözler ve Alıntılar
Paris Barış Konferansı devam ederken Büyük Devletler, İngiliz Başbakanı Lloyd George'un da önemli bir inisiyatif kullanmasıyla Yunan birliklerinin İzmir'e çıkarma yapmasını kararlaştırmışlardı. Lloyd George'un genel olarak Türkler'e antipatisi ve özel olarak Venizelos'a sempatisi bilinen bir şeydir. Lloyd George, Türkler'i "insan kanseri" (human cancer) ve "yağmacı bir sürü" (marauding herd) olarak görüyordu. Zira 1917 yılında Savaş Kabinesi'nde İngiltere'nin savaş hedefleri hakkında yaptığı bir konuşmada Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması gerektiğini söylemişti. Sedat Çilingir, Lloyd George'un "Osmanlı İmparatorluğu'nu insanlığa karşı bir tehdit" olarak gördüğünü belirtmektedir. Lloyd George ile Venizelos arasındaki ilişki hakkında İngiltere Genelkurmay Başkanı Henry Wilson, Paris'teki devam eden görüşmelerde Lloyd George'un "tamamen Venizelos'un cebinde" olduğunu ifade etmektedir.
Sayfa 72 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Lloyd George'un genel olarak Türkler'e antipatisi ve özel olarak Venizelos'a sempatisi bilinen bir şeydir. Lloyd George, Türkler'i "insan kanseri" (human cancer) ve "yağmacı bir sürü" (marauding herd) olarak görüyordu. Zira 1917 yılında Savaş Kabinesi'nde İngiltere'nin savaş hedefleri hakkında yaptığı bir konuşmada Osmanlı İmparatorluğu'nun parçalanması gerektiğini söylemişti. Sedat Çilingir, Lloyd George'un "Osmanlı İmparatorluğu'nu insanlığa karşı bir tehdit" olarak gördüğünü belirtmektedir.
Sayfa 72Kitabı okudu
Pontus soykırımı iddiaları, Yunan parlamentosunun 1994 yılında "Pontus Rum Soykırımı'nı tanıma kararı almasıyla uluslararası bir nitelik kazanmıştır. Zira bu "soykırım"dan "Türkler" sorumlu tutuluyorlardı. Yunanistan'ın böyle bir karar alması, Türk- Yunan ilişkilerinde Ege ve Kıbrıs sorunlarının yanına bir de Pontus sorununun eklenmesi sonucunu doğurmuştur. Daha sonra Yunan-Rum diasporasının Ermeni ve Süryani diasporası ile işbirliği neticesinde bu mesele sadece Türk-Yunan ilişkilerine değil Türkiye'nin diğer Batılı ülkelerle olan ilişkilerine de konu olmaya başlamıştır. Nitekim İsveç parlamentosu, 2010 yılının Mart ayında Ermeni, Süryani ve Pontus soykırm iddialarını tanıma yönünde bir karar almış ve bir nevi bu durumu tescil etmiştir.
Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Yunanistan daha sonra Sakarya Savaşı olarak anılacak çarpışmaya hazırlanırken Yunan donanmasına bağlı gemiler 19-20 Temmuz'da Trabzon'u, 22 Temmuz'da da Sinop'u bombalamışlardı. Trabzon'u bombalayan Kilkis daha sonra Samsun'a gitmişti. Kilkis'in kumandanı açıkta bekleyen Amerikan destroyerinin kumandanına bu şehri de bombardımana tutacağını söylemişti. Amerikan kumandanı, Yunan meslektaşına böyle bir bombardıman olursa bunun bölgedeki Rum kadın, çocuk ve yaşlı insanların iç bölgelere göç ettirilmesi sonucunu doğuracağını söyleyince Kilkis bu tehdidin gereğini yerine getirmeden Samsun önlerinden aynlmıştı.
Sayfa 88Kitabı okudu
Daha önce bahsedildiği gibi Doğu Karadeniz Rumları temsilcileri her fırsatta bu bölgede yaklaşık 850.000 Rum'un yaşadığını ve Müslümanlar'la aşağı yukarı eşit sayıda bulunduklarını ve diğer gayrimüslim unsurlarla beraber düşünüldüklerinde de Müslümanlar'dan daha kalabalık olduklarını iddia etmişlerdi. Hâlbuki Yunanistan'ın başbakanı kendi ağzından Doğu Karadeniz'deki Rum nüfusunu en çok 350.000 olarak söylemişti ki bu aşağı yukarı resmi Osmanlı nüfus istatistiklerinin verdiği rakamlarla uyumludur. İkinci bir husus ise Venizelos'un daha Paris Barış Konferansı sürerken kafasında, Yunan yönetimi altında olan ya da olacak Türkler ile Türk idaresi altındaki Rumlar'ın mübadele edilmesine dair bir düşüncesi olduğudur. Nitekim Dimitri Pentzopoulos da Paris'teki konferanstan dört yıl sonra 1923 yılında Lozan'da kararlaştırılan nüfus mübadelesi ile Venizelos'un öngördüğü homojen bir nüfusa sahip Yunanistan projesinin nihayet gerçekleştiğini belirtmektedir.
Sayfa 71 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
İletiler
Henüz kayıt yok
Yorumlar ve İncelemeler
Henüz kayıt yok