Emine Kuraç

8.6/10
15 Kişi
35
Okunma
2
Beğeni
1.062
Görüntülenme
Hayat denen uykudan uyanınca utanmamak için, şeytani fikirlerden kendini koru.
İnsan denilen mahluku iyi düşün! Kişi, bedeninin ihtiyaçlarını her istediğinde karşılayınca, sonu gelmez bir tutsaklığın eline düşer!
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
"Aşk...İnsana,huzurla birlikte iç yangınını öğreten başöğretmen!"
Yıllar önce okuduğu bir kitapta, Orta Asya'yı bu devirlerde görmüş bir Avrupalı gezgin şöyle diyordu; -Türkkerin sosyal hayatında ahlaksızlıkla tanımlanabilecek herhangi bir davranışa asla rastlanmaz-
Dünyanın acı gerçekleridir insanı sahici yapan, külfetsiz ve zavallı kaçışlar değil!
Sayfa 185Kitabı okudu
Reklam
Bizler ilim sahibi olacağız ki; yarın memleketin idaresinde ala söz sahibi olalım! Devlet dediğin koca gemiyi kim yönetecek, halat kemiren fareler mi?
Arafta kalmış bir can nereye giderdi?... İhtirasla sarılan güzel kokulu tenlerin çürüyüp yok olduğu bu dünyada devreye "hakiki aşk" girmeseydi sahiden kim mutlu olurdu?
Sayfa 119Kitabı okudu
Ne söylersen söyle, anlattıkların karşındakinin kapasitesi kadardır.
Reklam
Aslında aşk ne tuhaftı! Bir an acı, bir an tatlı... Yanardöner bir duyguydu, belki de insanı kendiyle aldatan...
Sayfa 112Kitabı okudu
"Maalesef bencilliğin baş tacı edildiği bu çağ,tüketim çılgınlığı maskesiyle,özveri duygusu da dahil olmak üzere pek çok duyguyu haklamıştı."
"Aşk,aslında insan zihnini ele geçiren bir işgal.Başka hangi işgalin mağduru gönül rızasıyla bütün kilitleri açar,oturup yıldızları seyreder,şarkılar söylerdi?Halbuki dumansız ateşler içini kaplardı da kimseler bilmezdi."
Aynada ışıldayan gözlerinde sanki bu güzelliği el değmeden çürütecek sadakati saklıydı.Pek çok insan büyük cinsi iştahlarla günübirlik ilişkiler peşindeyken kendisi;bin küsur yıl evvel ölmüş o "Ruh adama" gönüllü tutsak olmuştu.
Resim