Eddi Anter en çok okunan kitapları, Eddi Anter eserleri, Eddi Anter kitapları
Hakkında
1961 yılında İstanbul’da doğdu. İlk, orta ve lise eğitimini Nişantaşı Işık Lisesinde aldıktan sonra üniversiteyi İngiltere’de Brighton Polytechnic ve Amerika’da University of Miami’de okudu.
Uluslararası Pazarlama uzmanı olup, uzun bir süre tekstil işiyle uğraşmıştır. Bir kaç yıl boyunca bir internet sitesinde Don E adı altında kültür ve sanat üzerine yazılar yazdı.
Makale ve öyküleri bir çok gazete ve dergide yayımlandı. İlk romanı 2006 yılında piyasaya çıktı. “Lilly- Ben Bir Arap Yahudisi’yim” aylarca En Çok Satanlar Listesinde yer aldı. 2007 yılında çıkan “Kumbara” adlı ikinci ve 2009 yılında çıkan “İkilem” adlı romanı da uzun bir süre En Çok Satanlar Listesinde kaldı. “İnkar” 2011 yılının son aylarında raflarda yerini aldı.
5 Lisan biliyor. Üç çocuğu var. Yaşamını Türkiye, New York ve Florida’da sürdürüyor.
Memento mori!
Ölümlü olduğunu hatırla!
Gerçek yaşam hikayesi ile kurgu arasında, varoluşsal diğer taraftan da kişisel gelişim romanı havasında, ölüm , hastalık ve yaşlılık psikolojikerinin derinlemesine irdelendiği psikolojik bir roman.
Ölüm, hastalık, yaşlılık kelimeleri ilk etapta negatif bir enerjiye sebep olabilir. Lakin kitap çok pozitif ve hayata dair olumlu mesajlar veren bir okuma deneyimi sunuyor.
Kitaplarını okuduğunuz, beğendiğiniz popüler bir yazar düşünün. Ona karşı beğeni ve hayranlığın yanında yazarlığına karşı bir kıskançlık da oluşabiliyor. Onun gibi okunabilmek arzusu ile yazmak. Bu süreçte amansız bir hastalığa yakalanma, tedavi süreci, yaşamını, kendini ,ile ağacını irdelemeleri ve değerlendirmeleri, kemoterapi gören hastanın düşkün durumdaki babasının bakımı ile de ilgilenmesi ve geç ama zamanından gelen bir aşk hikâyesi kurgunun temalarını oluşturuyor.
Bol tevekkül ve inanç dolu bir anlatım.
Yazarın daha önce iki kitabını daha okumuştum. Bu kitabını özellikle çok beğendim. Sizlere de tavsiye ediyorum.
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #elele #manusinmano adlı bir eser ile geldim.
Bir çok eserin dışında ilerleyip, ezberleri bozan bir tarzı ile yine fark yaratmayı başaran yazarımız bu eserinde bize bir kurgu ile gelmiş ama bu kurgu kişisel gelişim tarzında da ilerlemiş. Şöyle açıklayayım kişisel gelişim sevmeyenler özellikle tam sizin için bir
Nasip’le beraber gezgin olmak keyifliydi. O bana ben de ona eşlik ettim bu yolculukta. O kendini aradı, ben de kendime,içime döndüm. Hayatın anlamını arayan Nasip, büyüdüğü yer olan çölden uzaklaşarak ülkeler, krallıklar aşıyor. Gittiği yeni yerlerde birbirinden kıymetli bilgelerle tanışıyor ve onlarla derin, içsel, varoluşsal sohbetler ediyor. Bu anlara ortak olmak çok kıymetli ve özeldi. Özetle karşınızdakinden evvel dönüp bir kendinize bakın’ı anlatan, yol gösterici ve yalın bir kitap. Bana göre ders niteliğinde bir baş ucu kitabı.