Engin Özendes

8.5/10
2 Kişi
6
Okunma
1
Beğeni
743
Görüntülenme

Hakkında

Engin Özendes Bursa’da doğdu. Bursa Ticaret Lisesi’nden sonra İstanbul Sultanahmet İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nde okudu. 1976-1981 yılları arasında aylık Yeni Fotoğraf dergisinin, 1978 ve 1980 yıllarında da Türk Fotoğraf Yıllığı’nın sahipliğini ve yazı işleri müdürlüğünü yaptı. 1976 yılında Türk fotoğraf tarihi ile ilgili araştırmalarına başladı. Bu yıldan başlayarak Milliyet Sanat Dergisi, Hürriyet Gösteri, Cumhuriyet, Yeni Yüzyıl gibi birçok gazete, dergi ve ansiklopedide fotoğraf üzerine yazıları yayımlandı; pek çok jüri üyelikleri yaptı. 1981 yılında ABD’nin Boston kentindeki Harvard Semitic Museum’da Osmanlı fotoğrafı üzerine konferans verdi. 1989’da Hürriyet Gösteri dergisi için “Fotoğrafın 150. Yılı” özel ekini hazırladı. Fotoğrafla ilgili çalışmaları nedeniyle 1990’da Fédération Internationale de L’Art Photographique (FIAP) tarafından Excellence FIAP (ESFIAP) ünvanı verildi. 1994 yılında Photo GLOBE dergisinin yayın danışmanlığını yapan Özendes’in yurtiçi ve yurtdışında birçok sergisi ve hazırladığı TV programları vardır. Kitapları: Photography in the Ottoman Empire 1839-1919 (Haşet Yayınevi, İstanbul 1987), Photographer Ali Sami 1866-1936 (Haşet Yayınevi, İstanbul 1989), Türkiye’de Fotoğraf (İletişim Yayınları, İstanbul 1992),Osmanlı İmparatorluğu’nda Fotoğraf (İletişim Yayınları, İstanbul 1995), Abdullah Frères: Osmanlı Sarayının Fotoğrafçıları (YKY, İstanbul 1998), Abdullah Frères: Ottoman Court Photographers (YKY, İstanbul 1998), Osmanlı’nın İlk Başkenti Bursa (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), The First Ottoman Capital Bursa (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), Osmanlı’nın İkinci Başkenti Edirne (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), The Second Ottoman Capital Edirne (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), Osmanlı’nın Son Başkenti İstanbul (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), The Last Ottoman Capital İstanbul (Yapı Endüstri Merkezi Yayınları, İstanbul 1999), From Sébah & Joaillier to Foto Sabah (YKY, İstanbul 1999).
Doğum:
Bursa, Türkiye

Okurlar

1 okur beğendi.
6 okur okudu.
11 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Gelişen Gezi Koşulları
1 Haziran 1889’da İstanbul’a karadan ilk toplu turisttik seyahat, Orient Express’le gerçekleşti. Sonrasında Orient Express Doğu’ya seyahatin bir simgesi haline geldi. Bu ilgiyle birlikte İstanbul’un büyük otelleri, kafeteryaları, mağazaları yeni bir görünüm kazandı. Koyu Mac’i zemin üzerinde altın rengi iki Aslanlı logosuyla Orient Express, taşıdığı yolculara, düşten gerçeğe dönüştürecekleri yeni yerleri keşfetme özgürlüğünü verdi.
Sayfa 35 - Yem YayınKitabı okudu
Kocatepe
“O sabah Kocatepe’de bulunuyorduk. Taarruz, Şafak vakti saat beşte başlamıştı. Mustafa Kemal Paşa günler geceler süren yorgunluğuna rağmen ayakta, vaziyeti adım adım takip ediyor, direktifler veriyordu. Bir ara kumandanlardan ayrıldı. Tek başına, kayalıklar arasında daldın ve düşünceli dolaşmaya başladı. Zaman zaman Sahra dürbünleriyle düşman cephesine bakıyordu...Bir aralık o kayalık tepenin ucuna geldi. Hafifçe eğilmişti. Başparmağı, dudaklarının arasındaydı. Hemen objektifi çevirdim, adeta nefes almayacak kadar bir sessizlik içinde deklanşöre bastım, resmini çekti . Saat 11’di...” Etem TEM, 26 Ağustos 1922
Sayfa 316 - Yem YayınKitabı okudu
Reklam
Mezarlıklar
Mezarlıklar, Osmanlı halkının gezinti yerleriydi. Akşamları kandillerle aydınlatılan mezarlıklarda Müslüman veya Hıristiyan halk toplanır, her türlü seyyar satıcı da buraları panayır yerine döndürürdü. Özellikle bayramlarda saz seslerininde duyulduğu mezarlık alanlarında konser bile verilirdi. 1855’te Kırım Savaşı’ndan dönen Fransız askeri bandosunun Tepebaşı’nda bulunan mezarlıkta verdiği konser günlerce Pera halkı tarafından konuşuldu.
Sayfa 27 - Yem YayınKitabı okudu
İstanbul’a ilk kahve,1543 yılında gemilerle getirildi. Tütün ise İstanbul’da 1600’lü yılların başında tanınmaya başladı. Her mahallede bulunan kahvehanelerde perde oyunları gösterilir, ortaoyunları oynanır, çeşitli eğlenceler yapılır, sohbetler edilir, bazılarında kitaplar okunurdu. En önemlisi de kahveci kitap okuyan müşteriden para almazdı.
Sayfa 21 - Yem YayınKitabı okudu
Fotoğraf ve Din İlişkileri
Müslüman Osmanlı vatandaşları ticaretle fazlaca meşgul değillerdi. Özellikle, fotoğraf gibi yeni bir buluşun ticaretine atılmayı macera olarak kabul ettiklerinden, böyle bir işe yanaşmazlardı. Sultan 2. Abdülhamid, anılarında bu üzüntüsünü şöyle dile getiriyordu:” Sıkıntılarımızın kökü Osmanlı erkeğinin, hakiki bir kıymet yaratmak üzere çalışmamasından ileri gelmektedir. Efendi mevkiinde kalıp başkasını kendi yerine kullanmaya alışmıştır. Onun için önemli olan yaşamak, hayatın tadını çıkarmaktır.
Sayfa 38 - Yem YayınKitabı okudu
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok