Caner Yaman, 1980 yılında Zonguldak'da dünyaya gelmiştir. Lisans ve Yüksek Lisans eğitimini Hacettepe Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde tamamlamıştır.
İrlanda ve İngiliz edebiyatından çevirileri bulunan Caner Yaman, 2012 yılında Uluslararası Fotoğraf Sanatçısı unvanını almıştır. Deneme ve hikayelerden oluşan ilk kitabı "Sonrası Yok" 2014 yılında yayımlanmıştır.
Halen Bülent Ecevit Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatında Araştırma Görevlisi olarak çalışan Caner Yaman, Orta Doğu Teknik Üniversitesinde İngiliz Edebiyatı Doktora programında eğitimini sürdürmektedir.
Unvan:
Yazar, İngiliz Dili ve Edebiyatı’nda Araştırma Görevlisi
Uğruna ter döküp savaşacağım hiçbir sevgiyi istemiyorum artık.. Benim; dümdüz, telaşsız, kendiliğinden gelip kafa yormayan, güzel şeylere ihtiyacım var.
İyileşmek
“Kimde vicdan varsa, o acı çekecektir” diyor Dostoyevski, ben de ekleme yapmak isterim:
Vicdanı olanların çektiği acılar vicdansızları mutlaka yenecektir.
Sadece kendine yaşayıp etrafına gözlerini kapatan, kazanmak uğruna yüreğini mühürlemiş kimse için sonsuz bir mutluluktan, rahat bir vicdandan söz edemezsin çünkü. Yenilgi burada başlar.
İnsan, yüreğini insana açtıkça çiçek açar. Yüreğindeki misafirler kadar ev huzuru bulabilir içinde.
İçinde insan olmayan yürek çoraktır. O yüreğin sahibi her şeye sahip olabilir ama bir ömür boyunca bir tek çiçek yeşertemez yüreğinde.
Asıl yenilgi budur.
Sipariş vermek için: dr.com.tr/kitap/iyilesmek...
'Herkes kendi kendinin en uzağıdır,' diyor Nietzsche.
İnsan kendine varma yolculuğuna önce kendinden, kendisini çevreleyen birçok şeyden vazgeçerek çıkabilir ancak.
Yolun sonuna geldiğini düşündüğün an, yeniden başlamak için en doğru andır.
Bazı başlangıçlar içinse sadece uzaklaşmak gerekir. Yanıltan, aldatan, yakan, yıkan yalanlardan, yalan bir hayattan uzaklaşmak...
Uzaklaşmak, herkes gibi olmaktan, aynı cümleleri, aynı hikayeyi tekrarlamaktan, aynı döngünün içinde, aynı yığınların arasında kendini hapsetmekten, benliğini yitirmekten kurtarmaktır kendini.
İyileşmek için uzaklaş...
Bu kitap ruhunuza iyi gelecek. Merak edenlere keyifli güzel okumalar dilerim. Kitapla kalın.
Bize düşen, düştüğümüz yerde beklemek oldu hep.
Beklemeyecektik ve beklenenler asla gelmeyecekti.
Gelecek dedikleri şey. olmayanlar, gelmeyenler ve kaybedilenler üzerine inşa edilecekti.
Soğuk, karanlık, yanlız ve tedirgin koridorların çatlak duvarlarına asılmış birer gölgeydik bu hayatta.
Bir fotoğraf kadrajının dışında bırakılmış sevimsiz bir detay, devam zorunluluğu olmayan sıkıcı bir derstik.
Öğrenemediler.
Onlar bizden vazgeçtiler.
Vazgeçtiler ve kazandılar.
Biz kaybettik. Yine de vazgeçmedik.
Her seferinde daha güzel kaybettik.
En güzel biz kaybettik...
Ruhun şifası, senin yüreğindeki feryatları kendi yüreğinde duyabilenlerdedir ancak!
Yolu sana çıkmayanların yolundan ayrıldığında iyileşmeye başlayacaksın.
Aslında bu kitabı anlatabilmek için kesin bir şu konu diyemeyiz kitabın içerisinde insanın duygularına ait farklı farklı konular yer almış. İnsanların hissettikleri bu duyguların nelerden