"Ama Bayan Frankweiler, her gün yeni bir şey öğrenmeyi istemelisiniz." dedi Claudia.
"Hayır," diye cevap verdim, "Buna katılmıyorum. Tabi ki öğrenmelisiniz. Ancak bazı günler zaten içinizde olanların her yanınızı kaplayacak kadar büyümesine izin vermeniz de gerekir. O zaman işte hissederseniz. Eğer bunun gerçekleşmesine hiç zaman ayırmazsanız, sadece gerçekleri biriktirirsiniz ve gerçekler de içinizde yaygaraya başlarlar. Onlarla ses çıkarabilir, ama onlarla asla bir şey hissedemezsiniz. Bomboş biri olursunuz."
Tatlı bir çocuk romanı.. Evden kaçan iki kardeşim bir müzede yaşamalarını ve buldukları bir heykel ile keşfe çıkmalarını anlatıyor. Akıcı eğlenceli vakit geçirmelik bir kitap.
Claudia, kardeşi Jamie'yi de kelimenin tam
anlamıyla ayartarak bir maceraya atlıyor. Evdeki bir temizlikçinin bıraktığı 10/9'u işaretlenmiş bir tren bileti ile New York'un yolunu tutuyorlar.
Claudia'nin yetenekleri ve Jamie'nin cin fikirleri ile bir müzeye kapağı atarlar. Sonrasında Claudia'nın kafayı küçük bir heykele takmasıyla macera devam eder. Claudia, bu heykeli kimin yaptığını bulma amacı peşindedir...
Hem yetişkinler hem çocukların severek okuyabileceği bir kitap olduğunu düşünüyorum.
İki Newbery Ödüllü yazar
İki küçük afacanın evden kaçıp New York'un en ünlü müzelerinden birinde günlerce saklanmayı başarabilmelerinin ve müzenin en yeni üyesi olan gizemli bir melek heykelinin gerçek sahibinin kim olduğunu araştırmaya başlamalarının eğlenceli hikayesi...
Ana karakterimiz Claudia ailesinin onun değerini yeterince bilmediğini düşünen akıllı ve