Christophe Grojean

Higgs Bozonu yazarı
Yazar
8.2/10
21 Kişi
82
Okunma
1
Beğeni
805
Görüntülenme

En Yeni Christophe Grojean Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Christophe Grojean sözleri ve alıntılarını, en yeni Christophe Grojean kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
LHC’de hangi tip parçacıklar çarpışır?
(…) Farklı parçacık hızlandırma mekanizmalarının elektriksel alanların kullanımına dayandığını ve bu parçacıkların yörüngelerinin manyetik alanlarla belirlendiğini gördük. Sadece elektromanyetik etkileşime duyarlı ve dolayısıyla elektrik yüklü parçacıklar kullanılabilir. Ayrıca bu parçacıkların istikrarlı olmaları, yani kendiliklerinden başka
Sayfa 76 - SayKitabı okudu
“Bugüne kadar inşa edilmiş her şeyden daha büyük, daha hızlı, daha yaratıcı olan LHC modern uygarlığımızın Mısır piramitlerine en güzel cevabıdır: büyüklüğü ve kibriyle değil işleviyle etkileyen, boş inançlarla ilgisi olmayan, entelektüel bir anıt."
Reklam
CERN
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ileriyi gören bir avuç fizikçi, Avrupalıların atom fiziği alanında güçlerini birleştirmeleri gerektiğini söyledi. Çoklu bir amaç söz konusuydu bu bağlamda: savaşın tahrip ettiği kıtada öncü ve bütünüyle sivil bir araştırma merkezini yeniden inşa etmek. Bu amaç için Avrupa'daki beyinlerin on beş yıl önce,
Simetriler
Matematiksel açıdan bir simetri bir dönüşüme bağlı bir sistemin sürekliliğidir. Bir daire, kendi merkezi çevresinde dönünce değişen hiçbir şey olmaz. Dönme açısı bütünüyle mutlak bir değer alabilir. Sürekli bir simetriden söz edilir. Bir düzlem üstündeki bir kare bir daireden daha az simetriktir: 90 derecelik dönmelere bağlı olarak değişmezliğini korur. Eşkenar bir üçgen 120 derecelik dönmelerle sabit kalır. Kare ve eşkenar üçgen sadece kesintili dönüşümlere bağlı olarak değişmezlik gösterirler. Fizikte gözlemlenen dönüşümler çoğu zaman bir gözlemcinin görüşlerine denk düşerler. Sözgelimi bir olaylar kronolojisi yaz saatine ya da kış saatine göre ayarlanmış bir saatten hareketle değerlendirilebilir. Bütün ölçüler bir saatlik bir sapma gösterebilir ama zaman aralıkları zamanın kökeniyle ilgili bu hareketten etkilenmezler.
4 Temel Kuvvet
Sonsuz küçük içinde maddenin yapılanmasını sağlayan üç temel kuvvet vardır. Hadronlar içinde kuarkları tutan güçlü kuvvet. Nükleer dönüşümü gerçekleştiren zayıf kuvvet. Ve atomlardaki elektronları döndüren ve atomlar arasında bağlantı kuran elektromanyetik kuvvet. Bunlar doğada çok farklı biçimde ortaya çıkan ve doğanın zenginliğini ve farklılığını oluşturan üç temel kuvvettir. Dördüncü temel kuvvet, Newton'un kuvvetidir; sizi maddenin sırlarını bulmaya çalışırken koltuğunuzda tutan bu kuvvetin yani yerçekiminin sonsuz küçük dünyada yeri yoktur. Ya da daha doğrusu bu kuvvet parçacıklar dünyasını yöneten öbür üç kuvvete göre o kadar zayıftır ki bilinmez. Ayrıca bu, fizikçilerin başını ağrıtan en önemli sorulardan biridir: yerçekimi niçin bu kadar zayıftır? Bu sorunun cevabı belki de kuantum mekaniğinin kurallarının yeniden formüle edilmesini ya da mekân ve zamanın yapısının yeniden ele alınmasını gerektirecektir. Ama daha önce modern fiziğin bulduğumuz üç temel kuvveti nasıl açıkladığına bakmamız gerekiyor. Ve bu arada Peter Higgs'in 4 Temmuz 2012'de bütün medyaların ilk haber olarak verdiği bozonu nasıl ve niçin bulduğunu öğrenmemiz gerekiyor. Charlie Chaplin bir gün Albert Einstein'a söylediklerini bu bozonla ilgili olarak da tekrarlardı hiç kuşkusuz: “Beni alkışlıyorlar çünkü herkes anlıyor, sizi de alkışlıyorlar çünkü hiç kimse anlamıyor!"
Casimir etkisi
Kuantum mekaniğiyle özel göreliliği bir araya getirelim: birincisi enerji dalgalanmalarını doğruladığına, ikincisi de enerji ve kütlenin eşdeğer olduğunu gösterdiğine göre kütle dolayısıyla madde dalgalanmaları sonuçlarını çıkarabiliriz bunlardan. Böylelikle boşluk sanal parçacık çiftlerinin sürekli yaratılmasına ve yok olmasına sahne olur... Bu parçacıklar enerji içerdiklerinden daha hareketlidirler. Boşluktaki bu kuantum hareketliliği gözlemlenebilir. Boşluktaki tam iletken iki metali alalım: bunlar arasında onları ayıran mesafenin dördüncü kuvvetiyle ters orantılı bir çekim kuvveti oluşur. Bunlar kuantum mekaniği ve özel göreliliğin birleşmesinden oluşan sanal parçacıklardır ve metal iletkenlere baskı yaparlar, onları yaklaşmaya zorlarlar. Bu gücün yoğunluğunun metrenin on milyarda biri düzeyinde atmosfer basıncına denk olduğu söylenebilir. Buna, bu etkiyi 1940'ların sonunda öngörmüş olan Hollandalı fizikçinin adı verilerek, "Casimir etkisi" denir. Bu sanal parçacıkların varlığı parçacık fiziğini çok zengin ve çok ilginç kılar. Yaklaşık yüz yıl önce on kadar fizikçiydiler... Rutherford, Planck, Einstein, Bohr, Heisenberg, Pauli, Dirac, de Broglie, Schrödinger gibi devler ilk düşüncelerinden çıkmış gözüken bu fikirlere bir anlam kazandırabilmek için kafa patlatıyorlardı. Kendilerini kabul ettirmeye başlayan fiziğin bu yeni kurallarını kimse anlamıyordu. Ve bugün tüm dünya ülkelerinin Gayrisafi Yurtiçi Hasıla toplamının üçte birinden fazlası onların keşiflerinin meyvesidir
Reklam
44 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.