Çiğdem Demirhan

Çiğdem DemirhanLoş İklimlerin Hayvanları yazarı
Yazar
7.6/10
60 Kişi
166
Okunma
20
Beğeni
1.572
Görüntülenme

Çiğdem Demirhan Sözleri ve Alıntıları

Çiğdem Demirhan sözleri ve alıntılarını, Çiğdem Demirhan kitap alıntılarını, Çiğdem Demirhan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kalbimin içinde her gün aklımdan geçirdiğim, hatta bazen saat başı adını andığım insanlar var. Kimisini affedemiyorum, kimisi beni affetmiyor. Özlemekten nefesim daralıyor bazı anlar. İçimden kurduğum cümleler, uyurken kulaklarına üflensin diye dualar ediyorum bazı geceler yatakta.
İç sıkıntısı kötü bir his değildir her şeye rağmen. İnsan o sıkıntının içinde gonca bir gül gibi katman katman açılıyor.
Reklam
"Ey gitmek! Sesin kısık, bunalmış güzelliğin. Hangi yüreğe girersen gir ülken yok senin." Şükrü Erbaş
Birisinin senin için hayatında açtığı yeri büyütemeyeceğini, biri seni yaşamına ne kadar dâhil ediyorsa onun için o kadar var olabileceğini o an anladım.
Demek içiniz bir damla uykunun dahi içeriye sızamayacağı kadar doldu. Demek zaman, sözcükler ağzınızdan döküldüğü an dondu.
Reklam
Her anahtar yalnızca kendini bekleyen kapının kilidini açardı. İnsan bunları ne zaman kabulleniyordu da elindeki kılıçla tüm dünyaya karşı savaşmaktan vazgeçiyordu? Kaç uykusuz geceden sonra kendi kalbini yavru bir serçe gibi avuçlarının içine alıp okşamaya başlıyordu? Kaç veda sonrası evim diyebileceği bir düzlükte huzur buluyordu?
Yalnız kalmayı bir anlık bir his zannediyorlardı. Yalnızlığın bir durum değil, içinde kaybolunan bir orman, geçilemeyen bir deniz, aşılamayan bir düzlük olduğunu bilmiyorlardı.
Sayfa 106Kitabı okudu
"İnsanları arkadaş canlısı kılan, yanlızlığa ve yanlızlık içinde kendi kendilerine katlanma yetersizlikleridir." Arthur Schopenhauer
Reklam
Ah...
Sesinde kurulmuş salıncaklar var. Boş salıncaklar. Tahtadan. Sesinde kırlangıçlar. Dallarında durgun, uçmayan. Sesinde derelerin denizlere karıştığı yerler var. Sesinde bir incirin olgunlaşıp dalından düştüğü an var. Sesinde kurutulmuş patlıcanlar. Acısı çıkmış, doldurdukça dolmayan. Sesinde kanmış bir balığın bir oltaya takıldığı anki pişmanlık var. Sesinde uzanan eller. Vaktini hep kaçırmış, hep sonradan. Sesinde üzerime sinen duman kokusu, yanan bir şeyler, söndürülemeyen büyük orman yangınları var. Sesinde kafesinin kapısını açık gören bir kuşun şaşkınlığı. Yine de kaçmayan. Sesinde yeni toplanmış biberiyeler, defne ağaçları, çınar yapraklan var. Sesinde sokakta ip atlayan çocuklar. Sesinde bir elekten dökülen un gibi pişmanlıklar. Sesi geri gelmeyeceğini bildiğin birine son kez sarılmakla aynı tohumdan çıkar.
Mevsimdir geçer, bahar yine gelir deme. Baş ucumdaki çekmecede her daim sıcak iklimlere iki uçak bileti olsun.
Sayfa 57
Canım istediği kadar ocak başında oturup üzerime sinen soğan kokusuna aldırmadan közlenmiş biberler, terbiyeli etler, acılı ezmeler ve rakımın yanında mütemadiyen fava yiyorum. Hiç bir bakla bir daha çiçek açmayacakmış gibi keyifle, kızarmış ekmeğimin üzerine bir çatal fava koyup ağzıma götürürken içimde çok yetenekli biri piyanonun tuşlarına basıyor, tohumu ender bulunan çiçekler filiz veriyordu.
Sayfa 38
Başkası yapsa nefret edeceğim şeylerin nasıl olup da sen yaptıktan hemen sonra bu kadar normal şeylere dönüştüğünü anlayamadığım bir yer.
Sayfa 135
658 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.