Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.9
Emily France
Emily France Yorumları ve İncelemeleri
Emily France yorumları ve incelemelerini, Emily France kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Emily France puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İki sene önce toprağa verdiğiniz annenizi,bir anlığına markette şampuan alırken görseydiniz ne yapardınız ?Ben gözüne fener tutulmuş tavşan gibi kalırdım.Ama Riley ve arkadaşları Allahtan benden daha soğukkanlılardı da olayı çözene kadar üstüne gittiler.
.
Riley,Noah,Jay ve Kate.Her biri ailelerinden birini kaybettikleri için katıldıkları rehabilitasyon programında tanışan 16 yaşında lise öğrencileridir.Ve bir gün Riley,markette ölen annesini görür.Bir anlığına.Ardından Jay ve Kate de kendi kayıplarını görürler.Bir yandan bunun sebebini araştıran dörtlü diğer yandan buldukları kanıtlar ve yaşadıkları tecrübeler ile ölümden sonraki yaşamın gizemli kapısını aralamış olurlar.Peki bunu nasıl çözeceklerdir ? Yada çözmeye önce kendilerinden mi başlamaları gerekiyordur ?
.
Son zamanlarda okuduğum her kitap bir miktar kalbimi kırıyor.Bu kitapta da her bir karaktere ayrı ayrı üzüldüm ama Riley,kalbimi en çok kıran oldu.Onun duygularını okurken o yaşta bunu yaşamak zorunda kalmanın ne kadar zor olduğunu anladım. Karakterlerinin inandırıcılığı da çok iyiydi.Yazar karakterlerini öyle bir anlatmış ki , okurken siz de 16 yaşında yaptığınız hataları düşünüyorsunuz.İşlediği konu da baya ilginçti.Ölü insanlar görüyorlar,nasıl görüyorlar,ne oluyor derken kitabı elinizden bırakamıyorsunuz.Sadece sonu azıcık tatmin etmedi beni.Sanki böyle bi havada kalmış gibi geldi.Belki de devamı vardır
Bir de kitap bana bir şey öğrettiyse,sebepsizce ürpermelerimizin asla sebepsiz olmadığıdır.Beni baya geren ve meraktan çatlatan bu kitabı aşşırı öneriyorum canlarım
"Seni hatırlamanın yolu yaşamak.."
*SPOİ
Uzun bir kitap okuma arasından sonra kitap okumaya başladığım için çok çok mutluyum. Bu kitaba da instada sevdiğim bir kitap okur tavsiyesi ile başladım. Tüm düşüncelerim kişiseldir. Öncelikle belli bir yorum girmek için kitabın yarısından fazlasını okudum. Tam olarak beğendim mi beğenmediğim
Riley, Jay, Noah ve Kate... Biri annesini, diğeri babasını, biri ağabeyini, bir diğeri ise teyzesini kaybeder... Her birinin, yitip giden sevdiklerinin ardından içlerinde kor gibi yanan soruları, özürleri, hisleri ve tarif edemedikleri özlemleri kalmıştır.
Bir gün Riley, annesini; sonraki gün Jay, babasını; birkaç gün sonra da Kate, teyzesini hayalet haliyle karşısında görür. Tabi her biri önce sessizce irkilir, korkar ve birbirlerine anlatamazlar. Ta ki Noah da olaya dahil olana kadar...
Jay'ın babası eski araştırmacılardandır. Zamanında Aziz Ignatius'a ait olduğu sanılan haçı bulur. Ölümünden sonra araştırmaları yarım kalır ve bulduğu haç evinin salonunda, cam bir fanusta hatıra olarak saklanır. Tabi üzerinde "dokunmak yasaktır!" notu ile...
Haça dokunmak yasaktır, evet, oysa 'yasaklar da çiğnenmek içindir' gerçeğinden yola çıkılarak yazılmış, hafiften gençlik rüzgarlarıyla dolu tatlı, hüzünlü, masum bir romandı. Hayalet temalı olsa da, duygusal kısmı daha ağırdı. Ve bilgilendirici kısmı da. Mesela bahsi geçen Aziz Ignatius'a ait hikayenin doğruluk payı kaynaklardan alıntı yapılarak aktarılmış. Beden ölse de ruh bir sebeple dünyada asılı kalabiliyor, yaşayan insanları kendi istekleri doğrultusunda yönlendirebiliyormuş. İyi olan ruh insanı iyiliğe, kötü olanı ise kötü kötülüğe yaklaştırıyor; karar kişinin iyi veya kötü oluşuyla şekilleniyormuş... ;)
Riley, Kate, Jay ve Noah’nın ortak bir özellikleri vardır, sevdikleri birini kaybetmiş olmaları. Bir rehabilitasyon merkezinde tanışıp çok iyi arkadaş olurlar.
Bir gün kutuda buldukları ve asla dokunmamaları için uyarısı olan haçlı bir kolyeyi takıp denerler. Sonrasında Riley bir markette kaybettiği annesini, Kate teyzesini, Jay ise babasını
#kitapyorumu #işaretleriizle #signsofyou
Merhaba Ceviz'in müritleri güzel bir genç yetişkin romanı önerisiyle geldim bugün. Kısmen gizem, kısmen de hayalet hikayesi olan kitap, kederin gençler tarafından deneyimlenmesini anlatıyor. Sevgi, kayıp, yaşamla alakalı büyük sorular gibi konular çerçevesinde düşünebiliriz kitabı.
On altı yaşındaki Riley, annesinin ölümünün üzerinden bir yıl geçmiş olmasına rağmen hala kendisini suçluyor. Yaşadığı suçluluk duygusu kendisini daha gerçek hissetmesine yol açıyor. Riley ve yas destek grubundaki arkadaşları, kaybettikleri sevdiklerine dair vizyonlar görmeye başladığında gizem daha da artar. Arkadaşlarından Noah kaybolduğunda diğerleri onu bulmak için kolları sıvarlar.
Yazarın anlatım yeteneği etkileyici. Kişisel trajedilerle başetmeye çalışan ancak mizah ve zarafetten vazgeçmeyen gençleri çok güzel aktarmış. Dini tarihten bahsedilmesi ve hikayeye yedirilmesi gerçekten çok güzel ve dini vaaza dönüştürmediği için de sevindim. Emily France'ın keder ve yas tasvirleri inandırıcı, kendinizden de bir şeyler bulabileceğiniz tarzda ve güzel. Gençlerin kafasındaki büyük yaşam sorularını mizah ve lirizmle ele alıyor. Riley ve üç arkadaşı aracılığıyla Emily France, neden içgüdülerimize güvenmemiz gerektiğini ve farkındalığın önemini araştırıyor. Akıllıca yazılmış, dokunaklı bir kitap arayanlara öneririm
Çok kolay okunabilecek farklı bir fantastik kitaptı, her ne kadar bazı olaylar çok abartı gelse de daha önce hiç bir fantastik kitapta benzerine rastlamadığım içindi. Yas destek grubundan tanışan dört arkadaştan üçü günlük hayatlarında ölmüş kişileri görünce bunu antik bir haç kolyesiyle ilişkilendiriyorlar.
Öncelikle, ben kitabı gerçekten çok beğendim. Farklı bir konusu var ve bu konu çok başarılı bir şekilde işlenmiş. Karakterler çok iyiydi. Yazarın, onların psikolojilerini oldukça başarılı bir şekilde ele aldığını düşünüyorum. Kitabın arkasında yatan tarihi bir gerçeklik vardı. Bu kitabı çok daha ilgi çekici ve etkileyici kılmış bana göre. Yazarı da tebrik ederim. Baya bir araştırma yapmış gibi görünüyor.
Sonu benim hoşuma gitti aslında. Biraz havada bırakılmıştı, evet ama sanırım ben de bunu sevdim. Kitaba yakışır bir son olduğunu düşünüyorum. Özellikle sondaki çiftimiz harikaydı :)) Merak ediyorsanız alıp okuyabilirsiniz. Yeni bir şeyler öğrenmiş olursunuz ve keyifli vakit geçirirsiniz diye düşünüyorum :))
İÇİNDE SPOİLER OLABİLİR
Nerden başlayayım? Öncülü sevdim ve başlangıç çok şey vaat etti. Riley ve arkadaşları bir şey yüzünden bir araya geldiler: hepsi kendilerine yakın birini kaybettiler. Riley hala annesi için yas tutuyor, Noah’nın erkek kardeşi intihar etti, Jay'in babası alkolizminin nedeniyle intihar etti ve Kate teyzesini kaybetti. Beni çarpan şeylerden biri, Riley'nin babasının ne kadar inanılmaz olduğuydu. Öncelikle sevgisini YEMEK ile gösterdi! Tanrım, yemeği seviyorum. Sabah saat 2'de yumurta veya ekmek pişiren ve sırf kızına onu ne kadar sevdiğini gösterebilmek için pazar akşam yemeğinde rostoyla vakit geçiren bir babayı çok isterim. YA literatüründe çok sık olarak, bir ebeveynin ölümü, diğer ebeveynin çocuğu ihmal etme eğiliminde olduğu anlamına gelir. Burada olmadığı için çok mutluyum. Riley'nin babasıyla ilişkisi ve muhtemelen başka bir kadınla devam etme konusunda onunla yaptığı konuşma bu kitapla ilgili en iyi şeylerdi.
Riley ve arkadaşlarının sevdiklerini görmelerinin olası gizemini ve bunun ne anlama gelebileceğini sevdim. Sorun, arkasındaki gizemin çok SIKICI olmasıydı. Gençlerin sevdiklerinin hayaletlerini görmeleriyle ilgili bir kitabın sıkıcı olacağını düşünmezsiniz ama yanılıyorsunuz. Dini bir kalıntı, bir aziz ve olası bir lanet ve karşıdan karşıya geçmeye çalışan diğer ruhlar hakkında bir sürü şey vardı ve hepsi çok sıkıcı ve çok fazlaydı. Bu kitap daha çok ilerlemeye çalışan bu çocuklar hakkında olabilirdi ve sanırım bir dereceye kadar öyleydi, ama buna diğer tüm dini şeyler eklendi ve bazı azizler hakkında dürüstçe gerçekten çok fazla tarih vardı.
Ne anladım?
Koca bir hiç..
Kitabın araka kapak yazısını okuyunca açıkçası farklı şeyler bekledim. Kurgusu sağlam olsa da yazıya dökümü o kadar sağlam değil.
Kutsal bir nesneye dokundukları için üç arkadaş da ailesinden ölen kişileri görmeye başlıyorlar. Ve üç arkadaş da bu gizemin peşine düşüyor. Kitapta fantastik öğeler var, türü fantastik ama ben hiç de fantastik okuyormuş gibi hissetmedim.