Ne feryad edersin divane bülbül
Senin bu feryadın gülşene kalsın
Bu dünyada eremezsen murada
Huzur-i mahşere divana kalsın
Nesin methedeyim bir kaşı kare
Şu sineme açtı onulmaz yara
Dünya tabip gelse derdime çare
Derdimin dermanı lokmana kalsın.
Can mübteladır varına, Mailim zülf-i tarına,
Yandım harim-i narına, Seyreyle tabım bu gece.
Nuş ettim aşkın dolusu, Ref'oldu gönül kaygusu,
Uyandı bahtım uykusu, Ne tatlı habım bu gece.
Gel ey gönül mülk edinme bu dehri
İli göçmüş ıssız hana dönersin
Akıbet sunarlar bal deyu zehri
Tacı tahtı bimekâna dönersin
Zal ü Rüstem gibi hükmün yürüse
Ne haleftir her kim benim der ise
Zerrece başında aklın var ise
Yurdu ıssız karübana dönersin
Duydun mu bildin mi Bemki şahı
Âlemde muntazır bunca sipahi
İnsin cinnin padişahı penahı
Davut oğlu Süleyman'a dönersin
Bu felek nicesin eyledi berbat
Gelenden geçenden olmadın irşad
Ne imiş dünyaya gelmekte murat
(Kusurî) der lâmekâna dönersin
Sayfa 71 - İstanbul Maarif KitaphanesiKitabı okudu
Dolanı dolanı gelir
Ölüm yavaşça yavaşça
Kalem alıp yaz derdimi
Gülüm yavaşça yavaşça
Söğünmüyor bir dem narım
Sevda oldu öz diyarım
Güz dedi geçti baharım
Selim yavaşça yavaşça
Garip gönlüm durmaz oldu
Gözüm ırak görmez oldu
İşe güce varmaz oldu
Elim yavaşça yavaşça
Sevdiğim bu yana bakmaz
Kaş eğip kirpiğin yıkmaz
Karıldı kanadım kalkmaz
Kolum yavaşça yavaşça
Şu dünyaya güvenilmez
Ölmeyince kan kesilmez
(Meslekî) m artar eksilmez
Zulüm yavaşça yavaşça
Sayfa 18 - İstanbul Maarif KitaphanesiKitabı okudu