Kitap; üslup itibariyle okunması zor kitaplardan biri sayılabilir. Yine de zevkli olan bazı kısımları mevcut. Çıkaracağımız önemli noktalar şunlar: Herkes her şeyi bilemez. Bilmediğimiz konunun cahiliyizdir. Cehalet çok kötü bir kavram değildir. Farkında isek ve merak duyuyorsak bizi geliştirir.
Günümüzde cahil/saf kalmakta ısrar etmek aptallıktır. Bunu ister tarih, ister genetik, ister cinsel yaklaşım, isterse seks için düşünelim. Bilgiye ulaşmak o kadar kolaydır ki. Ancak sağlıklı ve doğru bilgiden emin olmak gerekir. O nedenle en az iki yerden teyitlenmelidir bilgiler. Bunlar tabi iki+ikinin dört ettiği gibi kesin bilgiler değil, bir insanın hayatı, gezegenlerin ve uzayın yapısı gibi daha yorum katılabilecek bilgilerdir.
Özellikle kasti cehalet diye bir kavramdan bahsetmiş yazar. O bölüm çok dikkatimi çekti. Bu cehalet türünde kişi; cahili olduğu konunun farkında fakat savunduğu şeyin yanlış olduğunu bile bile savunmakta. Ufacık bir araştırma ile de doğrusunu öğrenebilir. Ancak ısrarla öğrenmiyor ve kulaktan dolma bilgiler ile savunmaya devam ediyor. Bu bölüm bana “lozan anlaşması 2023 te bitecek ve madenlerimizi çıkaracağız” fiyaskosunu hatırlattı. Bu insanlar cahil oldukları kadar kötü niyetlidirler diye de düşünüyor insan.
Ayrıca toplumun kafası öylesine doludur ki!!! herkes kafasını boşaltacak programlar izlemektedir. Tv artık bir aptallaştırma aracına dönüşmüştür. Ufak bir kıvılcım bir bilme öğrenme merakı haşrolunsun içerinize. Gerisi akacak bir şekilde.