Cihan Okuyucu

Divan Edebiyatı Estetiği yazarı
Yazar
Derleyen
Çevirmen
8.2/10
32 Kişi
210
Okunma
6
Beğeni
2.827
Görüntülenme

Cihan Okuyucu Sözleri ve Alıntıları

Cihan Okuyucu sözleri ve alıntılarını, Cihan Okuyucu kitap alıntılarını, Cihan Okuyucu en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Divan şiirinin en fazla tenkit eden taraflarindan biri dış âleme itibar etmemesi, tabiat ve hadisler karşısında irreel bir tutum takinir gözükmesidir.
Sayfa 73
Türklerin İslamiyeti kabulü oldukça uzun bir süre içinde gerçekleşmiştir. Diğer taraftan din değişikliği ile eş zamanlı bir sosyal hadise olarak yerleşik düzene geçilmiştir . Bu iki temel değişiklik türk kültür hayatına yeni ve farklı bir üslup kazandırmıştır.
Sayfa 7
Reklam
Ayvazoğlu, Güller Kitabı’nda konu hakkında ilginç bilgiler veriyor. Divan şiiri malzemesinin büyük kısmını çiçeklerin teşkil ettiği bilinmektedir. Lamiî Çelebi’nin Bahar u Şita mesnevisi kabilinden çiçekleri konuşturan müstakil allegorik eserlere de rastlanır. Ancak Lamiî'nin eserindeki çiçekler -Dede Korkut’taki gibi- kır çiçekleri değildir.
A. Sırrı Levend'e göre de Müslüman Türk dünyasının yarattığı güzel sanatların çeşitli dalları arasında aynı ruh, aynı anlayış ve karakter hâkimdir. Bilim, felsefe, hukuk, ahlak ve güzel sanatlar arasında bu uyum görünür. Mimaride bir gotik, barok ya da rokoko olmadığı gibi edebiyatta da klasik, romantik veya realist yoktur. Minyatürdeki tavır edebiyatta canlandırılan hayat ve tiplere uygundur. İkisinde de tabiat, zaman ve mekân dışılık mevcuttur. Sanatçı da minyatür gibi dünyayı alımlı göstermekten kaçınır, onun vefasız ve geçiciligini vurgular. (Levend, 61) Yazar toplum hayatı, evren anlayışı, ahlak, hukuk vs. ile edebiyatın paralel oluşunu gös termek üzere döneme ait -aşağıya özetleyerek aldığımız bir kesit çiziyor: Dönem insanı için günlük hayat ev, cami ve işyeri arasındadır. Bazı erkekler akşamları Galata meyhanelerinde, helva sohbetlerinde veya hamam safalarında geçirmekte... Kadınlar ise erkek mahallerinde kafes ardında, ancak kına geceleri ve hamam safaları gibi eğlenme imkânlarına sahip. Kılık kıyafet de genel duruma uygun; rahatlık ve ibadete elverişlilik esas. Camiler huzuru temin için az ışıklı, medreseler dış âlemle ilgiyi azaltmak için duvarla çevrili, evler kafesli. Musiki; bestesi, semaisi, şarkısı, köçekçesi ve arada taksimleri, gazelleriyle saatlerce sürer ve bu tevekkül içinde geçen ömrün doğal akışına uygun düşerdi. Uzaklıklar usanç vermezdi. Sefere çıkanlar aylarca süren uzun yolculuğa aynı tevekkül içinde, hiç yakınmadan sessiz katlanırlar; geceleri hanlarla kenvansaraylarda dinlenip ihtiyaçlarını gördükten sonra yine yola düzülürlerdi. (Levend, 51)
Bir kültürün değeri onun vücuda getirdiği maddi eserler kadar insani boyutuyla da ölçülür. Fatih’in kendisini elindeki gülle çizdirmesi, tezhip ve şiirimizin başlıca malzemesinin çiçekler oluşu bu bakımdan manidardır. Pek çoğu bizzat sanatkâr olan iyi yetişmiş hükümdarların himayeleri sayesinde sanatın hemen bütün alanlarında estetik seviyesi yüksek eserler verilmiştir. Fatih’in, İstanbul'a davetine icabet edemediği halde Molla Cami'ye her yıl bin altın göndertmesî yahut İkinci Beyazıt'ın meşk esnasında Şeyh Hamdullah’ın divitini tutacak kadar onun sanatını takdir etmesi, Kanunî'nin Bakî gibi bir şaire sahip olmayı saltanatının iftihar vesilesi kabul etmesi gibi davranışlar sanata büyük bir alaka doğmasını intaç etmiştir.
Teksif ve Teksif Araçları
Şark toplayıcı, garb yayıcıdır. Garbın bir cümle ile anlattığını şark bir hece ile duyurur. Avrupalı bizimkilerin bir mısradan duyduğunu bir kitap okumadıkça anlamaz. Onun için aynı duygunun ifadesi Fuzuli'de bir gazel, Shakespeare'de bir kitap olur...
Sayfa 71 - Kapı yayınlarıKitabı okudu
Reklam
329 öğeden 391 ile 329 arasındakiler gösteriliyor.