Edwin Fuller Torrey

Beynin Evrimi ve Tanrıların Ortaya Çıkışı author
Author
8.6/10
95 People
312
Reads
11
Likes
2,744
Views

Edwin Fuller Torrey Quotes

You can find Edwin Fuller Torrey quotes, Edwin Fuller Torrey book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
"En büyük gizem, yeryüzünün ve galaksilerin bereketi ile tesadüfen dünyaya fırlatılmamız değil, bu hapishanede kendimize dair, hiçliğimizi inkar edecek kadar güçlü imgeler yaratabilmemizdir."
Homo Habilis vs. Bonobo
Özellikle zeki bir bonobo, yemekle ödüllendirildiğinde başarıyla taş alet yapmıştır ancak bu aletler Homo habilis'in yaptıklarından çok daha basit ve ilkeldir. ... Bu tür bilişsel üstünlük, Homo habilis'in bir çubuğu keskinleştirmek için ince bir taş parçası kullanmasında olduğu gibi bir alet üretmek için başka bir alet kullandığına dair kanıtlarla desteklenir, bu davranışı şempanzeler sergilememektedir. Homo habilis'in zekasına ilişkin diğer bir kanıt, alet olarak kullanmak amacıyla işe yarar belirli türlerde taş elde etmek için kilometrelerce yol kat etmeleridir. Ayrıca taş aletlerini yeni yerlere taşımaları planlama yaptıklarının ve gelecekteki kullanım için öngörüde bulunduklarının kanıtıdır.
Reklam
Homo Habilis 1
Homo Habilisin homo türünün diğer erken üyeleri ile olan kesin ilişkisi henüz netleşmemiş olsa da genellikle primat atalarından ayrılan ilk hominin olduğu kabul edilir. Homo Habilisin 2.3 ile 1.4 milyon yıl önce yaşamış olduğu düşünülmektedir ancak Etiyopya'daki son buluntular: sekiz milyon yıl öncesinde de var olmuş olabileceğini öne sürmektedir. Ortalama beyin hacminin yaklaşık 630 santimetre küp olduğu, yani Australopithecus'un beyninden üçte bir oranında daha büyük yer kapladığı tahmin edilmektedir. Homo Habilis Australopithecus'tan daha büyük bir beyine sahip olduğu için ondan daha akıllıydı, bu zekayı kaba taş aletler yaparak göstermişti. Kemikler ayrıca Homo Habilis'in daha önceki hominin türlerinin aksine muhtemelen bir et yiyici olduğunu da ileri sürüyor. Homo Habilis'in hayvan avladığına dair bir kanıt bulunmamıştır, bu nedenle muhtemelen diğer hayvanlar tarafından öldürülen ya da yaşlılık veya hastalıktan dolayı ölmüş hayvanların leşlerini yiyorlardı.
Birçok gözlemci, yıllar boyunca ölümün farkında olmayı dini düşünceyi harekete geçiren bir güç olarak görmüştür. Antik Roma'da Gaius Petronius bunu şu şekilde belirtir: "Dünyada tanrıları ilk yaratan şey korkudur."
"evrendeki en karmaşık yapı" biraz fazla mı iddialı olmuş sanki
Beyninizdeki hücreleri bağışlayacak olsanız dünyadaki her insana kendinizden 16 nöron ve 160 glia hücresi verebilirsiniz. Beyinde her bir nöron en az 500 nörona bağlanarak toplam uzunluğu 160.000 kilometre olan sinir liflerini oluşturur; uç uca eklendiklerinde, bu sinir lifleri dünyayı dört kez dolanabilir. Sinir lifleri açık renkli bir madde olan mielin ile kaplıdır. Rengi açık olduğu için, sinir lifi bağlantı yolları "beyaz madde" olarak adlandırılır. Nöronlar, glia hücreleri ve bağlanma yolları hep birlikte son derece karmaşık beyin ağları oluşturarak evrendeki en karmaşık yapı olan insan beynini meydana getirirler.
İnsanlık tarihini İ.S. ibaret sanma ve "benimki doğru" sanrısı
İnsanlık tarihi boyunca sürekli yeni tanrılar ortaya çıkmış, eski tanrılar ise ölüp gitmiştir. Şu an yaşayan tanrılar ibadet yerlerinde bulunurken, ölü olanların pek çoğu sanat eseri olarak sergilendikleri müzelerde arz-ı endam etmektedirler.
Sayfa 18 - Paloma 3.BaskıKitabı okudu
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.