Erdoğan Merçil

Büyük Selçuklu Devleti yazarı
Yazar
Derleyen
8.6/10
77 Kişi
344
Okunma
46
Beğeni
2.582
Görüntülenme

Erdoğan Merçil Sözleri ve Alıntıları

Erdoğan Merçil sözleri ve alıntılarını, Erdoğan Merçil kitap alıntılarını, Erdoğan Merçil en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tuğrul Bey , 1055 yılında Bağdat’a geldiğinde , Kendisine Melik-ül Maşrık Ve’ Melik-ül Mağrib ( Doğunun ve Batının Hükümdarı ) ile Rükneddîn ( Dinin temel direği ) lakabları verildi.
Sultan Alp Arslan, 1064 yılı içinde Tuğrul Bey devrinde başarılı hizmetlerde bulunan Amîdülmülk'ü görevinden azlederek Merv er-Rud (Horasan) şehrine sürgün etti ve mallarına el koydu. Onun bu görevden uzaklaştırılmasında önemli rol oynayan Nizamülmülk, Selçuklu devleti veziri oldu. Amîdülmülk Kündürî 29 Kasım 1064'te Sultan'ın emriyle öldürüldü. O, ölmeden önce cellada, "Nizamülmülk'e çok fena iş yaptığını, Türklere vezir ve divan sahiplerini öldürtmeyi öğrettiğini söyle..." demişti.
Sayfa 53 - Bilge Kültür SanatKitabı okudu
Reklam
Sultan Melikşah Hristiyanlara ve Musevilere karşı da çok iyi davranmıştı. Nitekim Ani Ermeni Başpiskoposu Barseg bir heyetle şikayet ve durumlarını anlatmak maksadıyla Isfahan'a sultanın huzuruna gitti. Melikşah bu Ermeni heyetini çok iyi karşıladı, onlara " Bütün kilise, manastır ve rahiplerin vergi dışı tutulmaları " hakkında bir german verdi.
Arslan Yabgu'nun Sultan Mahmûd tarafından tutuklanmasına Selçuklu ailesinin, muhtemelen, bu sırada aralarında bir birlik bulunmaması, başka bir ihtimalle Mahmûd'a kafa tutacak kadar kuvvetli olmamalarından tepki gösteremedikleri anlaşılıyor. Buna karşılık Arslan Yabgu'ya bağlı dörtbin çadırlık bir Oğuz grubunun ilerigelenleri Sultan Mahmûd'a, Selçuklular'dan zulüm görmekte olduklarını ve Mâverâünnehir'de geçim darlığı içinde bulun duklarını bildirerek, Horasan'a geçmelerine müsaade edilmesini rica ettiler. Bir iddiaya göre de, onların Mâverâünnehir'den ayrılmasına Selçuklu ailesi içindeki önderlik mücadelesi sebeb olmuştu. Sultan Mahmûd onlardan özellikle askeri kuvvet olarak faydalanabileceğini düşünerek, Tûe valisi Arslan Câzib'in muhalefetine rağmen, Oğuzlar'ın Ceyhun nehrini geçmelerine müsaade etti. Başlarında Yağmur, Buka, Göktaş ve Kızıl Beyler'in bulunduğu bu Oğuz grubu Serahs, Ebiverd ve Ferâve sahralarında yerleştiler. Arslan Câzib, Mahmûd'a ok atmamaları için onların baş parmaklarının kesilmesini yahut da Ceyhun nehrine atılmaları tavsiyesinde bulunmuştu. Sultan onun bu sözlerine hayret etmiş ve "Sen merhametsiz, katı yürekli bir adam imişsin" cevabını vermişti.
Sayfa 38 - Türk Tarih Kurumu YayınlarıKitabı okudu
Fars Meliki Selçuk-Şah'ın Hayatı ve Paraları
Büyük Selçuklu Sultanı Muhammed Tapar 24 Zilhicce 511'de öldüğü zaman geride beş oğlu kalmıştı. Bunlardan Mahmud II. (1118-1131), Mes'ud (1134-1152), Tuğrul (1132-1134) ve Süleyman (1160-1161) Irak Selçuklu Devleti sultanlığı yapmışlar, sadece Selçuk-şâh bu şerefe erişememişti.
Sayfa 49 - Bilge Kültür Sanat YayıneviKitabı okudu
Sultan Mahmud ile Arslan arasında geçen konuşma:
Sultan Mahmud: Biz her zaman Hind tarafina, kafirlerle gazaya gitmek mecburiyetindeyiz. Horosan ihmal ediliyor. Sizden ümidimiz odur ki, iki taraf arasında bir akit ve yardım anlaşması olsun, zira bir taraftan kuvvetli bir düşman peyda olursa yardıma ihtiyaç olacaktır. Siz yardımı esirgemezsiniz. Arslan: Sultana bendelikte bizden kusur ve ihmal olmaz.
Reklam
138 öğeden 121 ile 130 arasındakiler gösteriliyor.