Erhan Afyoncu

Erhan AfyoncuSorularla Osmanlı İmparatorluğu author
Author
Compiler
Editor
8.0/10
591 People
2,793
Reads
263
Likes
13k
Views

Most Liked Erhan Afyoncu Posts

You can find Most Liked Erhan Afyoncu books, most liked Erhan Afyoncu quotes and quotes, most liked Erhan Afyoncu authors, most liked Erhan Afyoncu reviews and reviews on 1000Kitap.
16. yüzyılda Avrupalı anneler çocuklarını Türkler'le korkutuyorlardı. "Anneciğim Türkler geliyor" sözü o günlerden kaldı.
Osmanlı İmparatorluğu'nda Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u almasından sonra hükümdarlar tek otorite hâline gelmişlerdi. Avrupa'dan 200 yıl önce... Bu durum Osmanlı İmparatorluğu'nun Avrupa'ya karşı üstünlüklerinin ana sebeplerinden birisidir.
Reklam
Malazgirt’ten sonra Türkler’in akın akın Anadolu’ya gelmeleri sonucu Avrupa’da burası Türkiye diye anılmaya başlandı. Faruk Sümer, 1085’ten itibaren Avrupalılar’ın Anadolu’ya Türkiye demeye başladıklarını belirtir.
Kıbrıs'ın fethini daim kılmak için önemli sayıda Türk Anadolu'dan getirilerek buraya yerleştirildi. Bu işlemin tam tersi olarak da savaş sırasında Venediklilere yardım eden 300 kişilik bir topluluk Antalya'ya iskan edildi.
Avrupa'da gazeteler Türk takımlarına mağlup oldukları zaman “Anneciğim Türkler” manşetini atarlar. Bu 15-16. yüzyıllardan kalan ve o dönemki İtalyanlar'ın Türk ilerlemesinden duydukları korkuyu ifade eden bir deyimdir. İ
"Ya Resulullah ben seni bırakamam"
Fahreddin Paşa, kuşatma başlamadan evvel kaleyi tahliye etmesini teklif eden İstanbul Hükümeti'ne; "Medine Kalesi'nden Türk bayrağını ben kendi elimle indiremem, eğer mutlaka tahliye edecekseniz buraya başka bir kumandan gönderin" cevabını vermiş ve İngilizler'le Araplar'a teslim olmaktansa Hazreti Peygamber'in mezarını havaya uçurarak kendisini feda edeceğine" dair yemin etmişti. Kuşatma sırasında Ravza-i Mutahhara'da, yani Peygamberimizin mezarında devamlı olarak dua eden Fahreddin Paşa duygularını şöyle ifade ediyordu: "Kalk! Kalk ya Muhammed!.. Allah'ın Resulü kalk! Ve sana inanan, senin için burada çarpışanlara görün!... Allah'ın yardımını bize ulaştır!". 2 Nisan 1918 Cuma günü Harem-i Şerif'te hutbe okuyan Fahreddin Paşa, Türk Sancağını göğsüne sarmış, sağ kolunu Peygamber Efendimizin mezarına doğru uzatarak yüksek bir sesle "Ya Resulullah ben seni bırakamam'" diye haykırmıştı.
Sayfa 300Kitabı okudu
Reklam
İnadına MOSKOF...
-"Ruslar pek kindardırlar. Hele Moskof tabirine çok kızarlar...
Sayfa 120 - Müslümanız Diye Bize DüşmanlarKitabı okudu
Nerdesin Şevketlim, Sultan Hamid Han?
Meşhur Olmak İçin Hakaret Et!!! Tarih boyunca Avrupa'da Türkler'e, İslamiyet'e ve Peygamberimiz'eﷺ saldırmak, meşhur bir yazar olmak için ilk adımdı. Fransız yazar Henri de Bornier (1825-1901), Fransız Bilimler Akademisi'ne üye olmak istiyordu. Daha önce yazdığı “Roland'ın Kızı" isimli oyunda İslam düşmanlığı yapmış ama fazla ses getirememişti. Bornier, 1888'de "Muhammed" isimli Peygamberimiz'e hakaret eden oyununu yazmayı bitirdi. Comedie Français'de sahnelenecek oyunun provaları yapılırken piyesin Peygamberimiz'e karşı hakaret içerdiği haberleri gazetelerde çıktı. Oyun Yasaklandı ____________ Sultan Abdülhamid, Avrupa basınından durumu öğrenince oyunun engellenmesi için diplomatlara emir verdi. Osmanlı Hariciye Nazırı, yani Dışişleri Bakanı Said Paşa, Paris Elçisi Esad Paşa'ya telgraf çekerek harekete geçmesini istedi. Osmanlı yönetimi, Fransa'nın İstanbul elçisini defalarca uyardı. Osmanlılar'ın Paris ve Fransızlar'ın İstanbul elçilerinin teşebbüsleriyle oyunun sahnelenmesi engellendi. Henri de Bornier, Fransa'da yasaklatılınca oyununu İngiltere, italya ve ABD'de sahneletmek için harekete geçti. Ancak Osmanlı yönetimi yaptığı diplomatik teşebbüslerle oyunun sahnelenmesini engelledi. Oyunun yasaklanması ise bütün dünya Müslümanları arasında sevinç gösterilerine sahne oldu.
Sayfa 125 - II. ABDÜLHAMİD AVRUPA'DAKİ SOYTARILIKLARI YASAKLATTIRMIŞTIKitabı okudu
Araplar'ın güzel bir sözü var: 'Isbır feinne'd-dehre lâyesbir' (Sen sabret, çünkü zaman sabretmez) derler".
Sayfa 310Kitabı okudu
Paşayı Bağlayıp, Medine'yi Teslim Ettiler
Osmanlı İmparatorluğu 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi'ni imzalamıştı. Mütareke şartlarına göre Medine'yi teslim etmesi istenen Fahreddin Paşa bunu kabul etmedi. Mondros'tan sonra 72 gün daha Medine'yi savundu. Fahreddin Paşa teslim olmayacaktı. Bunun üzerine İstanbul, paşayı komutanlıktan aldı. Yerine atanan Albay Ali Necib Bey ve yanındakiler, Peygamberimizin türbesinin yakınların da bir yerde bekleyip, teslim olmayan Fahreddin Paşa'nın, yanına gittiler. Hatırını sormaya geldiklerini zanneden Fahreddin Paşa'nın gözüne kül atıktan sonra üzerine atlayarak bağlayıp, 10 Ocak 1919'da İngilizler'e teslim ettiler.
Sayfa 301Kitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.