E. Semih Yalçın

Türkiye Cumhuriyeti Tarihinin Kaynakları author
Author
Compiler
8.6/10
21 People
82
Reads
7
Likes
2,248
Views

E. Semih Yalçın Quotes

You can find E. Semih Yalçın quotes, E. Semih Yalçın book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Rusya
Kırım Harbi öncesinde Çar I. Nikola'nın ifadesiyle "hasta adamın mirasının dostça paylaşılması"* yönündeki faaliyetlerin yanı sıra Rusya'nın politikası, bütün Slavları Osmanlı Devleti ve Habsbourg İmparatorluğu'nun harabeleri üzerinde, merkezi İstanbul olmak şartıyla bir Slav devleti kurmak olarak tanımlayabileceğimiz "Pan-Slavizm" ekseninde şekillenecektir.* Ancak burada belirtmek gerekir ki Rus Panslavizminin amacının, bütün Slavları Rusya'nın hegemonyası altına koymak ve Slavları Ruslaştırmak olduğu açıktır. Bu bağlamda Pan-Slavizm, Rus tarihçisi Pogodin tarafından şöyle ifade edilmektedir: 1-Türkler Avrupa'dan kovulmalıdır. 2-Slavlar mutlaka Türk ve diğer milletlerin hakimiyetlerinden kurtarılmalıdır. 3-Rusya, Avrupa'da üstün bir duruma çıkarılmalıdır. 4-İstanbul Patrikhanesi'nin mevkii yükseltilmeli ve Ortodoks Kilisesi'ne layık olduğu önem verilmelidir.* *Çar I. Nikolo'nın İngiliz elçisine hitabı ve Osmanlı topraklarının paylaşılması yönünde yaptığı teklif için bkz.(Kurat, Türkiye ve Rusya, s.70-71) *Bu konuda geniş bilgi için bkz. (Hans Kohn, Panislavizm ve Rus Milliyetçiliği, Çev.Ağah Oktay Güner, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı yayını, 3. Baskı, Ankara, 1991) *KOHN, Panislavizm...., s.8
Sayfa 30 - Berikan yayınları, 1. Baskı, 2008
"Türk'ün her biri bir zırhlıdır."
Rawlinson, Erzurum Kongresi'nin toplanacağını düşünerek, baskı yapmak amacıyla milli akımın liderleriyle yaptığı temaslarda* kongrenin yapılmamasını, yapılırsa Mustafa Kemal Paşa'nın katılmamasını tavsiye ediyor, aksi halde Doğu illerinin Mondros Mütarekesi gereği İtilaf Devletleri tarafından işgal edilebileceği tehdidinde bulunuyordu. Rawlinson, 9 Temmuz 1919 günü Mustafa Kemal Paşa ile yaptığı görüşmede de kongrenin toplanmamasının daha iyi olacağını ısrarla savunup bunun sakıncalarını tekrar ediyordu. Rawlinson'un bu küstahlığı karşısında sinirlenen Mustafa Kemal Paşa, "Kongrenin muhakkak toplanacağını, milletin buna karar verdiğini, ne İngiltere Hükümetinden ne Rawlinsondan müsaade istenmediğini" söylemiştir. Kongre fikrinden vazgeçilmezse buna kuvvetle karşı koyarak milletin kararının yerine getireleceğini, ne pahasına olursa olsun kongrenin toplanacağını kesin olarak belirtiyordu. *Alfred Rawlinson, Mustafa Kemal Paşa ile görüşmesinden önce Kazım Karabekir Paşa ile yaptığı görüşmelerinden birinde gözdağı verircesine 'İngilizlerin elinde kaç zırhlı var biliyor musunuz?' diye bir soru sormuş, Kazım Karabekir Paşa da cevaben: " TÜRK'ün her biri bir zırhlıdır. Milyonlarca zırhlıyı emri altına almaya kimin gücü yeter?" demiştir. Bk. KINROSS, Atatürk...., s. 277
Sayfa 193 - Berikan yayinevi
Reklam
ABD
1886 yılında dünyada 80'in üzerinde Protestan misyoner örgütünün 32'si Amerika, 24'ü İngiltere, 24'ü de Kıta Avrupası devletlerin kurdukları örgütlerdi. Dünyadaki misyoner örgütleri içinde gelir ve misyoner sayısı itibariyle ABD'nin yaklaşık üçte birlik bir paya sahip olduğu* ve bu yönde en önemli gelişmeleri ABD'nin göstermiş olduğu dikkat çekicidir. ABD'de takriben 5000 Protestan kilisesinin dini bütün mensuplarının bağışlarıyla desteklenen ve asıl amaçlarının Hristiyanlığı yaymak olduğu için misyonerler Osmanlı Devleti'nde bu amacı aşan faaliyetler bulunuyordu. *Uygur Kocabaşoğlu, Doğu Sorunu Çevresinde Amerikan Misyoner Faaliyetleri", Tarihi Gelişmeler İçinde Türkiye'nin Sorunları Sempozyumu(Dün-Bugün-Yarın), Hacettepe Üniversitesi,(Ankara/8-9 Mart 1990) TTK yayını, Ankara 1992, s.66-67
Sayfa 32 - Berikan yayınları,1.Baskı,2008
1897 yılında Osmanlı-Yunan savaşı başlamıştır. Türk kuvvetleri Yunanları büyük bir bozguna uğratmış, Yenişehir ve Tırnova ele geçirilmiştir. Osmanlı ordularının artık Atina'ya girmeleri için hiçbir engel kalmamıştı. Ancak yine Avrupa devletleri araya girmişler ve mütareke yapılmıştır. 93 Harbi yenilgisinin verdiği ezikliğin hüküm sürdüğü, Mısır,Tunus ve Kıbrıs gibi vatan topraklarına birer bahane ile el konulduğu ve devletin hiçbir şey yapamadığı bir sırada kazanılan bu zafer, Türk toplumunu sevindirmişse de Osmanlı Devleti artık Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan gibi devletlerle bile baş edemez bir duruma düşmüştür. Son dönemlerdeki olaylar göstermiştir ki Osmanlı Devleti, bu devletçikler karşısında bir başarı elde ettiği zamanlarda ise bu devletlerin arkasındaki büyük devletleri karşısında bulmuştur.
Sayfa 89 - Berikan yayınları, 1.Baskı, 2008
Osmanlı Fikir Akımları-Batıcılık
Batıcılık fikrinin ideolojik-doktriner bir hareket olmadığı, birçok bakımdan devlet yönetimini ve diğer fikirleri savunan aydınları etkilemiş olduğunu belirtmemiz gerekmektedir. Bu fikri savunan aydınların, özellikle Osmanlı toplumunda dogmatik düşüncenin yıkılması, laik anlayışının kabul görmesi, modern mekteplerin açılması ve Batı'nın tanınması bağlamında önemli katkıları olmuştur. Ancak gayesi iyi tespit edilemeyen bu fikrin sistematik hale gelmediği ve Osmanlı Devleti'nin yıkılmasını önlemek yönünde aksiyoner bir ideolojiye dönüşemediği bilinmektedir.
Sayfa 82 - Berikan yayınları, 1.Baskı, 2008
Öle öle kazanılan savaş..
Liman Von Sanders'in dediği gibi, düşman, Türk birliklerinin şiddetli karşı koymasını önceden hesap edememişti.* Bu hususta Churchill, "Türkler öyle bir savunmaya girişmişlerdi ki, canlarını veriyorlar, ama vatan topraklarından bir karış yer bile vermiyorlardı" demiştir.* ........ Çanakkale'de 200.000-250.000 Türk şehit, yaralı ve kayıp vardır. Bu rakamlardan da anlaşılacağı gibi insanlık tarihihinde hiçbir zafer bu kadar pahalıya mal olmamıştır. *SANDERS, Türkiye'de Beş Yıl, s.85 *AYDEMİR, Tek Adam, Cilt I, s.271
Sayfa 103 - Berikan Yayınları, 1.Baskı, 2008
Reklam
87 öğeden 51 ile 60 arasındakiler gösteriliyor.