Hayatın diğer birçok alanında olduğu gibi, bir şeyi elde etmek için harcanan, o şeye adanan zaman -ki zaman şeyin ne olduğuna göre farklılık gösterir- o şeyi elde etmekten daha değerlidir. Çünkü sonunda ne elde edeceğimizi hiçbir zaman bilemeyiz.
Doğa bizi nasıl rahatlatıyorsa, iki bacaklıları da öyle rahatlatıyordu. İki bacaklılar bizi evcilleştirmiş olsalar da hepimiz hayvandık işte. Onlar her ne kadar inkâr edip bu gerçeği değiştirmeye çalışsalar da kökleri doğaya alttl, kökleri oradaydı.
Sanırım onlar her şeye hükmetme, her şeyi kontrolleri altında tutma arzularına yenildi. Kendilerini doğa piramidinin zirvesine yerleştirmek ve altlarında kalan ne varsa kendi çıkarları için kullanmak istediler. Diğer hayvanlar, tüm bitkiler, kısaca doğanın bütün ürünleri onlara hizmet etsin istediler. Ama işgal ettikleri alanla piramidin en altında kalacaklarını öngöremediler. Kendi kendilerinin kölesi olduklarını, en kötüsü de diğer canlıları da köleleştirdiklerini fark etmediler.