Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Emine Öztürk

Emine ÖztürkKöy Enstitüleri yazarı
Yazar
8.6/10
11 Kişi
53
Okunma
1
Beğeni
2.948
Görüntülenme

Hakkında

2001 yılında Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakultesi'ni tamamladı. 2003'de ayni üniversitede yüksek lisans eğitimini tamamladı. Doktorasını Marmara İlahiyat'ta tamamladı. Halen docent olarak görevini Kafkas Üniversitesi'nde sürdürmektedir.
Unvan:
Prof. Dr.
Doğum:
Erzurum, Türkiye, 1978

Okurlar

1 okur beğendi.
53 okur okudu.
1 okur okuyor.
79 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
''Toplumda iki kültür vardır: Görünen ulusal erkek kültürü ve görünmeyen evrensel kadın kültürü...''
Olympe de Gouges
"Bu devrim ancak bütün kadınlar kötü kaderlerinin farkında olurlarsa ve toplumdaki haklarını alamadıklarının bilincine varırlarsa tamamlanacaktır."
Reklam
Bir fertle o ferdin olağanüstü bir şekilde yüksek olan gayesi arasındaki uçurum, aşağılık kompleksi şeklinde ortaya çıkmaktadır.
A. Adler / İnsan Tabiatını Tanıma
Feminist tarih yazıcıları, kadın tarihinde kadınların Tanrıça rolünde olduklarını ve bu rollerinden ötürü tüm hayatlarını feminen tercih ettiğini söyledikleri anaerkil dönemle başlatırlar ve bu dönemde insanların doğayla iç içe, barış dolu bir yaşam sürdürdüklerini fakat daha sonra tanrılar panteonunda Ana Tanrıça'nın baştan indirilmesiyle onun yerine erkek bir Baş Tanrının getirildiğini söylenmektedir. Bu nedenden dolayı sonraki dönemlerin feminist tarih yazıcılarınca ataerkil dönem olarak adlandırmasının temelinde yukarıdaki olay gösterilmektedir.
Bu noktada Kültürel feministlerin din kavramını kadınla eşdeğer tutarak, daha eski bir geçmişe sahip olduğunu söylemeleri anlaşılabilir.
Feminizm, felsefi anlamda, kadının hemen tüm Avrupa tarihi boyunca ezilmesinden, cadı addedilip yakılmasından, İncil'e dahi el sürmesinin yasaklanmasından, miras, boşanma, mülkiyet gibi pek çok hakkının elinden alınmasından sonra; Aydınlanma Çağı'nın, Fransız Devrimi'nin ve İnsan Hakları Bildirgesi'nin de kadına beklediğini ve istediğini vermemesi üzerine kadınların kendi haklarını kendileri aramak adına doğal haklar bildirgesinden hareketle 19. yüzyılda ortaya attıkları, fakat 21. yüzyıla kadar pek çok farklı kollara ayrılmış bulunan bir felsefi ekol ya da kuramdır.
Ah be adam ! Truvalı helen'in ipek yolunda Set kurmuş haliyim Sevdası yankılanan Antonıos'un, Sessiz sessiz yankılanan demin'deyim Ne karmaşa sın sen böyle?
Emine Öztürk
Emine Öztürk
Ben yoruldum hayat!
open.spotify.com/track/7wE90hQ78... Yorgunum Hayat! Olumsuzluklara karşı koyacak gücüm yok, Kırıldı bir bir içimde yaşamaya dair bütün umutlar.. Bedenim yorgun bir savaşçı misali, bıraktı kendini senin akışına.. Sen nereye dilersen oraya savur yorgun ruhumu..
Emine Öztürk
Emine Öztürk
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
200 syf.
10/10 puan verdi
Çok tanrılı dönemlerden hareketle, dünya nüfusunun yüzde ellisi olan kadınların sessiz mücadelesini Türk kadını ile anlatıyor bizlere yazar Emine Öztürk. Feminizm'in, Fransız İhtilalinden hareketle dünya genelinde nasıl bir ivme kazandığını, Olympe de Gouges ve Mary Wollstonecraft gibi müthiş fikirlerden de bol bol alıntılayarak feminizmin ne olup ne olmadığı üzerine çok net açıklamalar getirdiği, kadın sorunlarına feminist hareket ve düşüncelerin nasıl çözüm yolları getirdiğini felsefi-politik bir tarzda kaleme almış yazar Öztürk. Bu yönüyle çok beğendiğim yerli bir kitap daha oldu. İnsanlık tarihi boyunca sosyal, ekonomik, dini ve siyasal hayattan uzak tutulan kadınlar için feminist hareketin, ''mağdur edebiyatı'' yapmadan ne denli yüksek bir bilinç ile mücadeleyle giriştiklerini bu güzel kitapla okuyabilirsiniz. Hazır adı geçmişken incelemeyi Olympe de Gouges'nin şu sözüyle bitireyim; "Adam! sen, adil olabilir misin? Sana bu soruyu bir kadın soruyor. En azından bu hakkı ondan alamazsın. Söyle bana, benim cinsimi baskı altına alan, kendinden menkul iktidarı kim verdi sana? Gücün mü? Yeteneklerin mi?"
Feminist Teori ve Tarihsel Süreçte Türk Kadını
Feminist Teori ve Tarihsel Süreçte Türk KadınıEmine Öztürk · Rağbet Yayınları · 201112 okunma
243 syf.
9/10 puan verdi
·
12 günde okudu
Bu kitaba başladığımda Köy Enstitüleri ile ilgili hatrı sayılır bilgiye sahiptim. Köy Enstitüleri'nin ismini ilk defa 15-16 yaşlarındayken duymuştum ne yazık ki. Okullarımızda verilen eğitimde neden buna yer verilmediğini anlamak zor değil. Bizim böyle bir şey olduğunu öğrenmek için kendi merakımız ve araştırmamız olması şart yani. İş başa düştü
Köy Enstitüleri
Köy EnstitüleriEmine Öztürk · Gece Kitaplığı Yayınları · 201829 okunma
200 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Köy Enstitüleri
Köy Enstitülerini, hem o dönem enstitülerde eğitim görmüş kişilerin ağzından dinlemek hem de günümüz eğitim sistemiyle karşılaştırmak istiyorsanız ve aydın kimliği, sekülerleşme gibi bir çok kavram hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Cumhuriyet Dönemi Aydın Kimliği, Sekülerleşme ve Köy Enstitüleri
Cumhuriyet Dönemi Aydın Kimliği, Sekülerleşme ve Köy EnstitüleriEmine Öztürk · Rağbet Yayınları · 20124 okunma