Gözlerinden boşanan zehir gibi ne var ki,
Şu yeşil gözlerinden,
Ruh titrer, ters görünür o göllerde, derinden…
O sarp uçurumlar ki
Hayallerim hıncahınç su içer içlerinden.
SED NON SATİATA
Sevgi yüklü dudağının iksirini
Değişmem gecelere, afyona bir gün bir an
İsteklerim yönelince sana kervan kervan
Can sikintilarima sarnıç olur gözlerin
İçinizde ses şunları söyler size: “Sen bütün insanlardan üstünsün. Şimdi senin ne düşündüğünüz, ne hissettiğini hiç kimse anlayamaz. Hatta onlara karşı duyduğun sonsuz sevgiyi bile anlayamazlar. Fakat bu yüzden onlardan nefret etmemelisin; onlara acımalısın sadece. Senin önünde engin bir mutluluk ve erdem deryası açılıyor. Ulaştığın erdemin ve zekanın ölçüsünü hiç kimse bilemeyecek. Kendi düşüncenin yalnızlığı içinde yaşa ve insanları sakın üzme.”